BÖLÜM 25-İyi uykular

26.3K 1K 58
                                    


Neden bilmiyorum ama onu görünce tekrardan ağlamaya başladım.Ellerimi sımsıkı tuttu. "Biliyorum acın çok büyük.O yüzden sana ağlama demiyorum ama hep senin yanında olacağımı bil."

Ben hiçbir zaman bir eksiklik hissettiğimde onu başkalarının doldurmasını istemedim.Ailemin düzensiz olan iş saatlerinde ,onları ne kadar özlesemde bu özlemi bir erkekle konuşarak bastırmadım.

Şu anda da babamın yerini kimsenin dolduramayacağını biliyorum.Ama ben ilk defa şu an farklı bir şey hissettim.Sığınmak istediğim birini aradım ve aradığım kişinin Azat olduğunu düşündüm.

Belki şu anda böyle düşünmem oldukça normal ya da değil ama ben içimden geldiği gibi davranıp kendi isteğimle ona sarıldım.Onun kollarının arasında ağlamak istedim.

Özür dilerim baba.Senin yokluğunu Azat'ın dolduracağını zannettiğim için...

"Beni seviyor musun?"sorduğum soru çok yersizdi ama bunun cevabını merak ediyordum.

Ondan ayrılıp yüzüne baktım.O da beni dikkatlice inceledi.Bilinçli sorup sormadığımı merak ediyordu.Şu durumda sorduğum soru mantıksızdı çünkü.

Ama beklemediğim bir anda yanaklarımdan süzülen yaşların üzerine küçük bir öpücük kondurdu. "Çakma prens gerçek prensese aşık olmuş.O da bunu yeni öğrendi."

Dudaklarını yanağımdan çektikten sonra gözlerimden süzülen yaşları parmaklarıyla sildi. "Belki bu yaptığım çok yersiz ve zamansızdı ama-"daha fazla konuşmasına izin vermeyip sözünü kestim. "Sanırım gerçek prenses çakma prense aşık oldu ve o da bunu yeni fark etti."dedim.

Ben ne yaparsam yapayım ne dersem diyeyim o hep bana güzel şeyler söyledi.Beni asla incitmedi.Evlendiğimizde asla pişman olmayacağıma inandırdı.En kötü günümde yanımda oldu.Kaybettiğim insanın yerini doldurmasa da benim ona sığınmama izin verdi.Hissettiklerini dürüstçe söyledi.O bana bu kadar iyi olduysa ben ona nasıl bu kadar kötü olabilirim ki? Hala nasıl olurda duygularım değişti halde ona söyleyemem?

Onunla bu konuşmayı bugün ,burada yapmak ne kadar yanlış olsa da bunu yapmam gerekiyordu.Hiç değilse onun bu kadar iyiliğine karşı.

Bana bilmediğim duyguları öğretebilirdi.Birine nasıl aşık olunur anlatabilir,hatta hissettirebilirdi.Her şeye rağmen bunu yapmalıydım.Ve yapacaktım.

**

Annem beni ve abimi kenara çekip babamın hastalığını anlattı. "Babanız yaklaşık 1 ay önce çok rahatsızlandı.Gece çok şiddetli karın ağrıları başladı.Bu ağrılar ara sıra oluyordu ama önemsemedik.Gözlerinde sararmalar oldu.Sonra ağrıları dayanılmaz bir boyuta gelince hastaneye kaldırdık.Bu belirtilerin hepsi pankreas kanseri olabileceğinin belirtileriydi.Ama böyle bir ihtimali düşünemiyordum.Gerekli araştırmalar yapıldı ve babanızın pankreas kanserinin son evresinde olduğunu öğrendik.Babanız başkalarının hayatlarını kurtarırken kendi canını hiçe saydı.Hiçbir şeyi önemsemedi.Güçlü görünmeye çalıştı.Benden son istediği sizi bir arada görmekti."annemin anlattıklarını şaşkınlıkla dinliyordum.Nasıl olurda böyle bir şeyi fark edemezdik ki?Bu inanılır gibi değildi.

Annemi ilk defa bu kadar yıpranmış görüyordum.Babamın yokluğuna alışmak en çok onu kötü etkileyecekti.Sonuçta hayat arkadaşıydı.Ortada paylaşılan anılar,duygular vardı.Bundan sonraki hayatı annem tek yürüyecekti.Bu onun için hiç kolay değildi.

"Ama biz güçlü olacağız.Ayaklarımız üstünde sımsıkı duracağız.Çünkü babanız böyle olmasını isterdi.Size söylememi bile istemedi.Doğru dürüst tedavi bile olmadı.Ethem gerçekten güzel bir hayat yaşadı.Aramızdan erken ayrıldı ama bunu kabul etmek zorundayız.Emin olun o hayatı boyunca mutlu olduğu gibi orada da mutlu olacaktır.Kendimizi yıpratmak yerine ona saygı gösterip bu zor günleri ona yakışır bir şekilde tamamlayalım."

Annemin dediklerini uygulamak bir hayli zor olacaktı.Bunu o da biliyordu ama en azından hepimiz bunu yapmalıydık.

Annem abim ve bana sımsıkı sarıldı. "Lütfen daha fazla yıpratmayalım birbirimiz.Ona yakışır bir cenaze töreni olsun."dedi.

Güçlü durmaya gayret etsemde gözyaşlarımı durduramıyordum.Kimse durduramıyordu.

**

Babamı toprağa vermek bir hayli zordu.Ayakları üzerine sımsıkı basan adamı böyle görmek canımdan can koparıyordu.Güçlü durmak zorunda olduğum düşüncesi omuzlarıma çöküp kendimi taşıyamaz hale getiriyordu.İçimdeki fırtınaları bastırmama yardımcı olan kişi Azat'dı.Çünkü mezarlığa geldiğimizden beri beni sıkı sıkı tutuyordu.Benimle ilgilenen tek kişi oydu.

Annem güçlü durma çabaları altında çoktan ezilmişti.Onu ayıltmakla uğraşan bir sürü hemşire arkadaşları başında duruyordu.

Abim babama son görevini yapıp onu omuzlarında taşıyordu.Bense olan biten her şeyi ancak uzaktan izleyebiliyordum.

Artık yapılabilecek her şey yapıldığında ve herkes dağılmaya başladığında ellerimi Azat'ın ellerinin arasından çekip babamın yanına gittim.Onun taptaze toprağını ve mezar taşını elledim.

ETHEM ÖZDEMİR

1966-2016

RUHUNA EL FATİHA

Artık ondan geriye kalan tek şey buydu.Adı ve soyadı,doğum ve ölüm yılı.Her şey bu kadar basitti.

Göz yaşalarım toprağını ıslatacak kadar hızlanmıştı.

"Özür dilerim baba!Senin hasta olduğunu fark etmeyecek kadar aptalmışım.Özür dilerim."

Sanki babam beni duyabilecekmiş gibi konuşmak istiyordum onunla.Bir şeyler anlatmak iyi gelebilirdi.

"Daha mezuniyetim vardı baba.Kepimi havaya attığımı görecektin.Üstelik söz vermiştin bunların hepsini göreceğine."boğazımda düğümlenen hıçkırıklar birer birer çözülüyordu ama yine de konuşmak için direniyordum. "Ama ben sana söz veriyorum bütün hayallerimizi gerçekleştireceğim.Kepimi burada atacağım.Göreceksin sen de."dedim.Sonra arkamda duran Azat'ın elini tutup yanıma çektim. "Ben evleneceğim baba.Hem damadını da tanımış oldun değil mi?

Sana söz veriyorum evleneceğim gün senin yanına gelip mutlu günümüzü paylaşacağım.Seni hiç yalnız bırakmam.Ama şimdi gitmeliyim.Çünkü artık dinlenmen gerek."oturduğum yerden kalkıp mezar taşını öptüm. "İyi uykular babacım."


BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin