19. bölüm: Enes

2.9K 98 4
                                    

Enes' in dediklerine şaşırmıştım ama Ömer'in yaptıkları...

Hiç bir anlam veremiyodum.

Enes Ömer'le sohbet etmeye başlamıştı. Kafayı yemek üzereyim Ömer neden böyle yapıyor neden. Kıskanmıştır dicem ama bu dediğime kendim bile inanamıyorum.

Ama oladabilir. Bunu anlamanın tek bir yolu var.

Enes'e döndüm. Konuşmalarına aldırış etmeden.

- Evet... dedim.

Enes:

-Anlamadım..

-Neyi anlamadın evet işte. dediğimde Enes'in yüzü gülmeye başlamıştı.

Anlamsızca birbirimize bakıyorduk. Sonradan kafamı çevirdim ve Ömer...

Birinci çinkooo !!!

Ömer kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Hafifçe Enes'e döndü ve

-Ne oluyor gençler anlamadım
Dedi

Enes bana bakıp gülümseyerek:

-Anlatırız hocam anlarsın.
Dedi.

Tam Ömer bana bakıyordu ki zil çaldı.

Allah'ım ben ne yaptım. Enes iyi biri ama ben hala Ömer'i seviyorum. Belki de iyi gelir bana belki bende onu severim.

Diye düşünürken ders zili çaldı ve sınıfıma geçtim. Ders anlatırken neyse ki her şeyi unutuyorum.

--------------------------------------

Enes çıkışta bir şeyler yaomak istemişti. Ayarladık ve bir kafeye gitmeye karar verdik.

Enes arabasına binmiş okulun kapısında beni bekliyordu. Tam arabaya yaklaşacakken tam arkasında Ömer'in arabasını farkettim. İçinde değildi. Duraksadım. Etrafa bakınırken Ömer'i gördüm sigara içiyordu. Göz göze geldik. Tam o sırada Enes seslendi.

- Hadi binmicek misin?

Dedi gülümseyerek. Arabanın önünden geçtim ve ön koltuğun kapısını açtım. Kafamı Ömer'in olduğu yöne çevirdim yine kaşlarını çatmış bana bakıyordu. 
İkinci çinkooo !!!

Arabaya bindim ve uzaklaştık. Yol boyunca sustuk. İnceğimiz yere geldiğimizde Enes

-Hadi canım.

Dedi. Ben bu sözcüklere biraz zor alışıcam galiba.

Arabadan indim. Tabi ki de Enes açtı kapımı. Gerçekten çok iyi bir insan eğer olurda sevemezsem onu üzmekten çok korkuyorum.

Cam kenarında sessiz bir masaya oturduk ve kahve sipariş ettik. Benim için türk kahvesi bütün kahvelere bedel. Konuşmaya başladık.

Kahvelerimizi yudumlarken Enes baya baya ilanı aşk ediyordu. Hoşuma gitmedi de değil sonuçta hangi kız sevmez ki güzel sözcükleri.

Kahvelerimiz bitti ve ardından izin isteyip lavaboya gittim. Saçımı başımı düzelttim. Tam o sırada bir bayan girdi lavaboya bana baktı ve

- Damla bu sen misin?

Arkamı döndüm, baktım ki Melis bu. Allah'ım ne kadar da özlemişim, ne kadar da değişmiş. 
-Melisss...

Dedim ve boynuna sarıldım. İstemsizce göz yaşlarım akmaya başladı. Onunda gözleri yaşarmıştı.

- Kızım.. Damlaa çok değişmişsin.

- Sende öyle kızım ne kadar güzel olmuşsun.

- Neyse gel benle bak kim var burda.

Dedi ve kolumdan çekiştirerek kendi masalarına götürdü.

-Aman Allah'ım Aleyna bu sen misin?

-Oha.!. Damla..

Dedi ve birbirimize sıkıca sarıldık. Zorla masaya oturttular beni. Ee tabi bende bu sırada sevgilimi orda bıraktım. Ne kadar da tuhaf bir kelime 'sevgilim' alışkın değilim ama alışıcam.

Aleyna'nın yanında bir çocuk vardı. Yüzü o kadar tanıdıkki derken... Bingo... 

Bu Aleyna'nın lisede sevdiği çocuk.

-Si-zzz...

Dedim. Aleyna sözümü keserek:

- Evet biz Damla'cım çok şükür kavuştuk ve çok mutluyuz.

Gözlerim yine yaşarmıştı. "Hayırlı olsun Allah mesut etsin" dedim.

O sırada Melis

-Sahi sen kiminleydin?

Dedi. Ellerimle kafama bir şaplak attım.

-Unuttummm!!! Bekleyin kızlar geliyorum.

Dedim ve Enes'in yanına gittim. Enes merak etmiş olacak ki "nerdesin Damla ya çok merak ettim"

- Ya kusura bakma lise arkadaşlarımla karşılaştım. Şimdi beni bekliyorlar.

-Aa iyi ne güzel hadi beni onlarla tanıştır

Dedi ve yanıma gelerek ellerimden tuttu içim bi tuhaf oldu. Yavaşça Melis'lerin masaya doğru ilerledik. Kızlar beni öyle görünce baya şaşırmışlardı. Enes'i tanıttım Enes'e de onları. Oturduk ve koyu bir sohbet başladı. Beyler sıkılmış olcak ki onlar başka muhabbete geçtiler. Kızlar anlattı ben dinledim sonra ben anlattım onlar dinledi. Yaşadıklarıma baya şaşırdılar özellikle Ömer konusundakilere...

Tekrar merhaba arkadaşlar. Nasıl gidiyo yorum bekliyorum. Yorumlarınızı aldıkça yazma isteğim artıyor. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum kendinize iyi bakın. Görüşmek üzere...

Gönlümün Kaptanı (edebiyat öğretmenim)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin