Aşkın nerede , ne zaman karşımıza çıkacağını bilemeyiz. Hiç ummadığı bir yerde aşkı bulacağını kim bilebilir ki?
Onlarda bilmiyordu...
Birbirleriyle daha çok vakit geçirmek ve daha çok eğlenmek için gittikleri bir kampta aşık oldular...
Belki aşık...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gnash - Hate U Love U
"Seni seviyorum..."
Ayağa kalkıp, hızlıca yukarı çıktım. Resmen kaçtım. Çok pis utanmıştım. Yukarı çıkar çıkmaz telefonuma mesaj geldi, yine aynı bilinmedik numaradandı
"Meriçten kendini soğut! Ona zarar gelsin istemiyorsan dediklerimi yap, çok ciddiyim."
İlk şaşırsam da sonra bir deli cesaretle bana yazan adama cevap verdim. Numarası özelden olmadığı için yazabiliyordum. İyi ki de gizli değildi.
"Sen kimsin? Ayrıca haddini bil ve asla Meriç'ten kendimi soğutmam! Benimle de uğraşmayı kes!"
Aslında ya Meriç'e bir şey yaparsa diye korkuyordum ama Meriç'te güçlü bir insan olduğu için birazcık, hatta nokta kadar da olsa korkumu indiriyordu. Anında mesaj geldi.
"O zaman o çok sevgili Meriç için endişelenmelisin. Çünkünkü sonu hiç istemediğin gibi olacak."
Gözlerim dolmuştu. Geri cevap vermedim. Cidden korkuyordum ama Meriçten de kendimi soğutmak istemiyordum. Onu seviyordum ve ona zarar gelmesini istemiyordum...
☀️
Dolabımdan rahat edebilmek için tayt, üstüne de tişört alıp giyindim. Beyaz spor ayakkabılarımı da giyip, bahçeye çıktım. Bizimkiler bahçedeydi. Onlara belli etmemek için sesimi neşeli çıkartıp, gülerek yanlarına gittim.
"Ooo gençler! Nasılsınız?"
"İyiyiz, sen?"
Arda'nın sorusuna zorla gülümsedim. "Süperim." Ah! O kadar çok şey söylemek istiyordum ki...
"Ne bu neşe?"
Ne neşesi be! Neşe mi bırakmışlardı ben de.
"Bilmiyorum, enerjik hissediyorum."
Ada bu hâlime gülüp, ortaya bir soru attı. "Denize mi gitsek?" Herkes olumlu cevap verince onlara uyup, ben de olumlu cevap verdim.
Eve çıkıp, dolaptan bikinilerimi aldım ve lavaboya girdim. Bikinilerimi giydim ve üstüne de plaj elbisesi giyindim. Lavobadan çıktığımda yine Meriç'in elinde telefon vardı. Ne yapıyor diye sessizce başına dikildim. Cansu diye bir kızla konuşuyordu!
Ay Allahım Cansu kim? O kız kim?! Acaba beni aldatıyor muydu?
Yolarım adamı be!
Kesin aldatıyordu beni! Kız çok değerliydi demek ki ondan elinden telefon düşmüyordu. Çaktırmadan mesajın bir kısmını okudum. Kız 'aşkım' diyordu! AŞKIM!
AŞKIN BATSIN SENİN!
Aşırı sinirlenmiştim şuan ve oturup, deli gibi ağlamak istiyordum. Geldiğimi belli edercesine öksürdüm. Meriç bana bakıp, "hazırsan çıkalım hadi" dedi.
