👽Uzay Kız ⚢

1.8

Mısırlı pizzadan büyük bir dilim aldıktan sonra hamur parçasından iştahla daha koca bir ısırık kopardı. Radyodan gelen müzik dışında etraf oldukça sessizdi, ki bu da fazla rahatsız ediciydi. "Abba ile buluşmamıştım," diye mırıldandı Reyna, sanki o da sessiz ortamdan hoşnut değilmiş gibi. "Abba güzel bir kız, fakat onu gözümden düşüren çok çirkin bir kişiliği var," derken ciddiyetini korumaya devam ediyordu. Gözlerime baktı. "Dışarıda biraz dolaştım, kendime birkaç yer fıstıklı çikolata aldım," omuz silkti, "ve ufak bir parkta sallanırken kendimi şekerle doyurdum," hafifçe kıkırdadı, "orada bir çocukla tanıştım. İsmi Fredick'ti. Biraz sohbet ettik."
Yutkundum. Duyduklarımdan ötürü içimin sıkıldığını hissetmem normal değildi. Derhal kendime hakim olmalıydım. "Öyle mi?" Çatlayan sesimi fark edince boğazımı temizledim, "bu harika. Nasıl biriydi?"
Dudağını ısırıp gülümsedi. "Hoş ve kibardı. Beni kahve içmeye çağırdı. Yarın öğlen onunla buluşmaya söz verdim."
Sahte sahte sırıttım ve önümde duran mozarellalı pizzadan bir dilim koparıp zorlukla ağzıma tıktım. Canım bir şey yemek istemiyordu. "Pekala, dikkatli ol."
Elini omzuma koydu ve orayı sakince okşadı. Teninin soğukluğu içimi ürpertti. "Beni merak etmeni seviyorum, Marie." Yerinden kalktı. O sırada avucunun içinde duran telefonu ötüverdi. "Ups," güldü ve ekrana bakıp bir kez daha dudağını ısırdı. "Fredick yazdı. Benimle buluşmayı dört gözle bekliyormuş. Ne kadar da iyi biri!" diye cıvıldadı. Doğrusu, şu çocukla buluşmasından pek memnun olmayacaktım çünkü bu civardaki erkekler pek de güvenilir sayılmazdı. Tek dertleri biraz ot, sigara, seks ve partiydi. Eh, şey, bu tekten biraz fazla ediyordu sanırım ama her neydiyse işte!
Reyna'nın evimize misafir ettiği kedi miyavlayarak beni düşüncelerimden sıyırıverdi. "Ayy, acıkmış zavallı!" dedi Reyna kedinin sesini duyar duymaz. "Hadi onu besleyelim!" Tüy yumağını kucağına aldı." Hey, pizza sever misin, Greg?"
Ah, resmen kediyle sohbet eden uzaylı ve kaçık bir arkadaşım vardı! Elimin üzeri kaşınmaya başlayınca boğazımı temizleyerek dikkati üzerime çektim. "Beni bir daha o şekilde öpme," dedim düz bir sesle.
Reyna kaşlarını anlam veremiyormuş gibi çattı. "Ama dedin ki," cümleyi toparlamak istercesine duraksadı, "yani yakın arkadaşlar birbirini öpmez mi?"
Göz devirdim. "Hayır, öperler ama dudaklarından değil," deyip karşısına geçtim ve parlak yanağına dudaklarımı bastırdım. "Böyle öperler."
Reyna utangaç bir tavırla kıkırdadı. "Affedersin."
Omuz silktim. "Sorun değil. Sadece unutma," deyip Greg'e mama hazırlamak için mutfağa yönelmeden önce ona döndüm, "aşık olduğun kişiyi o şekilde öpersin."