24

2.9K 236 42
                                    

Ayakları onu, çocukluğunun geçtiği bahçelere getirmişti bile. Sadece düşünmek istiyordu. Nasıl bir karar vermeliydi? Önceden olsa anında Mi'den ayrılırdı ama artık onu seviyordu. Gerçi şimdi de çok iyi bir durumda sayılmazdı. Sevdiği kadının kendisiyle babasının "ricası" üzerine evlendiğini öğrenmişti. Bu daha da kırıcıydı.

Mi ile konuşmak istediğini hissetti. Biraz fevri davranmıştı ama haklıydı da. O sırada bir çocuk ağlayarak yanından geçiyordu.

"Hey, ufaklık neden ağlıyorsun bakalım"

"Hiiiç bir şey yok abi"

"Derdini paylaşmalısın minik"

"Sen neden burada tek başınasın abi?"

"İlk ben sordum" diyerek gülümsedi.

Çocuk birden zekice atıldı.

"O zaman ben neden ağladığımı sende neden burada tek başına olduğunu anlatacaksın"

"Olur anlaştık, gel bakalım kucağıma, yada önce yüzünü yıkayalım, minicik yüzün sümükten görünmüyor ahahah"

Çocuğun yüzünü ufak su birikintisinde yıkamasına yardımcı oldular, sonrada bir bakkala gidio abur cubur aldıktan sonra gelişi güzel bir şekilde çimlere oturdular.

"Abi sen anaokuluna giderken çalışkan mıydın? Güzel resim yapar mıydın?"

"Eh işte, pek sayılmaz"

"Yetişkinlerde hep böyle zaten, evet hayır diyemiyorlar, eh işte, bazen, gibi gibi diyerek geçiştiriyorlar, kafam karışıyor"

"Seni gibi ufaklık seniii" diyerek minik çocuğu gıdıkladı, çocukta Namjoon'u gıdıklamaya çalıştı, derken eğlenip gittiler, çocuk gülmekten kıpkırmızı olmuştu ve Namjoon'da havaya anlamsız tekmeler savuruyordu ki durdular.

"Güzel resim yapamazdım"

"Seninle dalga geçerler miydi?"

"Hmm çoğu kez, yani evet geçerlerdi"

"Üzülür müyüm?"

"Evet, hemde çoook"

"Bende üzülüyorum, ne zaman kötü bir şey yapsam dalga geçip, beni dışlıyorlar. Oysaki hepsinin kötü olduğu konular var ama göremiyorlar"

"Büyüyünce bunları hatırlamayacaksın bile, yani şu an bu anı yaşamak her ne kadar zor olsa da büyüdüğünde hatırlayıp geçmesi de bir o kadar kolay olacak, inan bana"

"Peki sen neden burada tek başınasın?"

"Hmm bilmem, belkide arkadaşım yoktur"

"Ama yine aynı şeyi yapıyorsun abi ´·_·'"

"Kandırıldım"

"Kim kandırdı seni?"

"Annem, babam ve eşim"

"Evli miydin, yani böyle bir yakışıklılıkla bekar kalman imkansız zaten"

"Sen ne kadar dürüstsün öyle bakayım" diyerek çocuğun tombul yanaklarından öptü.

"Ama abi şöyle bir şey duydum annnemden. Aileler bazen çocuklarına onların iyiliği için yalan söylerlermiş"

"Yalan kötü bir şeydir ama, söylememeliler."

"Biliyorum ama annem bunun yalandan sayılmayacağını söyledi, hadi sende üzülme artık abiciğim" dedi ve minik dudaklarıyla Namjoon'un alnından öptü.

Bu çocuk Namjoon'a iyi gelmişti, neşesini yerine getirmiş. Onu evine bırakıp, kendi koyuldu.

Böyle bir oğlum olsa, fena olmazdı. Saf sad sırıtıyordu. Baba olma yaşı gelmiş erkeklerin, oğlan çocuğu sevdaları her zaman böyle şapşalcadır işte.

Neyseki evin yolunu bulabilmişti, korktuğu kadar kötü değildi hafızası.

Eveeet yavaş yavaş son bölümlere geliyoruz, bu hikayeyi yazmaya taaaa 2016'nın baharında başlamıştım. Şimdi ise artık yolcu etme vakti gelmiş gibi hissediyorum. Daha önce hiç böyle bir şey yapmamıştım ama size sormak istiyorum, nasıl bir son isterdiniz? Belki ona göre bir seulet2 gelebilir, süprüz 🎉

freedom ; kim namjoon ✓Where stories live. Discover now