"Demek bir İngiliz Leydisisin he!"

4.4K 105 6
                                    

Baş belası pislik yine karşıma çıktı! 

Ama bu sefer bir Lord olarak! Bana göldeyken Lord olduğunu söylemedi . Resmen benimle oyun oynamış ! Eminim ki çok eğlenmiştir beyefendi.Tanrım! Yoksa göldeyken benim İngiliz Leydisi olmadığımı anlayıp dalga mı geçiyordu?

Kendimi kahve gözlerine dalarken buldum.O kahve gözlerde seçemediğim şeyler gördüm.Gözlerine Daha derin bakarken kendime geldim ve toparlanıp kapının kenarına çekildim. Halam hemen koştu Lordun yanına.Heyecandan ölecek gibi görünüyordu!Bu kadınların derdi de ne böyle?

Halam titrek sesiyle " Lordum! Evimize sevgi ve bereket getirdiniz! Davetimi kabul ettiğiniz için size minnettarız." dedi başını ve dizini hafiften eğerek selam verirken.

Lord kafasını öne doğru sallayarak onayladı.Daha sonra gözlerini bana kaydırdı.Göz göze geldiğimizde hafiften yan yan gülümsedi! Ah! Benimle şuan dalga geçiyor resmen!

Eniştem "Efendim size ailemi tanıtmama izin verin." dedi ve halamı işaret ederek "Sevgili karım Elena." , kızlarını işaret ederek "Kızlarım Erica ve Becky " sonra minik Andreas'ı işaret ederek "Oğlum Andreas."dedi. Daha sonra başka birini arıyormuş gibi bakınarak bana değdi bakışları.

" Bu da eşimin yeğeni Isolde." dedi sanki bu evde olmamı hiç istemezmiş gibi suratını ekşiterek.

Bana keskin bakışlarını gönderirken o aptal sırıtması aydınlandı yüzünde. "Demek yeğeniniz!" dedi. Elini dudaklarına getirerek gülümsemesini saklamak istedi.

Bunu gözlerimin içine bakarak söylemişti resmen!. Tanrım! Bana hani yardım edecektin? Yalanım ortaya çıktı işte! Manyağa bak ya! Dalga geçermiş gibi bi' de "Demek yeğeniniz." dedi.Evet ben Leydi falan değilim! Salak şey!

Halam "Evet ağabeyimin emaneti." derken o gözlerini bana dikmiş sırıtıyor resmen! Gözlerimi kaçırmaya çalıştım ama işe yaramadı...

Dikkatler bir öksürük sesinden sonra Leydi Katherina'ya kaydı ve " Merhaba ben de İngiliz Leydisi Katherina!" dedi Lordun hemen yanındaki ,hayran olduğum bu kadın.

Kadın demek ayıp olur aslında. Bence en fazla 25 yaşında falandır. Sıcak kanlı geldi bana Leydi Katherina. Tanrım! Leydi kelimesini şuan yok etmek istiyorum!

Eniştem Lorda seslenip " Masamızda sizi ağırlamak çok isteriz efendim.Daha sonra isterseniz bahçemizi kız kardeşiniz için gezebiliriz."dedi.

"Tabi neden olmasın." dedi sırıtarak. Pis ahmak!

Eniştem "Minnettarız." deyip Lorda masayı gösterdi.

Onlar masaya yerleşirken ben de ayaklandım ama o sırada yanımdan geçen halam kulağıma sessizce "Çorbaları getir!"dedi.Bu tür emirler vermesi beni çok sinir ediyor! Ona yüzümü astım ama o lanet kaşlarını kaldırdı ve umursamaz bir şekilde gülümsemesini takınıp masaya geçti.

Ben de servis yapmak için mutfağa gittim.Başka çarem yok her zaman ki gibi...

Çorbayı alırken farklı farklı düşünceler geçti aklımdan ! Mesela bu çorbayı alıp o Lord bozuntusunun başından aşağı dökebilirim! Ya da çorbayı tabağına koyarken yanlışlıkla üstüne dökebilirim! Ah! Neler düşünüyorum böyle! Yanına gidip başından aşağı çorba dökmek neyime? Ben daha onun gözlerine bakamıyorum utancımdan. Her neyse çorbayı alıp masaya geçtim. Masaya geldiğimde yine onun bakışlarını üzerimde hissettim. Onun tabağına çorba koyarken o hain sırıtması beni sinir etti! Kıkırdadığını bile duyabiliyordum.

Geri kalan tabakları da kazasız belasız hallettikten sonra mutfağa kazanı koyup geri içeri geldim ve sandalyeme oturdum. Lord masanın başına oturmuş ,kardeşi Leydi Katherina da hemen yakınına.Kardeşinin karşısında halam var onun yanında da ben. Çorbamdan bir kaşık aldım.Ekmeğe uzunmaya çalışırken çaprazımda oturan Leydi Katherina bana ekmeği uzattı.Gülümsedim ve uzattığı ekmeği aldım.Gerçekten iyi kalpli bir Leydiye benziyor.En azından hayal ettiğim o İngiliz Leydileri gibi havalı değil!

Masumiyet ÇağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin