"Beni önemsiyor musun yoksa?"

"Ne alakası var? Anlın benim yüzümden şişecek. O yüzden dedim yoksa niye düşüneyim seni?"

"Peki tamam o zaman, hadi gidelim. Hem bu sayede o kıymetli saatini almış oluyorum."

"..ukâla!"

...
Eve gittiğimizde, buzdolabından buz çıkararak bir poşete doldurup Jungkook'un anlına tuttum. Bakışlarım gözlerini bulduğunda öylece kala kalmıştık.

"Aa.. Şey.. Ee.. Al buzları sen tut."

Tam buz poşetini elimden alıcaktı ki ellerimiz birbirine temas etti. O an kalbim birden hızlıca çarpmaya başlamıştı.

Gözleri bu kadar güzel miydi?

"Evet o kadar güzeller."

"Hı?"

"Gözlerime baktın kaldın. Bırak buzu da ben tutayım."

"Aa.. Evet."

Elimi çekeceğim sırada sıkıca kavradığı ellerimden tuttu.

"Kalbin hızla çarpmaya başladı."

"Ne? Ne alakası var canım.. O nerden çıktı şimdi bu?"

"Bilmem"

"Uğraşma benimle."

"Tamam tamam, bir şey demedim."

Elimi yine çekmek için hamle yapmış, bu sefer kurtarmıştım.

Alnına poşeti acıyla tutuyor gibiydi. Bir ara poşeti bıraktığında baktım ki anlında morluk falan yok..

Acaba henüz belli olmadı mı? Aman olmaması daha iyi değil mi?

"Merak etme, iyiyim ben."

"Hı?"

"Aa.. Şey.. Mesaj geldi de. Sesli konuşmuşum, özür dilerim."

"A! Önemli değil."

Ne kadar değişik bir çocuk. Ben içimden bir şey dediğim an ardından cevap veriyor bildiğin. Sanki içimi okuyor, garip..

Hava kararmaya başlamıştı. Ve bay Ukâla Jeon Jungkook'un gitmeye niyeti yoktu..

Bir dakika onun elinde cips mi var? Ne ara aldı o cipsi ya? İyice yerleşti buraya..

"Hey sen! Kaldır ellerini!"

"Ha?"

"O cipsi ne ara aldın?"

"Aa.. Şey.. Çantamda vardı."

"A! Evet olabilir."

"Neden, canın mı çekti?"

"Yok canım sadece sordum.."

"Sana da verebilirim istiyorsan."

"İstemem sağol. Baksana, ne zaman gitmeyi düşünüyorsun? Hayır , kalıcı gibisinde, baya yerleştin evime!"

"İstersen kalayım. Hem korkmazsın."

"3 yıldır korkmamışım şimdi mi korkacağım?"

O arada şimşek çaktı ve birden irkildim.

"Hani korkmuyordun?"

"Onlar normal.. Ben 3 senedir, tek kaldığım bu evde korkmadan yaşamaya çalışıyorum, yeni olan bir şey değil."

Yine şimşek çaktı ve bu sefer elektrikler kesildi. Birden kendimi Jungkook'a sarılmış buldum.

"Bu korkmamış halin mi?"

Sapık Vampirim_Jeon Jungkook [part¹]Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum