0.9

1.9K 147 311
                                    

Michael sonunda saçına bakmayı kesti ve iki dakikadır çalan kapıyı açmak için koştu. Heyecanla kapıyı açtığında Luke'u görmesi ile kalplerinin parlaması bir oldu.

Michael gülümsemeden edemedi.

Luke ise sıkıntı ile bir iç çekti.

Michael bu şekilde bir ömür boyu kalmak istese de Luke anında Michael'ın yanından sıyrılıp içeriye geçti. Michael'ın minik kalbi kırılmış olsa da gülümseyerek Luke'u takip edip onu oturma odasına yönlendirdi.

Luke, evin bu kadar düzenli olacağını tahmin etmiyordu. Çünkü Michael'ın dağınık bir çocuk olduğunu hayal ediyordu. Hoş, defterinin de bu kadar düzgün olacağını düşünmüyordu.

Michael Luke'un oturduğu koltuğun karşısındaki koltuğa oturup Luke'un ne diyeceğini bekledi. Fakat Luke tek kelime etmeden halıya gözlerini dikmiş, kaşlarını çatmış bir şekilde bakıyordu. Michael için bir sorun yoktu, çünkü Luke'u izleyebilecekti.

Luke bu sırada defterdeki bir yazıyı bozmadığını hatırladı ve içinden kendisine küfür etti. Ne yapacaktı? En iyisi doğruyu söylemekti.

Defterdeki notları kendi defterine geçirdiğini ve defteri vermek için geldiğini söyleyecekti ve teşekkür edip evine geri dönecekti.

En azından böyle planlıyordu. Ve Luke'un B planına hiç ihtiyacı olmamıştı.

Birden Michael'a baktı ve Michael'ın kendisine baktığını gördüğünde kalbinin teklediğini hissetti. Fakat bir saniyeliğine.

Sadece lanet bir saniye.

Michael Luke'a bakmayı sürdürüyordu. Luke, Michael'ın dikkatini düzeltmek adına yapayca öksürdü.

Bu sırada Michael kendisine geldi ve Luke'un onu izlediğini fark ettiğinde hafif kızardı.

Beyaz tenli olmaktan nefret ediyordu.

Luke, Michael'ın kızardığını gördüğünde içinden Michael'ın çok tatlı olduğunu geçirerek kıkırdadı. Tabii kendini anında toparlasa da Michael o eşsiz kıkırdamayı duydu ve kalbinin teklemesine izin verdi.

Luke kendine gelerek lafa girdi, "B-ben defterini getirdim. Şey, o okuyamadığım yeri sonradan okuyabildim. Bütün notları geçirdim teşekkürler Michael." mor defteri Michael'a uzattığında Michael ayağa kalktı,

amacı tekrardan o hissi hissetmekti.

Bu his farklıydı. Tüm bedenini huzura kavuşturuyordu. Aynı zamanda da sarhoş ediyordu.

'Kim bilir sarılsam nasıl hissederim?' diye düşündü Michael.

Sahi, sarılsa Luke ne yapardı?

Onu iter miydi? Umarım itmezdi çünkü Michael, Luke'a sarılmak için bir adım attı ve kollarını Luke'a doladı.

Luke birden şaşırsa da kalbinden tüm vücuduna yayılan o hisse karşı koyamadı ve kollarını Michael'ın boynuna doladı. Burnunu Michael'ın köprücük kemiğine dayadı ve istemsizce Michael'ın o eşsiz kokusunu içine çekti. (Şunu fark ettim ki Michael'a hiç bir zaman sarılamayacağım. Ve sadece kelimeler ile hissetmeye çalışacağım. Bu acıtıyor. Fazlasıyla acıtıyor.) (Güncelleme, 2022 hala sarılamadım, sarılamayacağım kesinleşti)

Michael şu anın durmasını ve sadece Luke'un boynunun kokusunun tüm vücudunu sarmasını istedi. Kalbi deli gibi atarken, Luke'un seslice nefes almasını hissetti. Bu his,

Bu his farklıydı. Michael o an Luke ile tüm hayatını geçirebileceğini anladı. Michael Luke için ölebilirdi. Her şeyini onun için feda edebilirdi. Onun için düşünmeden tüm benliğini değiştirebilirdi. Çünkü o, o farklıydı.

Heart light •Muke• 2022Sürüm Güncellendi*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin