Merhaba!
Bölüm Şarkısı: Abel Korzeniowski - A Thousand Times Good Night
Keyifli Okumalar!
Bakışların Nağmesi
5 Yıl Önce...
Sonsuz bir hayat sevinciyle donatılan genç kızın gül yaprakları kadar pembe, evrenin senfonisi kadar muntazam dudaklarının arasından neşeli bir gülüş, kafesinden kaçan tutsak bir kuş gibi firar etti, cennet bahçesi gözlerini göç yolu bildi. Kızın dudaklarının tek nefeslik aralığından seken gülüşünü bir ceylan görse, dizlerinin üzerine çökerdi. Bir gülün dikenine dokunsa o melodi, gülün incecik gerdanı kara toprağa eğilirdi. Karmen'in tertemiz kalbinden kopan umut dolu sesini bir bülbül duyacak olsa, bülbülün sesi soluğu kesilirdi.
Karmen'i kusursuz orantısıyla yaratan Allah biliyordu ya, kız bu dünya üzerine düşmüş en muazzam şeydi. Hangi erkek görse, güzelliğinden bir yudum dilerdi. Hangi kadın görse, gençliğine ve tazeliğine imrenirdi. Karmen bir melek kadar güzeldi. İnsanlar da bunu bilir ve hisseder, doymak bilmeden kızı izlerdi. Ancak Karmen her şeyden bir haberdi, bir başkasını severdi. Göz alıcı dudakları neşeyle gülerken bile gözleri hep bir hercainin yolunu gözlerdi.
Başını çevirip duvara asılmış büyük tuvale baktı. Onun tuvali, sevdiği adamın ilk yalancı portresi... Ama kimse bilmezdi; kızın fırçasından akıp beyaz zemine akseden resmin kimin sevdası uğruna çizildiğini. Bir Karmen bilirdi, yalnızca kendi görür ve hissederdi. Kimse bu tuvali, Karmen'in gördüğü gözle göremezdi.
"Bizim resimlerimiz seninkinin yanında yine sönük kaldı Karmen."
Arkadaşının sözleri üzerine mahcubiyetle tebessüm eden genç kızın beyaz çehresinde onlarca gül açtı, kıpkırmızı kesildi. Hiçbir zaman yeteneğinin mükemmelliğinden, fırçasının kusursuzluğundan bahsetmemiş ve böyle açık iltifatlar duyduğunda daima ezilmişti. Derdi rakipsiz olmak değildi, güzeli bulmaktı. Lakin ne zaman güzeli bulmak istese, o anda duvarda asılı resimde olduğu gibi, fırçası daima yüzünü yıldızlara dönmüş bir adamın kara gözlerini çizmeye yeltenmişti. Nihayetinde pes etmişti Karmen. Sevmeyi kendine yegâne vasıf bildiği adamı, en sonunda tuvallerine misafir etmişti. Ama kimse bilmemişti Karmen'den başka. Karmen sevdiği adamı çizmişti, herkes kimliği meçhul bir adamın kuyudan karanlık gözlerine merhaba demişti.
Peki ya o? Eğer o gün oraya gelirse gördüğü yerde kızı eriten adam, o da bilir miydi? Karmen'in kimi çizdiğini hisseder miydi?
Bakışlar... Bakışlar bazen kelimelere yer bırakmazdı insan suretinde can bulduğunda. Karmen, gözlerindeki kervan geçmez kuyuyu aydınlatmak istediği adamı gördüğü günden bu yana, diline prangalar vurmuş, gözleriyle konuşur olmuştu. Ama hiçbir zaman, çizdiği tuvalde olduğu gibi, baktığı gözlerde aradığını bulamamıştı.
YOU ARE READING
Katre-i Matem - Sonsuz Aşklar Serisi 1
RomanceVe bu hikâyede herkes birini seviyor, hiçbir sevda karşılık bulmuyordu. Çünkü Karmen, Tekin'i seviyordu; Tekin ise Bade'yi... Sonra bir ölüm, dargın bir zemheri geliyor ve tüm sevdaları tarumar ediyordu. Herkese asil bir matem düşüyordu. Fakat kimse...