Bölüm - 5 ● Çığlık

314 36 7
                                    

"Burada iki tane Orihara İzaya isimli kitap var."

"N-ne?" Efendisi özenle çıkartıp aşağı atladı. Kitaplardan birisinin kapağına bakındı. "Orihara İzaya isimli İnsan. Durum: Ölü. Koruyucular: Midgard Kohler & Anec Silver. Not: İntihar... Sen benim..?" Başını kaldırıp karşısındaki beyaz saçlıya baktı. "Sen benim şeytanım mıydın?!"

"E-evet. Ancak niçin iki tane kitap var bilmiyorum Efendim."

"Sanırım ben biliyorum." İkinci kitabı eline aldı. "Orihara İzaya (Ansitif Mot Agustin) İsimli yarı safkan. Durum: Yarı-ölü. Koruyucu: Yok. Not yok. Bu şu anki benim hayat kitabım. Buna daha sonra bakabilirim." diyerek yanındaki rafın kenarına koydu. İlk kitabı aldı eline derince nefeslenirken. Açtığında içinde yazılı olan tüm hatıraların en ufak ayrıntısına kadar kendisine döneceğini biliyordu. İntihar etme sebebi, yaşadığı tüm kazalar, yaralar, her birinin acısını tek seferde hissedecekti. Yutkundu. Baş parmağıyla deri kapağı kavrayıp, yavaşca araladı.

Midgard ilgiyle izliyordu. Bir şeytanın anılarıyla buluşmasını. Efendisi ilk sayfayı açar açmaz, önce gözlerinden yaş gelmeye başlamıştı. bedeninin belli yerlerinde açılan yaralar aynı saniyelerde kapanıyor, burnundan, ağızından kan geliyordu. Dizleri üzerine çöktü İzaya. Elini boğazına götürdü. Derince nefes almasıyla, en vahşi çığlığı basması bir olmuştu. Gözbebeklerinin rengi kırmızıya dönerken sivrileşen dişleri, sırtında dökülen küller, yanmış tütün çöpü misali dökülen boynuzlarına bakakalmıştı Midgard. O sırada içeri giren Alex ve Calwin, bu birkaç dakikalık olaya müdahale etmek istercesine koşmaya başladılar.  Ancak yanlarına geldiklerinde, çok geç olduğunu fark etmeleri bir olmuştu. Çığlıklar dinmiş efendilerinin bulunduğu yer, kan damlalarıyla, gözyaşlarıyla doluydu. Kitaba, sanki kalbiymiş gibi sarılıyordu.

Calwin titreyen eli ona yaklaştırırken tam İyimisin diyecekti ki, kıslmış bir sesle "Defolun!" sesi geldi cılız adamdan. "Kapının önünde bekleyin, defolun!" yere düşen bir iki damlayla, ağladığını fark etmeleri çok uzun sürmemişti. Sessizce oradan çıktıklarında, İzaya kafasını kaldırdı.

"O-olamaz..." Ellerinin arasına aldı başını. "Shizuo... olamaz... ne aptalım..." elleri arasındaki kitabı aldı ve yere koydu. İlk bin kadar sayfasını geçti. kitapların sonlarında, kişilerin en mutlu anlarına ait resimler bulunurdu. 

Gözünü resimlerde gezdirdi. Ancak en son gördüğü resme, o kadar uzun süre baka kaldı ki, aradan saatler geçtiğini fark edemedi bile...

Çünkü bu sevdiği adama son kez sıkıca sarıldığı andı.

Çünkü bu sevdiği adama son kez sıkıca sarıldığı andı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
SHİZAYA II - The Story Of After DeathWhere stories live. Discover now