•4•

164 33 74
                                    

Namjoon yavaşça gözlerini araladı. Ve karşısındaki üç kafayla karşılaştı. Daha ne olduğunu kavrayamadığı için yatakta geriye doğru zıpladı.

"Ah çocuklar beni korkuttunuz!" Dedi ve çocuklara doğru bakmaya başladı. Çoçukların gözlerindeki korkuyu görünce tekrar konuştu "noluyo?"

"H-hoseok da kaybolmuş" dedi Jin korkuyla. Namjoon hızlıca yataktan fırladı ve "artık bu işi halletmemiz lazım" dedi ardından hepsi aşağıya inmeye başladı.

~~~~~

Herkes otururken Namjoon ayağı kalktı ve fikrini söyledi

"Çocuklar evde saklanan biri olabilir veya evde ipuçları olabilir bence evi aramalıyız" dedi ve soran gözlerle üyelere bakmaya başladı. Yoongi ayağa kalktı ve "haklısın o zaman başlayalım" dedi ardından tekrar konuştu "ben yukardaki odaları yani bizim odalarımızı ararım sizde bu katı ve bodrumu arayın" dedi. Ardından herkes onayladı ve dağıldı.

~~~~~

Yoongi Taehyung dışında herkesin odasını aramıştı ve çok yorulmuştu. Koridorun sonundaki Taehyungun odasına girdi ve aramaya başladı. Odayı aramıştı ve yine bir şey bulamamıştı. Sonra çok yorulduğu için Taehyungun sandalyesine oturdu ve masanın üstündeki kalemle oynamaya başladı. Bi ara dalgınlığına denk geldi ve kalemi masanın altına düşürdü. Kalemi almak için eğildiğinde masanın altındaki şeyler dikkatini çekti.

Bunlar...buruşturulmuş kağıtlardı. Yoongi hızlıca kağıtları eline aldı ve açtı kağıdın ilkinde "Numara 1" yazıyordu ve üstünde kırmızı bir çarpı vardı. Yoongi kaşlarını çattı ve diğer kağıtları açmaya başladı sırayla "Numara 2" ve "Numara 3" yazıyordu ve aynı şekilde bunların üstüde çarpılıydı. Yoongi bi süre kağıtlara baktı ve konuştu

"Yoksa..."

~~~~~

Namjoon salona geldi ve oturdu ardından Jin ve Taehyung da geldi.

"Bir şey bulabildiniz mi?" Diye sordu Taehyung. Jin ve Namjoon kafalarını olumsuz anlamda salladı. O sırada merdivenden sesler gelmeye başladı ve Yoonginin sinirli sesi duyuldu

"Taehyung!"

Herkes kafasını merdivene çevirdiğinde Yoongi kaşları çatık bir şekilde geldi ve elindekileri Taehyungun üstüne fırlatıp bağırdı

"Tae bunlar ne?!" Taehyung ise ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. O sırada herkes şaşkınca Yoongiye bakıyordu.

"Noluyor?" Diye sordu Taehyung şaşkınca. Yoonginin damarları belli olmaya başladı, resmen burnundan soluyordu ve tek tek konuştu

"Aish! Saf ayağına yatma Taehyung bunları senin odanda buldum!!" Dedi ve kağıtları işaret etti. Taehyung yavaşça kağıtları açtı ve okudu ardından "Hyung bunları şuan ilk defa görüyorum" dedi. Yoongi Taehyungun yakasına yapıştı ve bağırarak konuşmaya başladı

"TAEHYUNG YALAN SÖYLEME BELKIDE HOSEOK DOĞRU SÖYLÜYORDU HA?! BELKIDE DOĞRU SÖYLEDIĞI İÇİN ONU ORTADAN KALDIRDIN?!" Taehyung ise Yoonginin ellerini yakasından çekti ve Yoongiyi sertçe ittirdi ardından sinirle konuştu

"İNANAMIYORUM SİZ HEPİNİZ BENDEN ŞÜPHELENIYOSUNUZ DEMEK HA?! BELKIDE KATIL GELIP KENDINI SAKLAMAK ICIN O KAGITLARI BILEREK BENIM ODAMA BIRAKTI YADA BELKIDE... SEN BIRAKTIN!!" Yoongi sinirini geçirmek için masanın üstünde duran vazoyu sertçe yere attı ardından hâla öfkesi geçmeyince ayağıyla koltuğun kenarına sertçe tekme attı. Bunun üzerine koltuk yerinden kaydı.

"Hey çocuklar sakin olun" dedi Jin. Ardından Namjoon konuştu "evet kavga ederek bi yere varamayız" tam o esnada zil çaldı. Namjoon oflaya oflaya kapıyı açmaya gitti. Kapıyı açtığında arkadaşlarıyla karşılaştı ama bu sefer yanlarında bi kişi daha vardı. Sehun hemen içeri daldı onun ardından diğerleride girdi. Sehun salona dalar dalmaz dağınık bir salonla karşılaştı.

"Galiba biz hep yanlış zamanda geliyoruz" dedi Jong In mahcupca.

"Dostum siz hep kavga mı ediyosunuz?" Diye sordu Sehun. Namjoon ise geçiştirdi ve "oturun" dedi.

"Seni yeni arkadaşımızla tanıştırmaya geldik" dedi Kyungsoo ve yanında oturan uzun boylu çocuğu işaret etti

"Bu Chanyeol"

Ardından Chanyeol utangaç bir şekilde "merhaba" dedi. Herkes kendini tek tek tanıtmaya başladı. Biraz zaman geçtikten sonra Kyungsoo saatine baktı ve "bizim artık kalkmamız lazım" dedi ardından hareketlenmeye başladı. Sehun da sırıttı ve yerdeki kırık vazoya bakarak
"Sizinde işleriniz var gibi" dedi ve kalktı. Namjoon onları gönderdi ve geri salona geldi. Herkes boş boş oturuyordu.

"Hadi kalkın da şuraları temizleyelim" dedi ve yerdeki vazo parçalarını toplamaya başladı.

~~~~~

Temizlik bitmişi ve herkes oturuyordu. Yoongi ve Taehyung birbirlerinin yüzüne bile bakmıyordu.

"Sizce çocukları kaçıran kişi napıyodur onlara?" Dedi Jin korkuyla. Yoongi Taehyunga yan gözle baktı ve
"Bilmem Taehyunga sormak gerek" dedi. Taehyung ise hareketlendi ve "Hyung fazla oluyorsun artık" dedi sinirle. Namjoon ise tartışmayı bölmek adına konuştu "çocuklar yeter artık kavga etmeyin geç oldu zaten herkes odalarına çıksın" dedi ve ardından odasına gitmeye başladı. Namjoonun ardından herkes odalarına gitti.

~~~~~

Yoongi yatağında doğruldu ve düşünmeye devam etti "acaba bunları kim yapıyordu" ve "ne için yapıyordu" ardından uykusunun geldiğini fark ettiğinde ayağa kalktı ve ışığı kapatmak için kapının oraya doğru yürüdü. Işık kapatma tuşunun üştündeki şey dikkatini çekti ve eline aldı

"Numara 4" Yoongi elindeki notu masanın üstüne bıraktı ve sırıtarak konuştu "demek sıra bende" ardından o kişi için güzel bir plan hazırlamaya başladı.

~~~~~

Gece yarısıydı ve Yoongi planı için kapının arkasında bekliyordu elinde de bir cam şişe vardı. Planı o kişi odaya girer girmez bu şişeyi onun kafasında patlatmaktı. Bir kaç dakika geçmişi ve ayak sesleri gelmeye başlamıştı. Yoonginin heyecandan elleri terliyordu. Ve kapı yavaşça aralanmaya başladı. Yoongi elindekini hızlıca havaya kaldırdı fakat indiremedi çünkü birisi kolunu tutuyordu.

"Bırak kolumu pislik!" Dedi Yoongi fakat tutan kişi çok güçlüydü. Yoongi tutanın yüzünü görebilmek için kapının arkasından çıktığında şok oldu.

"S-sen?" Yoongi daha konuşamadı. Karşıdaki ise Yoonginin dalgınlığından istifade ederek Yoonginin elindeki şişeyi aldı. Ve tam Yoonginin kafasına geçirecekken Yoongi çevik bir hareketle kenara çekildi. Ardından konuştu

"Beni öldüremessin!" Karşısındaki ise sırıttı ve her zaman söylediği son cümleyi söyledi

"Numara 4" ve ardından cebinden çıkardığı keskin bıçağı Yoongiye sapladı...

~~~~~

Katil Yoonginin cesedini sırtından indirdi ve neredeyse çürümüş olan diğer cesetlerin yanına bıraktı ve konuştu

"Çok az kaldı"...

~~~~~

Evet bu bölümün de sonuna geldik. Hani BTS i öldürüyorum ya içim bi tuhaf oluyor. Alttaki küçük yıldıza tıklamayı ve yorum yapmayı unutmayın O.O

Who is the Killer? // BTS  (Tamamlandı)Where stories live. Discover now