2

1.3K 66 85
                                    

     Bölümü medyaya koyduğum şarkı ile okursanız sevinirim. Bölümün içinde şarkıdan sözler olduğunu göreceksiniz. Açamayanlar için: Bad Reputation-Shawn Mendes. İyi okumalar.

Gece yarısı çığlıklarla kafamı yastıktan kaldırdım. Çok kötü bir kabus görmüştüm ve... umarım bir kabustur. Annabeth yaralanıyordu ve iyileşmesi çok zor oluyordu. O kanlar içinde yerdeydi ve... olamaz. Bu kabus değil gerçekti. Bu tamamen gerçekti. Yaralanmıştı ve ölüyordu. Yatağımdan kalktım ve üstüme mavi hırkamı geçirip revire gitmeye başladım. O'nu görmeye ihtiyacım vardı. Her ne kadar uyuyor olsa bile o yüzü tekrar görmeye ihtiyacım vardı. Son kez bile olsa istiyordum.

       Revire yürürken etraftaki melez sayısı dikkatimi çekmişti. Çok fazla melez vardı bu saatte ve furyalar neredeydi? Onların etrafta gezmesi ve bizi görünce Kheiron'a ispiyonlaması gerekmez miydi? Melezlere baktık belki tanıdığım vardır aralarına diye. Vardı. Jason Piper diğer melezlerle koşuyordu. Ve onların koştuğu yön ise... revirdi. Revir mi? Annabeth'e bir şey mi oldu? TÜM MELEZLER NEDEN ORAYA GİDİYOR?

      Bu düşünceyle ben de koşmaya başladım. Hepsinin önüne geçmiştim ve revirin önüne gelmiştim. Tam içeri girecekken üç kişi beni tutup durdurdu. Tüm melezler ya içeri ya da bana bakıyordu. Annabeth'e bir şey oluyordu. Bunu hissediyordum. Durumu iyi değildi. Benim onun yanında olmam gerekiyordu. Burada Jason, Frank ve Leo tarafından sıkıca tutulmak değil! Onların kollarından kurtulmaya çalıştım ama başaramadım. Çok sıkı tutuyorlardı ve arada birkaç kampçı daha gelmiş onlara destek oluyordu. İttirmeye çalıştım ama işe yaramadı. Kafamı kaldırıp Jason'ın omuzlarının üstünden bakmaya çalıştım fakat Travis benim içeri bakmamı engelliyordu. Ne tarafa naksam oraya geçiyordu. Göremiyordum. Orada n'oluyordu? Annabeth... iyi miydi?
     "Bırakın da içeri bakayım. Lütfen. O'nu görmeye ihtiyacım var! Yüzünü görmeye ihtiyacım var! Neden beni engelliyorsunuz? İçeride ne oluyor? Annabeth... o iyi mi?" Jason ve Leo bakıştı. Frank ise Jason'a baktı.
     "Dostum buna izin veremeyiz. Üzgünüz. Lütfen Percy. O iyi olacak. İnan bize, o güçlü bir kız. Sadece şu an dinlenmesi lazım. Lütfen," dedi Jason ama içerideki çığlık sesleri bunu engelliyordu. Annabeth çığlık atıyordu. Canı yanıyordu. İçeride neler oluyırdu?
     "Jason ben onsuz yapamam. Bunu biliyorsun. Sadece yüzüne bakacağım. O'nun çığlıklarına dayanamıyorum. İçeride canı yanıyor ve ben yanında duramıyorum. Göremiyorum, ve destek olamıyorum. Aynı şeyin Piper'a olduğunu düşünsene. Beni anlarsın. Sadece yüzüne bakacağım. Çılgınca bir şey yapmayacağım. Gerçekten. Sadece 1 dakikaya bile razıyım. Lütfen. Frank, Leo... lütfen. İçeride Kalipso ve Hazel olduğunu hayal edin. Ve sizin görmenizi engellediklerini. Lütfen... size yalvarıyorum..." Gözlerim dolmuştu. Bahse varırım şu an ağlıyor bile olabilirdim çünkü görüşüm bulanıktı. Leo kalan ikisine baktı ve kafasını salladı.
     "Sadece 1 dakika Percy. Ve bir daha kimseye yalvarma... özellikle bize. Annabeth bunu istemezdi. Seni bu hale düşürdüğü için de üzülürdü." Kafamı salladım. Ve içeri adım atmaya başladım.

      Melezleri yararak ilerliyordum. Aslında onlar bana yol veriyordu. Bazıları tereddüt ediyordu ama yine de çekiliyorlardı. Ben ise koşuyordum içeriye doğru. Ve gördüğüm görüntü donup kalmama neden oldu. Will Annabeth'in dikişlerini söküyordu. Bu da iç kanama oluyor demekti. Dikişlerden dışarıya kan sızıyordu. İç kanamayı durdurabilecekler miydi bilmiyorum. Büyük ihtimalle karaciğerine yakın bir yerde sorun vardı ya da karaciğerinde. Orasını tutmaya çalışıyordu Annabeth. Nico ise Annabeth'e eğilmiş, bir şeyler söylüyordu. Will'in yanında ise ona yardım eden 3 kişi daha vardı. Kayla, Austin ve... bir tanrı mı? Apollon buradaydı ve oğluna yarım ediyordu. Apollon aynı zamanda şifa tanrısıydı. Annabeth'i kurtarabilirlerdi değil mi? İçeri girmeye çalıştım ama Austin malzeme verme işini Kayla'ya devretti ve yanıma geldi.
      "Üzgünüm, içeri girmezsin Percy. Mikrop kapabilir, yarası açık. Enfeksiyon kaparsa işimiz daha da zorlaşır." Kafamı salladım ve koşmaya başladım. Boğazım düğümlenmişti. Orada bir burukluk vardı. Hani olur ya ağlamak istersiniz ama yapamazsınız. Şu an o hissi yaşıyordum. Ağlamak istiyordum küçük bir çocuk gibi güçlü kalmam gerekiyordu. Annabeth benden güç alıyordu. Onun yanında ağlayamazdım. Koşarak oradan uzaklaştım ve Jason'ların yanına gittim.

Melezlerin İntikamı /Percabeth Fan-FicHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin