Avcı |Tamamlandı|

❇2.Bölüm❇

2.Bölüm❇ Yangın

Geri çekildiği zaman hızlanan kalbimi normale döndürmek için derin bir nefes aldım ve konuyu değiştirmek istercesine konuştum. Diğerleri büyük ihtimalle Dean'ın dediği şeyi duyduğu için sırıtarak bana bakıyordu. Neden bu kadar sıcak davranıyorlardı? Biraz daha soğuk olmaları gerekmez miydi?

"İsabel kim?" dediğim zaman Dylan yani koyu sarı saçları olan Dönüşümcü yüzündeki samimi duran sırıtışla söze girdi.

"İhtiyacımız olduğu zaman bize yardım eden bir büyücü. Ayrıca..." dediği sırada Dean yüzünü buruşturdu ve onu susturdu.

"Hatırlatma lütfen şunu." dediği zaman Dylan yüzündeki şırıltısı büyüttü ve konuştu.

"Ayrıca Dean'ı seven bir kız." dediği zaman Dean yüzünü buruşturdu ve konuştu.

"Kız her gördüğü yerde yanıma geliyor. Tamam güzel kız ama gurursuz-" dediği sırada Sean yani kızıl saçlı olan dönüşümcü araya girdi.

"Ayrıca kimseyle birlikte olmadı." dediği zaman Dean onu takmadan konuşmaya devam etti.

"Bir keresinde gözümü açtığım zaman onun mavi gözleriyle karşılaşmıştım." dediği sırada Dylan araya girdi. Ellerini birleştirdi ve yanağına yasladı. Gözlerini tavana dikerken sahte bir şekilde heyecanlı tutmaya çalıştığı ses tonuyla birlikte konuştu.

"Tanrım, ne kadar da romantik!" dediği zaman kahkaha attım. Beni değiştirmek, öldürmek isteyen, Clark Ailesi'yle anlaşmazlığı olan bu vampirlerle gülebiliyordum. Aklıma gelen düşünce ile kahkaham yavaşlarken yüzümde ufak bir tebessüm oluşmuştu.

Aslında o kadar da kötü biri değillerdi. Eğlencelilerdi ama Dönüşümcü oldukları için kalplerinde acımasızlık yok değildi.

" 'Ne yapıyorsun' dediğim zaman 'gözlerini izliyorum' demişti." dediği zaman bu sefer daha kuvvetli bir kahkaha attım. Sanırım Dean haklıydı. Bir kadının uyuyan birinin gözlerini izlemesi kulağa hiç mantıklı gelmiyordu.

"Cidden deliymiş." dediğim zaman Dean gözlerindeki parıltıyla bana baktı ve isaret parmağıyla beni göstererek konuştu.

"Sonunda benim tarafımda olan biri." dediği zaman Sean elini onun omzuna koydu ve konuştu.

"Ben sana her zaman destek oluyordum abi." dediği zaman Dean elini sertçe ittirdi ve konuştu.

"Beni İsabel ile odaya kilitlemiştin hain kardeş!" dediği zaman yine kahkaha attım.

Oturduğum koltuğun hemen altında ufak bir kan gölü ve ölü bir beden olsa bile beni güldürmeyi başarıyordu Dönüşümcü Kardeşler.

Herkes kahkaha atarken bir anda kapının zilinin sesi duyuldu.

"Seninki geldi." dedi ve kapıya yöneldi Dylan. İçimde oluşan ufak kıskançlığa engel olamıyordum. Ama çok çok ufaktı, gerçekten.

"Tanrım, ne günah işledim? Pekala, eve gelen tüm büyücü kızlarla müthiş bir gece geçirmiş olabilirim, insanları vampire çevirirken acayip derecede mutlu olmuşta olabilirim, küçük çocukların dondurmalarını düşürmüş, şekerlerini almışta olabilirim. Aslında hak etmişim." dediği zaman kahkaha attım.

Aklıma 'büyücü kızlarla müthiş bir gece geçirmiş olabilirim' sözü gelince yüzümdeki gülümseme soldu.

"Ne oldu?" diyen Ian'a baktım ve omuz silktim. "Hiçbir şey."

"Merhaba Dean!" diye içeri gelen kıza baktım. Bir kestane gibi kahverengi saçları ve bir ormanı andıran yemyeşil gözleri ve büyücü olmasına rağmen bembeyaz olan teniyle Dean'ın onu kabul etmemesinin nedenini anlayamıyordum.