15.Bölüm-İtiraf-

Start from the beginning
                                    

Büyük salondan içeriye girdiğimde herkes büyümüş gözlerle bana bakıyordu. Onları umursamayıp Slytherin masasına ilerlemeye başladım. Pansy'nin yanına geldiğimde ayağa kalkıp beni incelemeye başladı. ''Herm bu halin ne? Üstündeki kan lekesi mi?'' dediğinde başımı eğip üstümdekileri inceledim. Dediği gibi her yerimde kan ve çamur lekeleri vardı. Tekrar ona döndüğümde cevap bekleyen yüzüyle karşılaştım. ''Draco.'' dediğimde gözleri merakla parlamıştı. ''Ne? Draco ne?'' '' Dün gece yasak ormanda at adamlar saldırdı. O-onu o-omzundan vurdular. E-engel olamadım Pa-Pansy. Ço-çok üzgünüm.'' dediğimde kollarımdan tutup kendine çekti ve sıkıca sarıldı. ''Ağlama Hermione. Draco şimdi nerede?'' ''Sağlık kanadında, uyuyor.'' dediğimde benden ayrılıp elimi tuttu ve Gryffindor masasına sürüklemeye başladı.

''Harry, siz Hermione ile ilgilenin. Benim gitmem lazım.'' dedi ve salonu terk etti. Tam peşinden gideceğim sırada Harry koluma yapıştı. ''Ne oluyor Herm? Bu halin ne?'' dediğinde hızla ona dönüp boynuna sarıldım. O da bana sarılıp saçlarımı okşamaya başladı. ''Gel seni buradan uzaklaştıralım.'' dedi ve koluma girip ilerlemeye başladı. Ortak salona geldiğimizi Harry parolayı söyleyince anlamıştım. Beni koltuğa oturtup o da yanıma oturdu ve bana sarıldı. Bende ona sarıldım. Biz sarılırken içeriye Ron ve Ginny girdi. Ginny diğer yanıma oturunca bu sefer ona sarıldım. ''Bu halin ne Hermione? Ne oldu?'' diye sorduğunda ondan ayrılıp boğazımı temizledim ve anlatmaya başladım.

''Dün gece Draco ile devriye geziyorduk. Yasak ormanda gezerken at adamlar etrafımızı sardı. S-sonrada Draco'ya ok attılar. O-onu omuzundan vurdular. O-onları uzaklaştırdım ama Draco çok kan kaybetti. Ardından onu şatoya götürüp sağlık kanadına getirdim. Ma-Madam Pomfrey onunla ilgilendi ve bana iksirini içirmemi söyledi. Ge-gece boyunca o-onun yanında kaldım. Yo-yorgunluktan uyuya kalmışım. Sa-sabah Bay Malfoy'un bağırmasıyla uyandım. Oradan ayrılıp Pansy'ye haber verdim. Gerisini biliyorsunuz.'' dediğimde Ginny tekrar bana sarıldı. ''Sorun yok Herm, Madam Pomfrey onu iyileştirir.'' diyen Ron' a dönüp gülümsedim. ''Hadi gel üstünü değiştirelim canım.'' diyen Ginny'i reddetmek için ağzımı açtığımda beni çoktan kızlar yatakhanesine sürüklemeye başlamıştı.

Draco'nun Ağızından 

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Draco'nun Ağızından 

Bir ses duyuyordum. Bir kızın ağlama seslerini. Gözlerimi araladığımda elindeki bezle anlımı silen Hermione'yi gördüm. ''A-ağlama.'' dedim ve uzanıp elini tuttum. ''A-ağlama He-Hermione.'' Bu sefer daha çok ağlamaya başlamıştı. Hıçkırarak ağlıyordu. Ağlamaktan ıslanmış çikolata gözleriyle bana dönüp ''Şhhhh, kendini yormamalısın.'' dedi ve elindeki şişeyi bana yaklaştırmaya başladı. ''Senin suçun değil, ağlama.'' dedim ve uzattığı şişeden bir yudum aldım. Bana gülümseyip elimi sıktığında yine gözlerim kararmaya başladı. 

*****

''Oğlum? Oğlum iyi misin?'' Gözlerimi açtığımda bana gülümseyerek bakan annemin yüzüyle karşılaştım. Sağ eliyle saçlarımı okşuyordu, ardından da yanağımı. ''İ-iyiyim anne. Sa-sadece başım ağrıyor.'' dediğimde hemen ayağa kalktı. ''Madam Pomfrey! Uyandı!'' der demez madam yatağımın başına gelmişti. ''Kendinizi nasıl hissediyorsunuz Bay Malfoy?'' ''Sadece başım ağrıyor, birde omzum sızlıyor.'' dediğimde masadan mavi bir şişe alıp bana içirdi. Ağrım anında kesilmişti. ''Şimdi?'' dediğinde gülümsedim, ''Daha iyi.'' Annem tekrar yanıma oturunca ona döndüm. ''Her-Granger nerede?'' dediğimde cevap vermek için ağzını açmıştı ki babamın sesiyle durmak zorunda kaldı. ''Onu buradan kovdum.'' ''O beni kurtardı.'' dediğimde alayla gülüyordu. ''Anlaşmamızı unutuyorsun Draco. Anneni seviyorsan o bulanıktan uzak dur!'' dedi ve reviri terk etti.

O çıktığında içeriye koşarak Pansy girdi. ''Hermione'den öğrendim, nasılsın?'' ''Ben iyiyim Pansy, sadece biraz omzum sızlıyor.'' dediğimde gülümsüyordu. ''Merlin'e şükürle olsun ki yanında Herm vardı.'' dedi ve bir anda sustu. Annemi yeni fark etmişti. ''Merhaba Bayan Malfoy. Ben-yani şey-ııı.'' ''Sorun değil Pansy. Bayan Granger'a minnettarım. O oğlumu kurtardı.'' dedi ve uzanıp elimi tuttu. Bense tekrar Pansy'e döndüm. ''O nasıl? Yaralı değil di mi?'' dediğimde yüzü düştü. ''Üstü başı kan içindeydi ama gayet sağlıklı gibiydi. Sadece çökmüş görünüyordu. Onu Harry'ye bırakıp yanına geldim.'' dediğinde endişelenmiştim. Yatakta doğrulduğumda acıdan inlemiştim. ''Onu görmem lazım, yaralı olabilir.'' ''Bu halde hiçbir yere gidemezsin. Sen dur ben bakarım.'' dedi ve revirden çıktı.

''Onu hala seviyorsun değil mi?'' diyen anneme şaşkınca bakıyordum. O ise bana gülümsüyordu. ''Evet, hala seviyorum.'' deyip sorusunu cevapladığımda eğilip bana sarıldı. Geri çekildiğinde ağladığını fark ettim. ''Sen babanı ve söylediklerini düşünme. Hep dediğim gibi sevgine sahip çık oğlum.'' dedi ve ayağa kalktı. ''Benim artık gitmem gerek. Sonra görüşürüz. Kendine dikkat et.'' dedi ve eğilip anlımdan öptü. O revirden çıkarken Hermione içeri giriyordu. Birbirlerine gülümseyip baş selamı verdiklerinde şaşırmıştım.

Hermione annemin kalktığı sandalyeye oturduğunda hala ona bakıyordum. Üstünü değiştirmiş olmalıydı, hiç kan yoktu. ''İyi misin?'' dediğimde kafasını kaldırıp bana bakmaya başladı. ''Asıl sen iyi misin Draco? Ağrın var mı?'' '' Hayır yok.'' dediğimde ağlamaya başladı. '' He-her şey benim yüzümden oldu. O aptal ormana girmemeliydim. Senin benimle gelmeni istememeliydim.'' dediğinde uzanıp elini tuttum. ''Senin bir suçun yok Hermione. Ben seni yalnız bırakmamak için kendi isteğimle geldim.'' dediğimde daha çok ağlamaya başladı. Ağlamasına dayanamayıp kendime çektim ve sıkıca sarıldım.

İlkten şaşırsa da o da bana sarıldı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İlkten şaşırsa da o da bana sarıldı. Göğüsüme kafasını koymuş hıçkırarak ağlıyordu. Bense onun saçını okşuyordum. Sonra birden geri çekildi. Gözleri kocaman açılmış, şaşkınca bana bakıyordu. ''Se-sen yeşil elma kokuyorsun.'' dediğinde gülmeye başladı. O ise hala bana bakıyordu. ''Bunu bana balo gecesi de söyledin. Bunda şaşıracak ne var?'' '' Ben bu kokuyu, şeyde...'' ''Evet?'' dediğimde kafasını hızla iki yana salladı. ''Boş ver.'' dedi ve durdu. ''Bir dakika. Ben seni balo gecesi hiç görmedim.'' dediğinde yine güldün. ''Aslında gördün. Ben başkanlar odasına gelince sende arkamdan geldin ve birlikte yere düştük. Kalktığımızda bana yeşil elma koktuğumu söyledin ve....'' ''Ve ne?'' ''Ve beni öptün.'' dediğimde anında kıp kırmızı oldu. ''Ben-ben senin kokunu amortentiada aldım.'' dediğinde bu sefer ben şaşırmıştım. ''Bende senin kokunu amortentiada aldım.'' diye itiraf ettiğimde ikimizde birbirimize öylece bakıyorduk. Sonunda ilk konuşan Hermione oldu. ''Ya-yani sen bana aşıksın.'' dediğinde başımla onayladım ve hiç düşünmeden uzanıp onu öptüm.

*Herkese merhabalar.

Umarım okurken beğenmişsinizdir.

Yorum atıp beğenmeyi unutmayın.

Keyifli okumalar.* 

Hogwarts Aşıkları (Dramione Ransy Hinny Nuna)Where stories live. Discover now