2

7.2K 405 157
                                    

Eren ve Dolunay!

"Oha, oğlum manyak mısın sen?"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Oha, oğlum manyak mısın sen?"

"Çıkışta beraberiz diyen sendin diye hatırlıyorum." dedi benimle eğlenirken. Bu sinirlerimi tepeme çıkarmama neden olurken derin bir soluk aldım.

"Meral teyzenin oğlu değil misin sen?" Olumlu anlamda başını salladığında sözlerime devam ettim. "Annen bizdeymiş!" Meral teyzeyi şu yaşıma gelene kadar en fazla üç kere görmüşümdür ama Eren olmadan. Oğlunu yurt dışından getirmezdi.

"Sen Lale teyzenin kızı Dolunaysın." dedi şaşırmış bir sesle. 

"Sonunda kafana jeton düştü!" Zeynep ve Alp şaşkınlık içerisinde bizi izliyorlardı. Hızla Zeynep'e döndüm.

"Zeynep mal mal bakmasana, dondurma alalım hadi." Başını olumlu anlamda iki yana salladığında ayağa kalktım. Birlikte sınıfın kapısına doğru ilerlerken duyduğum ses karşısında durakladım.

"Dolunay." Bay Taş'a dönüp yüzüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım. "Fizikçinin dediğine göre kuralları anlatmanız gerekmez mi?"

"Alp anlatır." dedim sakince. 

"Benim bildiğim hoca sizi de seçti." Bıkkınlıkla iç çekip sıraya yöneldim. Bu teneffüs bana dondurma yoktu, anlaşıldı! Zeynep ile sıraya oturduğumuzda Eren zafer kazanmış edasıyla bana baktı. Gözlerimi devirip derin bir nefes aldım.

"Derste espri yapmak yasak, konuşursan eksi atıp sözlünden düşürüyor ve kopya asla çekemezsin." 

Ders zili çaldığı anda rahatlamışlık hissiyle tebessüm ettim. "Sizi sıranıza alalım beyler." Cevap vermelerini beklemeden başımı sıraya gömüp gözlerimi kapattım. Bir an önce eve gidiş zilinin çalmasını istiyordum. 

Eren

Dersin verdiği bıkkınlıkla Alp'in kolunu dürttüm. Hocanın söylediklerini not almayı bırakıp bana döndü. 

"Söyle Bay Taş." dedi gülmemeye gayret ederken. Koluna sertçe vurup fısıldadım.

"Başlarım sana da Bay Taş'a da!" Kolunu sıraya dayayıp hocayı dinliyormuş gibi yaptı.

"Kendine başlamak istiyorsan tutmayalım seni kardeşim." Kaşımı çatıp Alp'in yüzüne baktım. O sırada soruyu çözmek için birilerini beklediğini fark ettiğim matematikçiye bakıp sırıttım. 

"Hocam, Alp soruyu çözmek istiyormuş!" 

Alp bana sen bittin ağzına sıçtığım bakışları yollarken sırtına hafifçe vurdum. 

"Alp tahtaya gel." Matematikçinin sesi ile tahtaya çıkan Alp, bana bakıp sırıttı. Eline tahta kalemini alıp soruyu bir dakika bile geçmeden çözdü. Bir dakika, bu çocuk matematikte iyi miydi? Sıçtın Eren, kopyada vermez artık!

Sevgili Manyak |Tamamlandı.| (DÜZENLEME)Where stories live. Discover now