-46-

71.3K 2.4K 497
                                    

"Tarlaya gidiyoruz"

Bakışlarım direk Özgür'e dönerken Özgür sadece sırıtıyordu. Ne yani şimdi biz çalışacak mıyız? Yoksa bir şakanın içinde miydik?...

"Hadi gelinlerim siz benimle gelin bakalım"

Hediye nine masadan kalkıp önümüzde yürümeye başladı. Seda sesli bir offf çekip Hediye ninenin peşinden gitti. Onların ardından da ben Özgür'e ters bir bakış attıp yürümeye başladım.

Hediye nine bizi odasına geçirip iki tane kocaman şalvar, başımızı bağlamak içinde iki tane eşarp verip giyinmemizi söyledi.

Seda'yla birbirimize bakıp el mecbur giyinmeye başladık. Hazır olduğumuzda ikimizde birbirimize bakıp gülmeye başladık. Elimi şalvara götürüp çekiştirmeye başladım.

"Abi bu halimiz ne"

"Bende bilmiyorum ama şuan tamda köy kızlarına benzedik"

Seda'yla omuz silkip odadan çıktık. Oturma odasına indiğimiz de Kerem bizi görür görmez gülmeye başlarken Mert ve Özgür'de aynı şekilde kahkaha atmaya başladılar.

"Ne gülüyonuz eşek sıpaları, çok güzel olmuşsunuz gelinlerim benim"

Hediye nineye içtenlikle gülüp halıda oynayan minik oğlumu kucağıma aldım.

"Miniğim, anne tarlayamı gidiyormuş" Rüzgar'ı havaya kaldırıp tekrar aşağıya indirdim.

"Gelinim, biz yokken küçük aslanıma Hanife Hanım bakacak"

"Hanife Hanım kim?"

"Özgür'ün süt annesi, o Leyla mendeburu Özgür'ü emzirmezdi... Ahh bu güzel yüzlümü de Hanife doyururdu."

Özgür annesinin adını duyar duymaz yumruklarını sıkmaya başlarken, yanına doğru gidip elini tuttum ve dudaklarıma götürdüm.

"Sakin ol. Hiçbir şey senin kadar önemli değil" Özgür derin bir nefes alıp başını arkaya yasladı.

"Hadi bakem kalkında erken gidelim. Ne demişler erken kalkan yol alır."

Herkes ayaklanırken Kerem cebinden çıkardığı beyaz peçeteyi havaya kaldırıp Hediye ninenin ayağına çöktü.

"Hediye'm, bize bunu yapma gel vazgeç bu sevdadan bu kız seven torununa yapma etme kıyma"

"Kalk ayağa deli oğlan gidiyoruz"

"Vicdansız Hediyeee'mmmmm vicdansız"

Hediye nineyle Kerem'in arasında geçen diyalog hepimizi güldürürken tarlaya gitme vakti gelmişti.

Kapıda minik oğlumu öpücüklere boğup yolda duran traktöre doğru ilerledim. Biz bununla nasıl gideceğiz ki.!

"Hadi binin bakem, ben arkanızdan geleceğim"

Hepimiz traktörün arkasına binip yola çıktık. Samandağ'ın geceleri soğuk gündüzleri ise sıcaktı. Ve şuan bile boynumdan ter akıyordu.

"Tatil tatil olalı böyle zulüm görmedi."

Kerem sigarasından derin bir nefes alıp Mert'in suratına üfledi. Mert sinirle Kerem'e dönüp kafasına geçirdi.

"Oğlum senin derdin ne lan. Azdın mı? Ne diye suratıma üflüyorsun"

"Oha harbinden azmışım lan" Seda'yla beraber kahkaha atarken Mert yukarı doğru bakıp ellerini açtı.

"Allah'ım biz bu malı hakkedecek ne yaptık."

Mafya'nın Karısı (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin