26. Bölüm. "Derin'in ve Cenk'in Oyunu."

Začít od začátku
                                    

1 saat sonra

Derinle beraber bana gri, uzun bir peruk aldık. Benim saçlarıma çok benziyordu. Eve gidince onları düzleştirip bana taktık. Derin üstümü başımı son kez düzeltip, dudaklarıma bir öpücük bıraktı. Hem de ıslak. Yakasından tutup çektim onu. Korkmuş gözüküyordu. Gözlerime bakıyordu. Sert baktığıma emindim. Dudaklarım dudaklarına değerken konuştum. "Bunun sonuçları inan seni çok zorlayacak." Ben de onun dudaklarını öptüm. Surat ifadesi masumlaştı. "Korkuyorum..." Sırıtıp, boynunu öptüm. Beni kapıya kadar geçirdi.

Sonunda dışarı çıktığımda, içim biraz olsun rahattı. Derin'e, ben çıktıktan sonra kapıyı kitlemesini ve ben onu aramadan, kimseye kapıyı açmamasını sertçe tembihlemiştim. Murat'ın evi zaten son derece güvenliydi. Son derece değildi ama en azından Çetin'in bilmediği bir yerdi. Diğer evden de uzaktı. Güvendeydi. Sakin kalarak Hayal'i aradım.

Hayal aranıyor...

10 dakika sonra

Hayal ile buluşmuş ve bir kafede oturuyorduk. Saçımı farketmemesi için buluşma yerine gelene kadar dua etmiştim. İşler zaten karışıktı. Daha fazla karışsın istemiyordum. Havadan sudan konuştuktan sonra konu, Cenk'e geldi.

"Cenk hakkında söylemek istediğim bir şeyler var demiştin?"

Bardağını kibarca eline alıp, çayını yudumladı.

"Ah, evet. Cenk, Derin ile kafayı bozmuş gibi görünüyor. Sevgilisi olduğunu öğrendiği zaman sinirden evini darmadağın etmiş."

Kaşlarımı çattım.

"Onun kafasını bir bozarım varya..."

"Sakin ol, Rüya. Sadece aşırı derecede kıskanıyor onu."

"Kıza bela olsun diye tanıştırmadım onu. O kızı, beladan kurtarmak için aldım yanıma. Şimdi, bu salakla uğraşamam. Derin, ilk defa rahat bir ortama girdiğini düşünürken, Cenk'in onu hayal kırıklığına uğratmasına izin vermem."

"Biliyorum, haklısın Rüya. Neyse, kıskançlığı boşver de... sizi çağırdığı şu parti..."

Tek kaşımı kaldırıp, devam etmesini istediğimi belirttim.

"Derin sevgilisi ile gelmezse, onu herkesin içinde rezil edecekmiş."

Elimi masanın altına koyup, avuçlarıma tırnaklarımı batırmaya başladım.

"Hadi ya! nasıl edecekmiş?"

"Onun bir fahişe olduğunu haykıracak."

Avcumun sızlıyor olması, şuan sikimde değildi.

"Kim inanıcak ona?"

"Rüya, partisine 700 kişi geliyor. Partisine bu kadar çok kişi gelen bir insan, popülerdir. Ve salak insanlar için onlar ne derse, o'dur."

Avcumdaki sıcak sıvıyı hissetmeme rağmen tırnaklarımı bastırmaya devam ediyordum.

"Şerefsiz, orospu evladı!"

Hayal çayını bırakıp, masada duran elimi tuttu. Masanın altındaki elimden kan süzülüyordu.

"Devamı var Rüya. Sakinleş lütfen, böyle devam edemem."

"Söyle!"

İç çekti ve devam etti.

"Eğer sevgilisi ile gelirse de önce sevgilisi olup olmadığından emin olacak, sonra da onun ağzını burnunu kırana kadar dövecek. Bana bunları teker teker anlattı."

Yüksek çıkan sesimle sordum.

"Neden sana anlattı? "

Çayını bitirdi.

"Çünkü planına beni de katmak istiyordu. Beni, Derin'in getirdiği kişiyi, Cenk'in topladığı adamların yanına götürmem için istedi. Derin bana güveneceği için onu tek yollayacaktı. Ayrıca sen ve Derin'in dikkatini dağıtmam için."

Tırnaklarımı avcuma durmadan batırmaya devam ederken, ani bir sızlamayla daha fazla dayanamadım ve elimi masaya koyup, acı bir ses çıkardım. "Ahh, sikeyim!" Hayal, elimi görür görmez ayaklandı. "Aman tanrım! Naptın sen?!" Koşarak garsondan yardım istedi. Sinirden ağlamaya başlamıştım... Hem de herkesin içinde... Bu ilkti.

Biliyorum, uzun zamandır bölüm gelmiyordu. İlham perim kırgın biraz. Keyfi yerinde olsa harikalar yaratıcak kendisi. Okumayı bırakmayan ve bölüm bekleyen okuyucularımdan özür dilerim ve teşekkür ederim...

♥ Yorum yapmaktan çekinmeyin.. 😊





Entrika Kraliçesi (LGBT) [ Askıda ]Kde žijí příběhy. Začni objevovat