Sapık Vampirim_Jeon Jungkook [part¹]

Kahvaltı

Hikaye (Dizi) Müziği

Tam kapının kilidini açıcam biri beni kolumdan tuttuğu gibi kendine çekti. Ben de gözüne bir yumruk attım, haddini bilmeli. Adam inim inim inleyerek gözünü tuttu ve salak hâlâ saldırmaya çalıştı bana ama bu sefer iki elimi tutup bana bir şeyler söyledi.

"Güzelim, baya ağır elin varmış. Ama bana vurman hiç iyi olmadı. Seni doyasıya seyredemicem. Bunun bir cezası olmalı değil mi?"

Diyip tam dudağımdan öpücekken birden Jungkook çıktı ve adamı dövmeye başladı. Adam yerde ağzı yüzü kan içinde yattıyordu. O kadar sert vurmuştu ki adama, nerdeyse öldürücekti ama bi anda durdu. Gözlerini kapatmaya çalıştı. Altındaki adam da;

"Sen görürsün. Senin işini bitiricem!"

"Sen hâlâ konuşuyor musun? S*kt*r git burdan! A! pardon, yanında küfür etmek istemezdim Haneul.."

"Sorun değil."

Bana bakmadan konuşuyordu. Neden? Yüzüne bakmaya çalışarak konuştum,

"Tamam utanmana gerek yok, yüzüme bak."

"Hayır.. Utanmadım"

"Ne oldu o zaman? Hadi ama aç yüzünü."

"HANEUL, AÇAMAM DEDİM!"

"Tamam ya.. Neden bağırıyorsun? Açmazsan açma. Ne kıymetli suratın varmış.."

"Kusura bakma ama diretme lütfen."

"Sen de bende diretiyordun. Ben gidiyorum."

"Nereye?"

"Eve!"

"Aa.. Evet. Ama kalsaydın biraz. Hem bak ben sana demedim mi başına bir şey gelir diye."

" 1.'si eve gitmek istiyorum, 2.'si benim yüzüme bakamıyorsun bile nasıl duracaksın yanımda, 3.'sü evet başıma bir şey gelmiş ve sen kurtarmış olabilirsin , teşekürler ama bundan sana ne?"

"Ne demek sana ne? Kız başınasın, ya sana bir şey yapsaydı o adam?"

"Niye beni bu kadar önemsiyorsun Jungkook?"

"Çünkü arkadaşımsın."

"Hepsi bu mu?"

"Başka ne bekliyorsun?"

"İyi tamam, her neyse.. Ben eve gideceğim. Sana iyi günler."

"Hey bekle! Benimle durmayacak mısın biraz?"

Diyip beni durdurmak için bana dokundu. Bende de tik olduğu için dokunduğu an dirseğimle anlına bi tane geçirmiş bulundum.

"Ah!"

"Ah.. İyi misin? Özür dilerim, canın acıyor mu?"

"Ne vurdun kafama be! Bi durdurayım dedim... O kadar mı kıymetli saatlerin var benle geçiremiyecek?"

"Ya! Ne alakası var? Sen benim tikli yerime dokununca bende dirsek atmış bulundum. Dua et yumruk atmadım."

"Elin gerçekten ağırmış."

"Ee.. Öyledir. Kendimizi koruyoruz böylece."

"Biraz önce gördük."

"Ya! Orda adam birden ellerimi tuttu yoksa bende senin gibi öldüresiye döverdim. Her neyse laf ebeliğini bırakalım da gel eve anlına pansuman yapayım. Buz falan koyalım şişmesin."