MONSTER (L.S)

Chapter 17

Sabah 08:30 AM.

Harry kapısının tıklatılmasıyla bulunduğu yatakta huysuzca arkasına döndü. "Ne istiyorsun!?" Diye boğuk sesini dahada boğuk çıkmasını umursamadan bağırdı.

"Efendim.." Kapının ardın tereddütlü bir ses duydu. "Bay Tomlinson'un kahvaltısına dikkat edin demiştiniz ama o... Odasında değil."

Harry Louis'yi kastettigini anlar anlamaz başını kaldırdı. "Ne demek yok? Bahçeye baktınız mı!?" Yatakta doğruldu ve hızla ayağa kalkıp odasının kapısını açtı. Bayan Western'dı. Siyahi hizmetlisi. "Baktım ve baktırdım efendim ama... Yok. Üzgünüm."

Harry sinirle kadının yanından geçip bir kat yukarı yani dördüncü kata çıktı. Odasina-eski odasına girdi ve düzeltilmiş yatağa baktı. "Lucas!" Diye gürledi. "Lucas nerdesin?!" Dört katı merdivenlerden hızla inip büyük salonda yeniden bağırdı. "Lanet olası herif nerdesin?!" Dedi yeniden.

Çalışma odasına girdi ve arkasından iki tane adamı kapıda belirdi. Geldiklerini belirtmek için kısa boylu sarışın olan mırıldandı. "Bay Styles..."

Harry hırsla adamlara döndü. "Lucas nerde?!" Dedi.

"Ailesi ile olmalı efendim pazar günü bugün..."

Harry gözlerini kısıp başını salladı. Masasının yanına geldiğinde etrafa saçılmış kağıtları gördü. Şirketin hisse ve ihale kağıtlarıydı bunla. Ha siktir! Harry hemen kağıtları koyduğu--ve şuan açık olan çekmeceye baktı. "Hay sikeyim!" Dedi gürültüyle. "Silah, telefon, günlük... Hepsini almış!" Harry içindeki anlamlandıramadığı duygular doğruldu ve ellerini masaya yasaldı. "Silahı almış... Sikeyim silahı neden almış?"

"Bay Styles kamera kayıtlarına bakmalıyız belkide..."

Harry başını salladı ve derin bir nefes aldı. "Bakalım." Dedi.

➖➖➖

Araba duyduğunda Harry hızla indi ve büyük enstitü binasına doğru yürümeye başladı.

"Bay Styles durun!"

Arkasındaki sesle duruksadı ve bekledi. Yanına gelen kişiye baktı. Felix'di. "Ben girip bakayım isterseniz." Dedi. Harry bi an düşündü ve fazla sinirli olduğunu fark etti. Herkesin içinde Louis'ye bişey yapmak İstemiyordu. "Tamam." Dedi sarışın adama.

Felix önden giderken o da az önce indiği Audi8 arabasının kapısına yaslandı.

Cidden, Louis ne yapmaya çalışıyordu? Neden o silahı almıştı? Harry'nin aklı öyle çok soru üretiyordu ki! Herşeyi geç! Neden günlüğü almıştı? Eger Louis o günlüğü okursa Harry'ye olan kini ve nefreti bin kat artardı. Harry bile o satırları okuduğunda kendine olan kini ve nefreti artmıştı! İnancı kalmamıştı artık birinin onu sevebilme ihtimaline. Bu yüzden bu haldeydi. Gerçi o zamanlar ki inançsızlığı Louis'ye patlamıştı. Aslında kendine göre nedenleri vardı Harry'nin, ama hangi neden birine edilmiş tecavüzü hafiflete bilirdi ki....

"Bay Styles." Felix'in yanına gelerek ona çağırmasıyla düşüncelrinden sıyrılmıştı Harry. "Evet. Nerde?" Dedi sabırsızca, defteri okumadan onu bulmak istiyordu!

"Yok efendim. Danışmaya gittim ve sordum okula gelmemiş--hatta kaydını almış." Gözlerini pörtletti Harry.

"Kaydını mı almış?!" Dedi şaşkınlıkla.

"Evet patron, danışmadaki kadın 'bu dönem kalmış görünüyor boşa zaman harcamak istememiştir' dedi." Omuz silkti sarışın adam.