63. Bölüm

77 13 24
                                    

"Ne demek nerede olduğunu bilmiyorum?" dedi Poyraz. Nergis omuz silkti.

"Bilmiyorum işte. En son gördüğümde çok kızgındı. Ne yaptıysan artık."

Poyraz'ın öfkeli gözleri bir ok gibi Nergis'i bulmuştu. Kızın içi ürperdi. Sonunda dayanamadı.

"Sen onu ne zaman sinirlendirsen gittiği tek bir yer var. Oradadır kesin."

Poyraz uçarcasına Nergis'lerin evinden çıktı. Elbette Yeşim'in nereye gittiğini biliyordu, öfkesi görmesini zorlaştırmıştı sadece.

Spor salonunun önüne gelince bir müddet durup nefesini düzene soktu. Basketbol sahası kompleksin diğer tarafındaydı. Ne diyeceğini düşündü önce, sakin olmaya zorladı kendini. Sessizce sahaya girdi ve onu gördü. Yeşim topu ritmik hareketlerle sektirip potaya atıyor, top girse de girmese de küfrediyordu.

"Kendini yormayı bırak. Ne söyleyeceksen bana söyle."

Yeşim durdu. Poyraz'a bakarken gözlerinde şiddetli bir öfke vardı. Topu sertçe fırlattı, Poyraz yakalayıp topu sürmeye başladı. Yeşim perdelemek için önüne geçince sordu.

"Ne yaptım ben sana?"

"Bana yalan söyledin. Teyzenlere gitmeyecektin. Yüzleşmeye hazır değildin."

Poyraz ustaca sıyrılıp potaya davrandı. Top döndü, ancak girmedi.

"Peki seni inciten gerçekten teyzemlere gitmem miydi?"

Yeşim zıplayarak topu kaptı ve orta sahaya sürdü.

"Tam bir gerizekalısın. Hiçbir şeyle tek başına yüzleşmene gerek yok. Neden Poyraz? Kendi duvarlarını neden bize kapatıyorsun?"

Potaya davrandı. Top girdi. Poyraz yüzünü buruşturdu.

"Step yaptın."

Yeşim ona öfkeyle baktı. Oynamayı bırakarak oradan hızla uzaklaştı.

☆☆☆☆

Yemek gizli bir endişe bulutunun altında çınlayan neşeli sözlerle doluydu. Damla için hayatının en güzel günleriydi, yalnızlığın hayatının ışıltısını söndüren hain bir dost olduğunu bilemezdi. Murat onun için elinden geleni yapmaya hazırdı. Yeter ki gülümsesin diye neler yaptığını tek tek anlatmıştı yeni arkadaşlarına, lakin Damla bir türlü mutlu olamıyordu. Önünde yıkamadığı ya da yıkmak için uğraşmadığı bir duvar vardı sanki.

Akşama doğru internette boş boş gezinen Mehmet sonunda bir fikir bulmuştu. Yeni arkadaşlar, yeni bir hayat. Damla için yararlı olacak en güzel şey üniversitenin fotoğrafçılık kulübüydü.

O akşam yemekten sonra kitaplara bakan Merve birdenbire sordu.

"Bu kitapların hepsini okudun mu Damla?"

Damla gülümseyerek onayladı. Kitaplarıyla gurur duyardı. Yeşim kitaplığa yaklaştı.

"Sanırım Palahniuk en sevdiğin yazar. Bak aklıma ne geldi. Kitaplıktaki kitapların bazılarını biz de okuduk. İlk cümlelerini okuyup tahmin etmeye çalışarak güzel bir oyun oynayabiliriz."

Zaman Yolcuları [ZAS -2] (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin