[6]

1K 111 29
                                    

İyi okumalar dilerim

Gözlerinin üzerine düşen saçları ile araladı yeşillerini. Kahverengi minik ipeksi saçları, küçük burnunda nefes atışları ile dans ederek onu gıdıklıyordu.

Güneş odaya loşça ışıklarını savururken, vücudundaki ağrıdan dolayı adeta kıpırdayamadı bile.
Keskin bir acı
Yeni bir acı

'Aşağı inmezsen daha fazla alacaksın' içindeki sesle adeta şiddetle araladı gözlerini. Yeşiller son hızla aralanırken duraksadı.

Yemeğe geç kalırsa aç kalacaktı, direk üzerindeki battaniyeyi atarken aniden durdu.

Bu battaniye

Onun battaniyesi değildi

Bu oda

Kesinlikle onun değildi.

Ne olmuştu ona? Başkasına mı verilmişti?
Zihni tamamen bulanıktı ve onun korkmasına sebep oluyordu. Yataktan inip etrfta koşturmaya, kaçacak yer aramaya başladı. Son anda bacakları hareket edemez olup, odanın ortasında dizlerinin üstüne kapaklandı. Korku zihninde zirve yaparken, minik ufak hareketlerle başını etrafta sallıyordu. Burası, zamanı?, hiçbir şeyi bilmiyordu.

Korkuyordu çok fazla, ne olcak, nasıl olacak bilmiyor, en ufak bir fikir yürütemiyordu.

Kapının açılma sesi ile gözlerini açıp, başını gelene doğru kaldırdı.
Siyas saçları ve yapılı vücudu ile belirginleşti insan.

Levi

Elinde bir tepsi, tepside kahvaltılıklar bulunurken kapıyı kapayıp yerde titreyen miniğe baktı.  Sevecen bir bakış atarken, ne için ağladığına anlam vermezken fazla üzerinde durmadı.
Minik için,
Tahtalar tamamen yerine oturmuştu.

"Kurtarıcım.. uyanmış" dedi son derece kişiliğine zıt düşen gülümsemesi ile.
Kendini toparlar toparlamaz, elinde tepsi ile ayakta duran adamın bacğına sarıldı. Sarılması ile Levi elindeki tepsidekileri hafifçe sallandı. Dengesini yeniden sağlayıp sol bacağını ağlamaktan ıslatan miniğe baktı. Eren öyle sıkı yapışmıştı ki Levi, tepsiyi masaya koymak için ilerleyememişti.

"Eren düşücem."
Ses üzerine Eren'in ağlaması bir nebze hafiflemiş ve geri çekilmişti. Levi direk elindekileri masaya koyup, onun yanına gelerek çömledi. Elini onun bir omzuna koyup hafifçe tebessüm etti.

Eren bir süre onu inceledikten sonra boynuna atlayarak, tekrar ağlamaya başladı. Levi çocuğun beline elini koyup bekledi. Ancak ne ağlaması kesiliyordu, ne de ondan ayrılıyordu. Aksine iyice ona gömülüyordu. Levi güçlü kollayı ile onu sararken, Eren sanki iyice sokulabilecek gibi deniyordu.

"Eren sorun ne?" diyerek onu kendinden uzaklaştırmaya çalıştı, çocuk ne kadar istemesede ondan uzaklaşarak son göz damlalarını minik elleri ile sildi. Ardından Levi'a döndü. Dakikalar önce aklına ani anda giren bir anlık bile tedirgin olmadan, onun hayatını kurtarmıştı. Bunu yaparken ise aklında ufacık bir aksi durum sinyali almamıştı.

"Sana bir şey oldu sandım." diyerek onun gözlerine dikti gözlerini. Mutluydu, koca gözlerinde okunur derecede bir mutluluğa sahipti, seviniyordu onu kurtardığı için seviniiyordu.

Ancak,

"3 Ay sonra sevdiğim birini daha kaybettim sandım." dediğinde hala buğulu gözleri yeniden yaşlar halinde kendini belli etti.  Levi bu hale yüzü düşerken,

"Tamam, tamam. Ben burdayım, geçti." diyerek çocuğu hızla kendine çekip sarıldı. İkisi birbirine güçlü bir kuvvetle bağlanmışken, minik mutluluk ve aylardır içinde biriktirdiği hüzünü Levi'e güvenerek göz yaşları ile kendini rahatlatıyordu.
Eren ağlamalarını, hıçkırıklarını Levi'nın boynuna gömerken Levi istemsizce bir kelimede takıldı.

Sevdiğim biri..

RuyaJaeger'ın doğum günü hediyesi. İyiki doğdun kayıp ikizm😘

Küçük Ve Masum -RiRen-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin