-33-

79.8K 2.7K 108
                                    

Gönderen : Rüzgar

Ekrana birkaç saniye baktıktan sonra, mesajı okumadan sildim. Ondan uzak durmalıydım. Moralimi yerine getirecek bir Latin şarkısı açtım ve kafamdaki havluyu yatağıma attıktan sonra, elimdeki tarağı mikrofon yerine kullanıp şarkı söyleyip, sana etmeye başladım başladım; çünkü içimdeki stresi atmanın başka bir yolunu bulamıyordum.

Telefonuma tekrardan mesaj geldiğini duyar duymaz, alt dudağımı dişledim ve göz ucuyla ekrana baktım.

Yine mesaj atmıştı.

"Ne istiyorsun benden ne? " dedim ve sinirle telefonumu alıp, mesaja baktım.

" Bornoz dansın hoşuma gitti. Bunu sık sık yapmalısın. "

Mesajı okur okumaz gözlerimi büyütüp pencereye baktım ve" Hay ben senin gelmişini geçmişini.. " dedim ve aralıklı olan pencereden karşı tarafa ateş saçan gözlerle baktım. Tekrardan mesaj geldiğini gördüğümde,  Rüzgar'ın

" Bu güzel anı bozduğum için özür dilerim; fakat 1 dakika daha izleseydim, ayaklı merdiven ile odana çıkmak zorunda kalacaktım."

Arama butonuna tıklayıp, elim ile Rüzgar'a telefonu açması için işaret ettim.

"Yazdıklarımı bir de sesli mi duymak istedin deniz kızı? "

" Rüzgar, sen nasıl bir sapıksın sorabilir miyim acaba? Ya rahat bırak beni artık rahat!"

"Kabul et, seninle ilgilenmem hoşuna gidiyor. " dedi ve nefesini dışarıya verdi.

" Gitmiyor, beni bir daha rahatsız etme. " dedim ve telefonu yüzüne kapattıktan sonra, perdemi iyice çektim.

Bugün keyfim kaçmıştı. Üzerimi çabucak değiştirdikten sonra, Esra'yı arayıp kendisi ile vakit geçirmek istediğimi söyledim.

Aşağıya indiğimde, Selma Teyze gitmek üzereydi.

" Sıhhatler olsun kızım. " dediğinde gülümseyip," Teşekkür ederim. " diye yanıt verdim.

Selma Teyze gittikten sonra, annem kolunu omuzuna atıp," Geç bakalım salona. Konuşmamız gereken bir şey var."

"Ne konuşacağız? " dediğimde sesimin titrediğini fark ettim.

" Aklımda soru işaretleri var. Sana sormadan rahat edemeyeceğim.."

Titreyen bacaklarımla salona yürürken, annemin Rüzgar hakkında konuşmaması için dua ettim.

"Otur bakalım karşıma. " dediğinde tıpış tıpış karşısına oturup, gözlerinin içine baktım.

"Sende bir tuhaflık seziyorum Deniz. O çocukla Almanya'ya gittiğinden beri çok değişiksin."

"Peki nasıl bir değişim bu? Ben hala aynı benim anne."

"Kızım, hani ikiniz de gençsiniz.. Hani olur ya Almanya'da bir yakınlık.. "

" Anne, lütfen şu cümlenin sonunu getirme. Yok öyle bir şey. "

" Deniz, ne o zaman? Seni bu kadar değiştiren şey ne peki? "

" Canım annem, kabul etmek istemesen de ben artık büyüdüm, okula da gitmiyorum. Çocukluktan çıkma zamanım geldi, hatta geçti bile."

"Sanırım haklısın.. Peki, Rüzgar'a karşı bir şeyler hissediyor musun? Konu ondan açılınca yüzün asılıyor.. Az önce de bunu fark ettim."

"Hissetmiyorum. Hem benim patronum sayılır, tabii ki de surat asacağım. " dediğimde annem gülmeye başladı.

" Yüreğime az da olsa su serptin. Temizliği de yapmadık. Canım şimdi bir şeyler yapmak istemiyor. "

DENIZ'IN RÜZGARI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin