20.BÖLÜM

848 113 14
                                    

  Uçmak gerçekten çok güzel bir şeymiş. İnsan uçarken özgür hissediyor.

Aynadaki kendime baktım. Tek kanadım maviyken tek kanadım siyahdı. Neden böyleydiki? İki kanadımın da mavi olmasını isterdim ben. Ama şu an baktım da siyah da idare edermiş. Tekrar uçmak için bir hamle yaptığımda kanatlarımı hissetmediğimi fark ettim.

"Uyanıyor sanırım."

"Aman bayılmasa şaşardım!"

"Gamze, kızın ateşi vardı bilmiyormuş gibi davranma."

Gözlerimi tam anlamıyla açtığımda karşımda Gamze ve Çağrı'yı gördüm. Ne olmuştu? En son her şey karanlıktı. Yattığım yere baktım. Büyük ihtimal bayılmıştım. Peki, Yalın..

"Yalın, Yalın nerde? İyi mi?" diye sordum. Hatırladığım görüntüler hızla gözümün önüne gelmeye başladı.

"Ameliyattan çıktı. Şimdi yoğun bakıma aldılar."

"Görmek istiyorum!"

"Göremezsin tatlım, görsek biz görürdük!" dedi Gamze.

"Durumu nasıl?" diye sordum. Endişelenmem gayet normaldi bence.

"Merak etme kurşunu çıkarmışlar. Sadece çok kan kaybettiği için iki ünite kan verdiler. Kritik bir durumu yok. Birkaç saate uyanır."

İçim rahatlayınca derin bir nefes aldım.

Her ne kadar rahatlasam da o halen gidecekti. Sevdiğiyle, arkasına bakmadan çekip gidecekti.

Evet, birkaç saat önce iyileşsin de giderse gitsin demiştim ama gitmesi en son isteyeceğim bir şeydi.

Kalbim ilk defa bu kadar iyi hissetmişti onun yanında. Keşke, keşke bizi bırakmayı seçmeseydi! Geri gelirse onu affeder miydim? Sanırım ederdim. Pişman olup yanıma gelse, özür dilese, tekrar yanımda olacağına, gitmeyeceğine söz verse, evet. Evet, kesinlikle şüphesiz kabul ederdim.

Bir sesin
"Yalın Doğan'ın yakınları" demesiyle Çağrı ve Gamze odadan dışarı çıktı. Bende hiç düşünmeden kolumda bağlı olan serumu çektim ve çıkmasını sağladım. Yanlarına gittim.

"Durumu gayet iyi. Eğer ilk müdahele yapılmış olmasaydı kesinlikle hastayı kaybedebilirdik. Doğru şekilde yapılan ilk müdahele hastanın hayatını kurtarmış."

Doktorun dedikleri gülümsememe sebep oluyordu. Cünkü ona ilk müdaheleyi Bora bey sayesinde ben yapmıştım. Ve hayatını kurtardığım için kendimi tebrik ettim.

"Peki, sendin değil mi onu hastaneye getiren? Sen mi yaptın ilk müdaheleyi?" doktorun bana yönelttiği soru üzerine konuşmaya başladım.

"Evet, yani bizi buraya getiren arabadaki adam bir doktorun arkadaşıymış. Onu aradık ve bana yapmam gerekenleri söyledi. Bende uyguladım." dedim.

"Tebrik ederim. Ha bu arada hastamız uyandı. Normal odaya alacağız. Tek tek ve yormadan kısa süre görmenizi istiyorum. Ama yormamaya özen gösterin."

Yoğun bakım odasının sensörlü kapıları aralandı. Sedye de Yalın vardı ve normal odaya çıkarmak için hastalara özel kullanılan asansöre bindirdiler. Biz de diğer asansörü bekledik ve geldiğinde bindik.

"Ah peri kızı. Yalın şimdi sana hayat mı borçlu?" Çağrı'nın meraklı çıkan sesi dikkatimi ona yöneltmemi sağladı.

"Bana borçlu olmasın. Ben sadece ona yardım ettim. En sevmedigim kişi bile olsa aynını yapardım." dedim.

"Kalbin, fazla yüce peri kızı." dedi Çağrı.

Asansörün kapıları açılınca asansörden indik. Gamze nedense baya garip bir şekilde bana bakıyordu. Sinirli olmasını anlıyorum, bu gün gidemeyecekler ama bana sinirli olması çok, aşırı çok saçma!

Siyah Kelebek |TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now