Bölüm 43

3.6K 415 906
                                    

Ali'den

  Leyla'nın cevap vermesine fırsat vermeden gaza basıp uzaklaştım. Ağzından her ne çıkacaksa duymak istemiyordum. Ağır konuştuğumun farkındayım ama ona olan öfkemi daha fazla içimde tutamazdım. Kabul ediyorum, en başından hata ettim ama o da en az benim kadar kabahatli. Ne yaşanmışsa yaşansın oğlumu benden saklamaya hakkı yoktu.

Onu hayatımdan çıkardığım için çoktan pişman olmuştum. Cemil'in hapisten kaçması benim için sadece bir bahaneydi. Onsuz nefes alamıyordum. Konya'ya gittiğimde orada olsaydı af dileyecek ne yapıp edip benimle gelmesi için ikna edecektim. Ve şu an yaşadığımız hiçbir şeyi yaşamıyor olacaktık.

Geri dönüp gideceğim sırada Ömer'in ismini duyduğum an olduğum yerde kalakaldım. Ömer, Ömer Asaf diye seslenmişti oğluna. Bu ikimizin hayaliydi. O çocuk ikimizindi. Arkamı döndüğümde Leyla'ya koşan çocuğa daha dikkatli baktım. Ne annesine ne babası sandığım adama benziyordu.

Beni farketmemelerini sağlayarak eve kadar takip ettim. Bir süre dışarıda dolandım. Ne yapmam gerektiği hakkında en ufak bir fikrim dahi yoktu. Tek bildiğim o çocuğun benim oğlum olduğuydu.

Kapıyı açtığında bu kadar yakınımda olması kalbimin deli gibi çarpmasına neden oldu. Yüzündeki şaşkınlık görülmeye değerdi. Bedeni gerilirken düşmemek için kapıya tutundu. Cesaretini toplayarak söylediği sözleri umursamadım. Beni bir tehtid olarak görüyor, kocasıyla arasının bozulmasını istemiyordu. Eğer benden sakladığı gerçeği kocası da biliyorsa buna daha fazla izin vermeyecektim. O benim oğlumdu ve bunu herkes böyle bilmeliydi.

"Kocan oğlunun benden olduğunu biliyor mu?"

Duyduğu sözlerle afalladı. Bir süre ne diyeceğini bilemedi. Anladığım gerçek yüzünden bariz şekilde okunuyordu. Kapıyı kapatmak istediğinde engel oldum. Oğlum ' babam geldi.' diyerek boynuma atladığında beni tanımasını beklemiyordum. Annem evlat kokusu başkadır, aldığın hiç bir kokuya benzemez derdi, haklıymış. Yüreğimden bir parça kollarımdaki evladıma akarken ciğerlerime çektiğim kokusunun tarifi yoktu.

Kocası olduğunu düşündüğün adamı gördüğümde ise kendimi zor tuttum. Karşımdaki adamın Leyla'nın abisi çıkması önce şaşırmama sonra rahatlamama nedendi.

Salona geçtiğimizde Ömer'in konuşmalarından bir şeyler tahmin etmeye çalıştım. Oğlumun yanında onlara da bir şey soramadım. Ablası geldiğinde Ömer'in sözleri aklımdakileri biraz daha netleştirdi. Oğlum bizi aile biliyor, işim gereği gittiğimi ve döndüğümü düşünüyordu. Zeliha'nın davranışları ise kardeşinden daha çok bilgiye sahip olduğunu belli ediyordu.

Zeliha ağlayarak odasına gittiğinde Leyla'nın gözlerindeki acı ve karasızlık bir an kalbimi sızlattı. Ne yapacağını bilmiyordu. Abisi kızının peşinden gitmesini söylediğinde biz de bahçeye çıktık.

Sadece birkaç saattir tanıdığım Hakan iyi birine benziyordu. Hal ve hareketlerinden Leyla'ya ve çocuklara olan düşkünlüğü belliydi. Onlara sahip çıktığı için minnettardım. Ne garip, Leyla'nın bir abisi olduğundan haberim yoktu. Leyla ile konuşacağımız çok şey vardı ama biraz daha beklemek zorundaydı.

Ömer'le geçirdiğimiz yarım saatin sonunda oğlumun şimdilik bilmesi gereken tek gerçeği dayısı ile beraber söyledik. İlk başta şaşırsa da kabullenmesi kısa sürdü. Çocukların en çok bu yönünü seviyorum. Ne kadar meraklı olurlarsa olsunlar bilmesi gerektiği kadarını alıyor bu gibi konularda neden niye diye sormuyorlar. Büyüdükçe  her şeyi öğrenecekti ve olması gerektiği gibi kabullenecekti.

Ömer'in uyku saati geldiğinde Leyla hala ortalarda yoktu. Hakan'ın verdiği pijamaları giydiğimde oğlum elimden tutup odasına götürdü. Odaya girdiğimizde Leyla kızına sarılmış halde yataktaydı. Ömer'e sessiz olmasını işaret ettiğinde ağlamaktan kızarmış gözleri dikkatimi çekti. Ona olan öfkem bir anda uçup gitti.  Ömer annesi gibi göğsüme sokulup kısa sürede uykuya daldığında biz birbirimize bakıyorduk.

ÇIKMAZ SOKAK (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin