❤7 BÖLÜM❤

707 88 14
                                    

      🌸🌸Keyifli okumalar🌸🌸

Sevda  alarmın sesi ile güne gözlerini açtı. Bugün  enerjik başlamak istiyordu o yüzden de  alarmın sesine Sertab Erenerin "O ye"şarkısını kurmuştu. Bu şarkı ile gözlerini açıp direkt hazırlanmaya başladı. Alarmı kapatmadığı için bir yandan da şarkı çalıyordu.

Bu sanki Sevda'ya daha fazla enerji veriyordu. Hemen lavoba da ki işlerini bitirip ilk gün için lacivert ne çok spor ne de çok resmi olmayan bir tulum çıkarıp üstüne geçirdi. Saçları zaten doğal olarak fön çekilmiş gibi durduğu için sıkı bir at kuyruğu yaptı. Yüzüne de sadece göz makyajı yaptıktan sonra hazırdı.

Hemen çantasını alıp sessiz bir şekilde evden çıkacakken annesini mutfakta kahvaltıyı hazırlamış kendisini bekler vaziyette bulunca şaşkın bir şekilde baka kaldı Sevda .

"Günaydın.Annecim sen bu saatte kalkıp neden zahmet ediyorsun?"diyerek hafif kızmış bir ses tonu ile sordu Sevda.

Füsun Hanım "Sana da günaydın mis kokulum. Ne zahmetiymiş.. Hem ben bu saatte kalkmaya alıştım. İstesem de uyku tutmuyor ki beni.Hadi oyalanmadan ye kuzum "

✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨

Sevda güvenlik görevlisine selam verip holdinge girdi. Herkes neden bu kadar telaşlı idi bilmiyordu.  Dün ki sekreter kızı gördüğünde "Günaydın"diyerek gülümsemişti Sevda.

Sekreter kız hızlı bir şekilde "Günaydın" diyerek tekrar eline dosyaları aldığında Sevda..

"Her gün mü böyle burası yoksa sadece bugün mü bu kadar telaşlı. "

Sekreter kız gülümseyerek "Aslında patrona bağlı..Yusuf beyi hiç  bu kadar sinirli görmemiştim. Yani ilk defa bu kadar çok koşturuyorum diyebilirim.. "

"Anladım.Patronumuzun nesi var acaba? "Diyerek yarı alayli bir ses tonu ile sormuştu Sevda.

"Bilmiyorum am-a" bir dakika diyerek telefonu açtı sekreter kız." Tabi efendim" diyerek telefonu kapattığında . "Patron seni çağırıyor. Haberin olsun ses tonu çok sinirli geliyordu. "

"O kadar mı kötü nasıl gideceğim ben şimdi. "

Ben bilmem der gibi dudaklarını büzmüştü sekreter kız..

"O zaman ben gideyim. Zaten sinirli daha fazla sinirlendirmemeye çalışayım. "

Sevda koridor hiç bitsin istemiyordu. Koridorun sonu demek asabi patronunun ona yapacakları demekti.

Kapıyı tıklattığında Sevda içeriden Yusufun sinirli bir şekilde" gir" lafı ile kapıyı yavaşça açtı.

"Beni çağırmışsınız efendim."

"Gelin Sevda Hanım. Size kısa bir film izleteceğim. Ben kim olduğunu buldum suçlunun bakalım siz bulabilecek misiniz? "

Sevda içinden bu adam ne saçmalıyor.Allah aşkına! diye feryat ediyordu. Ama el mahkum patronunun gösterdiği laptopa baktı.

Ama bu kendisiydi .Araba..Evet araba da Sevdanın dün onu ıslattığı için çizdiği arabaydi.

"Gelelim şimdi arabamin bu hâle  gelme sebebine" diyerek Yusuf sandalyeden kalkıp Sevdaya doğru yaklaşmaya başladı.

Yusuf bir adım atıyor Sevda bir adım geriye gidiyordu. Sevda en son adımını attığında sırtının duvara çarpması ile gidecek bir yerinin olmadığını anlamanın hüznü ve bu sert patronunun ona neler yapacağını bilmedigi endişe ile Yusufa gözlerini çevirdi.

Yusuf Sevdaya hiç bu kadar yakın olmadığı için bir an ne yapması gerektiğini unutur gibi oldu. Sonra hemen kendini toparlayarak Sevdanın  kaçmasını önlemek ister gibi iki kolunu duvara uzatarak Sevda Yusufun  iki kolunun arasında kalmıştı.

"Kaçacak yerin kalmadı sanırım stajyer. Gelelim arabamı o hale getirmenin cezasına. "

"Gelmeyelim efendim. Ben hiç kendimi savunmadim ama burada suçlu sizsiniz. Ben duraktayken suyu üstüme boca ettiniz."

"Bir dakika." diyerek kahkaha attı Yusuf ama bu kahkaha öyle içtendi ki sağ tarafında bulunan gamzesi Sevdanın gözleri önüne serilmişti adeta.

"Sen şimdi benim mi suçlu olduğumu söylüyorsun stajyer."

Sanki burda ondan başka suçlu varmış gibi bir de soruyor.

"Tam olarak öyle sayılmaz efendim. Yani burda iki tarafta suçlu onu demek istiyorum. "

"Ama ben görüntüler de tek bir suçlu görüyorum. Sen ne görüyorsun stajyer?"

"Ama." Dediğinde Yusuf Sevdaya sus işareti yaparak "Daha fazla konuşarak cezanı arttırma mı istersin?. Eğer öyle ise sen bilirsin devam edebilirsin."

Sevda içinden tüm nefretini kusuyordu. Bu hiyerarşi sisteminden nefret ediyordu. Gestapo fikreti de geçmişti patronu.. Acaba ne diyecek diye beklerken Sevda, Yusuf'un cümlesi ile şaşırdı genç kız. Bu onun için kolay bir cezaydi.

✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨

Genç kız kolay mı demişti. Bu repliği geri alabilir miyiz? Patron olacak şahıs beni sekreteri değil de kölesi olarak yanına almıştı. Diye sitem ediyordu.

Yaptığı şeyler den hiç pişmanlık duymamıştı genç kız şimdi de öyleydi. Sonuçta tek suçlu yoktu bu olayda. Her ne kadar suçunu kabul etmese de ikisi de suçluydu. Ama tüm cezayı Sevda çekiyordu..

Söyle sebastian adalet bunun neresinde!

Telefonun çalması ile Deniz olmadığı için Sevda cevap vermek için açtı.

"Efendim."

"Bana Arşivden 2009 un Maliye dosyasını getirin Sevda Hanım "

"Tabi efendim. "

"Hemen "diyerek telefonu kapatmıştı Yusuf.

Hemenmiş bunu bana eziyet olsun diye istemiyorsa bende Sevda değilim. 10 yıl öncesinin maliyesine baksan ne olacak.

Genç kız arşivin yerini sorarak bulduğunda bulmaz olaydım diyordu içinden adeta. Bu nasıl bir arşiv benim kütüphanem bile burdan daha düzenli diye sitem ediyordu Sevda.

Ama pes etmek yoktu. Azim etti ve dosyayı onca tozlanmış olan rafların birinde buldu. Bulmuştu ama Sevdanın şimdiden pili bitmişti.

Birisi bıraksa bu dosyaların arasında uyurdu. Ama zalim patronunun ona yapacağı işkencelere katlanmak zorundaydi Sevda.

'Bismillahirrahmanirrahim'

Diyerek içinden ne biliyorsa okumaya başlayarak girdi içeri Sevda.

"56 dakika Tebrikler. Demek ki hemen demeseydim yarın dosya elimde olacaktı."

"Biliyorsunuz efendim arşiv bayağı karışık bir de ben daha şirketi tam öğrenemedim. O yüzden karıştırıyorum. "

"Şimdilik öyle olsun bakalım Sevda Hanım. Bakalım sonra neyi bahane edeceksiniz. Merak ediyorum."

"Bahane değil efendim. Olan şeyleri söylüyorum. Başka bir şey yoksa çıkabilir miyim? "

Yusuf kafası ile onayladiginda Sevda arkasına bakmadan hızlı bir şekilde odadan çıkıp koltuğa oturdu. Az kaldı bu zalime katlandıktan sonra güzel günler Sevdayı bekliyordu.

Nihayet çıkış saati gelmişti.

"Ben bir lavobaya gideceğim. İyi akşamlar sana."
Diyerek Deniz bir yandan çantasını topluyor bir yandan da Sevda ile konuşuyordu.

"Sağol canım sana da"diyerek gülümsemişti Sevda..

Sevda içinden bugünü de kazasız belasız atlattım diye sevinerek merdivenlerden iniyordu. Bir gün bitmişti kalmıştı 120 gün..

Bölüm sonu 😄















♡Bir Sevda Masalı♡ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin