➰10➰

224 20 18
                                    

Multi: TUĞBERK SEV , BARTU AK

Salonda alkış tufanı koparken Tuğberk gülümseyip yanıma geldi. Tuğberkin arkasından Ömer ve Bartuda masaya geldiler. Bartu gülümseyip zeynebe sarıldı. Gözleri beni bulduğunda elimi avucunun içine alıp öptü. Tuğberk arkadan kafasına vurduğunda içten bir gülümseme gönderip elimi bıraktı.. "Bu güzel bayan kim?"

Ömer"yeni yenge.." Bartu Ömere bakıp tekrar bana baktı.. "Ömer, güzel seçim.." ben ne olduğunu anlamaya çalışırken, zeynep elini Bartunun omzuna koyup.. "Ömerin değil. Tuğberkin sevgilisi.." Bartu gözlerini kocaman açıp Tuğberke ve bana baktı.. "Way canına.." Ömere dönüp "kıyametmi geliyor lan."

Tuğberk gözlerini devirip köşe koltuklarından birine oturdu. Bende hemen Tuğberkin yanında yerimi aldım.. Zeynep ve Bartu benim ve Tuğberkin hakkında konuşuyorlardı.. Garson masaya içicekleri koyduğunda Tuğberk oturduğu yerden dikleşip bardağı eline aldı..

Dikkatle onu izlerken bardağı tek dikişti bitirdi. Bardağı masanın üzerine koyup başka bir bardak aldı.. Ama bu bardağı küçük yudumlarla içiyordu.. Masanın üzerindeki bardaklardan bir tanede ben aldım. Tuğberkin gözlerini üzerimde hissediyordum ama ona bakmadan bardağı fondiplemeye çalıştım.. Tabi yapabildiğim tek şey o acı tadı aldıktan sonra bardağı hemen masaya bırakmaktı..

Bartu ve Ömerde bardakları fondipliyorlardı. Zeynep ise benim gibi bardaklarla bakışıyordu. Tuğberk elindeki boş bardağı masaya koyup geri yaslandı. Kolunu benim olduğum tarafa doğru atıp koltuğun yaslanma kısmına koydu. Arkadan kısık sesle
yüksek sadakat-Fener çalıyordu..

Zeyneple göz göze geldiğimizde tuvaleti işaret etti ve aynı anda ayağa kalktık. "Levobaya gidiyoruz." yavaş adımlarla levobaya giderken sahnede başka birileri vardı ve feneri onlar söylüyordu.. Levobaya girdiğimizde direk aynanın karşısına geçip saçımı düzelttim. "Neden içki içmiyorsun?"

Zeynep dudaklarına sürdüğü ruju dudaklarından ayırıp aynada bana baktı. Derin bir yutkunma sesi duyduğumda bu sesin zeynepten geldiğini anlamıştım. "Hiiç. Bi sebebi yok. Sadece içmek istemedim." bu işte bir şey var ama.. Neyse.. "Peki.. Öyle diyorsan.."

Levobadan çıkıp masaya doğru ilerlemeye başladık. Bartu ayağa kalkıp elini belime sardı. "İlk dans benimle" Tuğberke bakmama bile fırsat vermeden belimden çekip boş alana getirdi. Ellerini belime koyunca bende ona ayak uydurup ellerimi omzuna koydum.. Arkada fazla olmasa da yüksek sesle

kelly clarkson-Because of you çılıyordu. Yavaşça dans ederken Bartu kulağıma doğru yaklaşıp "Güzel seçim.." ayağımda supra olduğu için ondan kıssaydım ama topuklu giysem kesinlikle Bartuyu geçerdim.. Tuğberkle aralarındaki yaş farkı fazlasıyla belliydi. Tuğberk ne kadar yetişkinse Bartuda o kadar delikanlıydı. Aslında birbirlerine fazlasıyla benziyorlar. Huyları olmasa da fiziksel olarak benziyorlardı.

Elim Bartunun omzundan çekilip koca parmaklar tarafından sarılınca Tuğberke baktım. Bartuya kıssa bi bakış atıp Bana döndü. Ellerimi omzuna koyup kendi ellerine belime yerleştirdi. Yavaşça şarkıya ayak uydururken belimden çekip vücudumu kendine yasladı. Ellerimi boynunda birleştirip ona daha fazla yaklaştım. Ah şu ayakabılarım yüzünden Tuğberkten fazlasıyla kıssaydım. Topukluyla burnuna geliyorken şimdi sadece çenesindeydim. Kafasını aşağıya eyip anlını anlımla birleştirdi. "Gidelimmi?"
Kafamı salladığımda elimi tutup cafeden çıkarttı. Zeyneplere haber verme gereği bile duymamıştı. Arabanın yanına geldiğimizde ellerimizi ayırdık. Yolcu koltuğana geçtiğimde oda sürücü koltuğuna geçti.

Arabayı çalıştırıp park etiği yerden çıkardı.

♈♈♈

Araba durduğunda arabadan inip sahile doğru ilerlemeye başladım..

HAFIZAMWhere stories live. Discover now