KAHRAMANIMA ASIĞIM

YİĞİT HASTALIĞI ÖĞRENİYOR

Medyada Fırat ve Büşra
Çocular uyumustu ,Yiğit'te işe gimiştiben de salonda film izliyirdum. Telefon çaldı arayan doktorumdu
-Buyrun doktor bey
-...............
-Anlıyorum,tm birzdan gelirim.
-……………
-Hayır ,kocam bilmiyor.Bilmesini de istemiyorum.
-……………
-Biliyorum ama tedavisi olmayan bi hastalığı öğrenip uzulmesini istemiyorum.
-…………
-Görüşürüz ,1saat sonra hastaneye gelirim.
Telefonu bırakıp ayağa kalktım ,arkamda Yiğit bana bakıyordu.
-Aşkım,ne zaman geldin.
-yeni geldim ,Askim
-Hosgelin ,bugun erkencisin.   Deyip yanağındn öptüm.
-Ya bi dosya unutmusum alip çıkıcam.  Deyip oda yanağımdan öptü.
Sen kiminle konuşuyordun?dedi
-şey bi arkadaşım dun yurtdısından gelmis bulusalim diyo.gidebilirmiyim?
-Kızmı erkek mi?
-Kız.
-Tm git ben de dosyayı alıp çıkıcam.

Yiğit
Eve geldiğimde Suada telafonla konusuyodu .Hastaneye gidecegini söyledi.karım benden ne sakliyor?En iyisi onutakip etmek.
Evden çıktığında ben de peşinden çıktım.Bir hasteneye girdi,belki arkadaşı doktordur burada buluşup baska bir yere gider derken bi erkek doktorun odasına girdi.Bende hemen pesinden içeri girdim oturmuştu ve arkası bana dönüktü ve doktor benim en yakın arkadaşım Fırat'tı
Beni görünce ayağa kalktı.
-Oooo Yiğit ,sen buralara gelirmiydin?
Suada da arkasını yavaşca döndü
-Askim,ne arıyorsun burda?
-Arkadaşımı görmeye geldim.Senin ne işin var burda?hani arkadaşınla buluşacaktın?
Biraz öyle kaldı
-Şey... ımmm...ben buraya ..  
Lafını tamamlamadan ağlamaya başladı.Gidip yanına sarıldım.
-Hadi anlat bana ,ağlama ,biliyorsun senin ağlamanı sevmiyorum.
Fırat'la gözgöze geldiler benim gözlerim de ikisinin gözleri arasında mekik dokudu ,daha fazla dayanamayıp aralarına girdim
-Evet seni sizi dinliyoirum.
-Bak Yiğit sana anlatacaklarıma kızma ,bağırıp çağırma.
-Anlat bi sen ona göre ne tepki vereceğime bakarım.
-Yiğit ben hastayım.
-Ee ne var bunda?
-Cok hastayım tedavisi yok.
-Nasıl yok ?
-Yiğit ben ölüyorum.
-Nasıl? Ne zaman öğrendin sen?
-Şu hani arkadaşımdayım dediğim sonra parka gittiğimiz gün.
-Ve sen bana şimdimi söylüyorsun,ya buraya gelmeseydim söylemiyecekmiydin?

Suada
Yiğit etafı dağıtmaya başladı.Yanına gidip sıkıca sarıldım
-Beni bizi bırakamazsın.
Bu sırada içeri bir kadın geldi.Önce yerdeki eşyalara sonra bize ve sonra gözleri Fırat'ta durdu.Fırat kadının yanına gitti ve
-Hayatım ne işin var burda ,yoksa rahatsızmısın? Dedi.kadında ona
-Hayır hayatım sadece bebeğimizle sana süpriz yapalım dedik ama yanlış zaman da gelmişiz anlaşılan. Dedi
Bebeğimiz derken karnını okşadı sanırım hamileydi.Keşke ben de Yiğit'e hasta olduğum değilde hamile olduğumu soyleseydim.
-Biz gidelim Fırat bey.   Deyip Yiğit'in elini tuttum ve kapıyo doğru gittik.Fırat önümüze geçti
-İsterseniz biraz oturun hatta bize gidelim çocukların yanına böyle gitmeyin. Hadi Yiğit kırmayın beni hem cocuklarınızın yanına boyle gidemezsiniz.Dedi
-Tamam ,hadi gidelim.
-Bu arada bu karım Büşra.
-Merhaba ,tanıştığımıza memnun oldum ben de Suada Yiğit 'in karısıyım.
-Merhaba Fırat Yiğot'ten ve sizden bahsetti ama karı-koca olduğunuzu bilmiyordum.
-Ben de bilmiyordum hayatım,bu gun öğrendim.tesadüfen.
Fırat'larla onların evlerine gittik yemek yiyip,bir seyler içtik .Şimdi Yiğit beni bir yere götürüyor.
-Askım,nereye gidiyoruz?hala bana kızgınmısın?hadi bi sey soyle.
-Askim,gideceğimiz yere gidince görürsün ve evet sana biraz kızgınım.

Yiğit
Evet kızgınım ,bana hastalığını nasıl anlatmaz ama belliydi bi seyler sakladığı ,ben de çok aksattım doğru düzgün ilgilenemedim.Benim de suçum var.artık işe değil aileme vakit ayırmalıyım bu hastalığı beraber atlatacağız imkansız diye bir şey yoktur.