Autumn Leaves (Türkçe)

9. Bölüm

Geçen bölüm çok az okundu, çok az yorum aldı ve beğenildi. Ama ben yine de yazdım. :(
Ve bu bölümü yazarken cidden çok eğlendim. Hani yazmadan önce durup güldüm yani inşallah siz de seversiniz -gülersiniz-. VE OKUYANLAR YORUM YAPSA DİYORUM. İYGÜNLER

"Bu değil," Dedim milyonuncu kez. Ve bu kağıtları da, mahvettiğim diğer kağıt tomarlarının yanına attım.

Zayn gözlerini yuvarlayıp, burun kemiğini baş parmaklarıyla sıktı. "Belki de seveceğin bir tane yazmalısın, Beat."

Söyledikleri üzerine omuz silkip gözlerimi kıstım. 

Şu dramayla ilgili olan gösteriyi haftaya -yani şu an hafta sonu olduğuna göre, yeni başlayacak olan haftaya- sergileyecektik fakat hala çalışmak için bir metin bulamamıştık. Zayn'e göre bunun suçlusu bendim. Bana göre de metinler. Her neyse.

Unutmadan, merak ediyorsanız, dün Zayn'i çalıştırmayı kabul ettiğimden beri, o konunun lafı bile açılmamıştı. Ve, şey, sanırım öpücüğü ikimiz de unutmuştuk. (Hm, ben pek unutamamıştım aslında. Deniyordum ama, sahiden.)

"Tamam," Zayn'in sıkıntı dolu sesini işittim. "Elimde üç metin var. Ve şimdi bunlardan birini rastgele seçeceksin. Bitti."

Ellerimi belime koyup Zayn'e saydırmaya başlayacakken, gözlerini büyüttü. "Eğer bunlardan birini seçmezsen, Drama'dan kalacağız, anladın mı?"

Eh, bu seçim yapmama yetmişti. Hayatta belirgin tek fobim varsa o da bir dersten kalmaktı. İnek değildim, sorumluluk sahibiydim. Ya da inektim, evet.

Elinden şekeri alınmış bir çocuk gibi hayata küserken, Zayn'in elindeki üç tomar kağıttan birini kaptım. 

Lütfen, Romeo&Juliet olmasın, tanrım. 

Açıp metini okumaya başladım. 

"Neyi seçtin?" Diye sordu Zayn. Sesindeki yapmacık merak duygusunu gizlemeye bile uğraşmıyordu. 

"Of ya!" Diye sızlandım. Bu örnekler içinde en nefret ettiğimdi. Okumamıştım, ama adı bile kulağa hoş gelmiyordu. 

"İçimdeki Sen. Ne bu porno hikayesi mi?"

Omuzlarımı kamburlaştırıp koltuğa gömüldüğümde, Zayn ellerini karnına bastırarak bana gülüyordu. 

Çok komikti sanki. Ne? Size de ilk onu çağrıştırmadı mı yani? 

"İçindeki romantiği serbest bırak Beat." Dedi hala gülerken. Nefes nefese olması konuşmasını etkilemiyor gibiydi. "Yoksa hayatının sonuna kadar pornolarla idare etmek zorunda kalacaksın."

"Çok komik." Diye mırıldandım. İçimdeki romantiği serbest bırakmalıymışım. 

Ben onun olduğundan bile emin değilim ki, serbest bırakayım! 

Kahkahasını tekrar işittim. "Komik." 

"Değil!" Bu sefer mırıldanmaktan daha fazlasını yapmıştım. "Ben porno izlemem zaten!"

Şu an onunla yaptığımız sohbete inanmak istemiyordum. 

Zayn'le porno izleyip izlememem hakkında konuşuyorduk, ve ben hala kızarmamıştım. 

Eh, bu iyi bir şeydi. 

Zayn omuz silkti. "Herkes porno izler."

"Hayır!" Diye direttim. Yanaklarıma kan hücum etmeye başlamıştı, of. "Seninle bunu tartışmayacağım, Zayn. Ben, ee, gidip şey yapmalıyım... Şey-"

"Porno izlemelisin." Kahkahasının tınısı daha yükselirken, ben çoktan kızarmıştım.

"Gidip bu metni çoğaltacağım ve sen de ne halt yersen ye!"