6

12.9K 595 10
                                    


Gece'den devam;

Gözlerimi araladığımda hiç ama hiç tanıdık gelmeyen bir odada bulmuştum kendimi.Burası da neresiydi? En son Uraz'ın yanındaydım.Belki de o getirmişti? Yataktan kalkıp dağılan saçlarımı karıştırarak odadan çıktım. O an karşı odanın da kapısı açılmıştı ve Uraz çıkmıştı.Göz göze geldik. O da saçlarını karıştırıyordu. "Günaydın ufaklık" gözlerimi devirip merdivenlere adımladığımda gülüp arkamdan geldi ve saçlarımı karıştırdı. Yanımdan yürümeye başlayınca omzuna vurdum kolumla. "Bana ufaklık demekten vazgeç" o da beni iktirdi hafiften.Ben onu,o beni derken itişe kakışa mutfağın kapısına geldik.Saçlarından tuttum.O da benimkini tutuyordu.Ama sertçe değildi.Daha çok ben yapıyorum diye yapmıştı. Gülerek bana baktı.Sinirle soludum. Yalandan bir öksürük duyunca aynı anda masaya doğru baktık.Mehmet abi,Esma abla ve Melis denen kız oturuyordu.Ve bize bakıyordulardı.Uraz'la birbirimize baktık.Hala gülüyordu.Gerizekalı.Elimi saçlarından çekince o da bıraktı. "Günaydın abi..Ve sanada" diyip son kısmını gözlerini devirip söyleyince ben de yalan olduğunu iki metre ileriden bile belli eden bir gülücük attım.Gıcık şey..Esma ablaya da çekmemiş hiç.Gerçe onu terslediğim için böyle davranıyordu ama her neyse.Üzerimi silkeledim. "Ben gideyim.Herkese afiyet olsun" diyip arkamı döndüğümde Esma abla konuştu. "Otursana? Valla bırakmam.Hadi gel" diyip ayağı kalktı.Sanırım bana da bir tabak koyacaktı. Başımı olumsuzca salladım. "Yok Esma abla sağol." yalandan bir sinirle bana baktı ve işine devam etti.Melis konuştu. "Sen annemi nereden tanıyorsun?" omuz silktim. "Tanıdık işte" diye onun bana yaptığı gibi konuştum.Gözlerini devirdi. "Bana diyordun yaklaşma diye sen etrafımızda dolaşıyorsun" Duraksadım.Haklıydı.Ben ne yapıyordum cidden? Mehmet abi sinirle konuştu. "Melis" diye uyarıcı bir tonda ismini söyledi.Gerçekten ne yapıyordum Allah Aşkına ben?Esma abla beni masaya doğru iktirdi oturmam için. "Hadi geç.Bakma sen ona." oturdum ve hiç sesimi çıkarmadan kahvaltı yaptım.Ne kadar yaptım desem de ağzıma giren sadece 2 lokmaydı.Tabağımdakilerle oynayıp durmuştum.En sonunda dayanamayıp az önce çıkardığım eşofman çekedimi elime aldığım gibi kalktım. "Size afiyet olsun" diye fısıltı halinde konuşup çıktım evden. Geçekten ne oluyordu bana böyle?! Daha birkaç gün öncesinde intikam planları yapıyordum şimdi ise gelmiş babamın en yakın dostunu tehlikeye atıyordum.Ne kadar aptalım! Daha düne kadar yanıma kimseyi yaklaştırmazken şimdi Uraz her dakika yanımda bitiveriyordu,hatta dün gece ona güvenip de gözlerimi kapattım ya?! Saçmalama Gece.Kendine gel,sen kimseye güvenmezsin! Bir anda kolumdan tutulmamla hıphızlı yürüdüğüm yolda savrulup beni tutan kişiye doğru dönmüştüm.Nefesim kesilmişti resmen ani tepki üzerine.Uraz iki kolumdan da tutmuştu. "Gitme.Yani,Melis'in söylediği şeyleri önemseme.Dengesizce konuşuyor işte" başımı olumsuzca sallayıp onun kolları arasından kurtuldum ve geriledim biraz. "Haklı.O doğru söylüyor. Başta ona uzak dur diyip de şimdi size yaklaşmam saçma. Yaklaşmıyorum da aslında ama bir şekilde sürekli yanımdasın,yanımdasınız.Bu böyle olmaz.Alışkanlıklarımdan öyle çabuk kurtulamam ben." Ne diyeceğini bilemez bir şekilde bana baktı. "Ne alışkanlığı?" başımı olumsuzca salladım. "Olmaz yani...Onca senelik yalnızlıktan sonra şimdi tutup da bir aile ortamının içine karışamam.Benim ailem yok! Olmayacak da" sonunda sesim kısılmıştı biraz. Dudaklarını ısırdı. Hiç bir şey demeden ayrıldım oradan. Evim yakındı zaten.Geldiğimde odama geçtim ve duş aldım soğuk suyla.Üzerimi giydindim ardından. Çekmecedeki kameramı çıkarıp yerine yerleştirdim beni görebileceği şekilde. Yatağa oturdum ve düğmesine bastım.Kaydettiğini belli eden ışık açılınca yutkunup konuşmaya başladım. "Baba...üzgünüm.Her seferinde böyle ağlak bir şekilde çıkıyorum karşına.Ama canım yanıyor.Çok özlüyorum seni,sizi.İkiniz de çok çabuk gittiniz be baba benden.Hiç,doyamadım ki ben size.Sana,anneme,Berk'e...Şimdi ne yapacağım,nereye gideceğim bilmiyorum.Unutamıyorum da.Her seferinde sizi hatırlatan bir şey çıkıyor karşıma." Nefesim boğazıma takılı kalırken yutkundum. "Ben...olmuyor.Yapamıyorum.Bir yerden sonra tükeniyorum,bitiyorum,yok oluyorum baba." Aşağıdan gelen gürültülü araba sesiyle ayağı kalktım ve pencreden dışarı baktım.Perdeyi hafif iktirmiştim. Onlardı işte.Bulmuşlardı ve gelmişlerdi.Kameranın karşısına geçtim tekrar telaşla. "Hatırlıyorsun değil mi baba? Hep yanındayım derdin bana. Sen yanımda kalamadın belki annem ile,Berk ile ama ben sizin yanınızda kalabilirim." aşağıdaki kapı gürültüyle açılınca hızla konuştum gözlerimi silerek. "Geldiler baba! Gitmem gerek.Sizi çok seviyorum.Sanırım birkaç güne yanınıza gelirim" hızla kamerayı sakladım. Kapım sertçe açıldı. Bitmişti bu hikaye de işte.. "Yolun sonu Esila Gece Korkmaz."

Veliahtın HatunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin