Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan...
Bade'de gülümseyip birlikte ayağa kalktılar. Köşede sessizce bekleyen Esila hanımda gözlerini silerek kalkmıştı.
O anda kapı çaldı. Girmesi için izin verildiğinde içeri Akın girmişti. Arkası dönük olan Bade'ye yaklaştı yavaşça. Ardından durup hayranlıkla onu süzdü baştan aşağı. Bade önünü döndüğünde ise anında gözleri karşılaşmıştı. Akının çatık kaşları anında düzelirken sevdiğinin yüzüne baktı öylece. Hafifçe doldu gözleri. Onca bekleyişin ardından sevdiği kadına kavuşuyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bade gülümseyerek sarıldı kocasına. Bu kadar güzel bir yüreği olan insanı neden siyaha büründüğüne anlam verememişti bir kez daha. Akın da gülümseyerek baktı eşine. Bir kez daha süzdü hayranlıkla. Tek bir kelime dahi edememiş dili lal olmuştu sanki.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Kanatsız meleğim benim."
"Sen, başıma gelen en güzel şeysin."
Sonunda bir kaç çift laf edebilmişti dili. Utangaçca gülümseyen Bade başını eğmiş hafifçe kızarmıştı. Gerçekten çok güzel olmuştu Bade. Büyüyüp olgunlaştığında daha da çekici ve alımlı bir bayan olmuş, görenlerin dönüp tekrar bakacağı birine dönüşmüştü. Gelinliğiyle masallardan fırlamış bir prensese benziyordu adeta.
