BEAUTİFUL MEMORİES-27_2.KESİT_

32 2 0
                                    

YAZARIN DİLİNDEN

Siz hiç gerçekten mutlu olduğunuzu iliklerinize kadar hissetmişmiydiniz?. Kayla yıllar sonra ilk defa yaşıyordu bu duyguyu. Süre işliyordu hala ama Kayla'nın bu işi bırakmayacağına emindim. O ne olursa olsun pes etmemeyi öğrenmişti bunu yapabilirdi. Sadece kötü düşünmeyecekti...

KAYLA'NIN AĞZINDAN

Etrafta Allison'ı arıyordum ama hiç bir yerde yoktu!. Onu bulamıyordum. Küçücük bir evde nereye gitmiş olabilirdi bu kız!. Kwon Ji'yi görünce aceleyle ona sordum " Allison'ı gördün mü?". Kwon Ji kafasını iki yana sallayıp " Üzgünüm görmedim. Ama babasıda ortalıklarda yok. Onunla olabilir.". " Saol Kwon Ji." diyip bir şey demesini beklemeden koşarak ayrıldım yanından. Telefonumu elime aldım ve Kevin'ı aradım. Kevin telefonu açtığında nefes nefeseydi. Fısıltı şeklinde konuşuyordu " Kayla! Ne olursun yardım et bize!. O peşimizde! Bize geliyor!." Ardından ise Allison'ın çığlık sesini duydum, benimki gibiydi çığlığı, gür ve tiz.

" Kevin?!." diye seslendim. Ses gelmedi çığlık şeklinde bağırdım bu sefer " Kevin!.". Ardından ses geldi bu sesi tanımıyordum " Sen! Seni bulacağım!, sevdiklerini teker teker öldürüp alacağım seni!. İşkence edeceğim sana. Sonsuza kadar bitmeyen bir işkence!.".

Elimdeki telefonu duvara fırlattığımda içeri insanlar doluşmaya başlamıştı. Takuya yanıma geldi. Bana dokunacağı sırada geri çektim kendimi ve bağırdım " Yeter! Bir kere olsun mutlu olamayacakmıyım ben!.". İsabella yanıma geldi ve neler olduğunu sordu.

Cevap vermek istemiyordum, canım çok acıyordu. Fısıldayarak konuştum " Onları aldılar elimden İsabella. Yine gittiler!.". İsabella konuşacağı sırada istemsizce ağzımı açtım, çığlık atıyordum ama hiç kimseyi, hiç bir şeyi görmüyordum.

Bir anda ağzımı kapattım, bunların hepsinin bir rüya olduğunu hissediyordum. Bir anda gözlerimi açtığımda ise başımda Kevin duruyordu. " Kayla! Sonunda! Jack ilk defa kahvaltı hazırladı bunu kaçırmanı istemezdim.". Odaya bir anda Melinda daldı " Çocuklar hadi! Şifacı çemkirmeye başladı.". İçimde onların bir rüya olduğunu hissediyordum. Duygu bakımından böyleydi ama düşüncelerim bunu yanıltıyordu. Bir kaç dakika sonra Kevin ve Melinda ile birlikte aşağı inmiştim. Her şey aynıydı. Herkes normaldi. Sanırım gördüklerim gerçekten bir rüyaydı...

YAZARIN DİLİNDEN

İşte kurtulmuşlardı bir beladan daha. Bu kadardı bu süreçte. Kayla gördüklerinin bir rüya olduğunu yavaş yavaş inandırıyordu kendini. Konsey üyeleri ise iki kötü karekteri ellerinden güçlerini ve büyülerini alarak dünyalarından sürgün etmişlerdi. Bunu öncedende yapabilirlerdi ama önceden bunu yapmaları için nedenleri yoktu ellerinde. O ikili şimdi rahatsız edemeyecekti kimseyi. Ne de olsa vücutlarında hiç bir şeyin geçiremeyeceği damgalar vardı. Bu dünyadan sürgün edilenlere o damga basılırdı ve o damgaya sahip olanlar bi daha kabul edilmezdi.

Kayla ve Kevin'ın hikayesi buradan sonra rahatlıyordu sanırım. O kadar çok şey yaşamışlardı ki kısacık bir sürede. Fazla geliyordu ve artık gerçekten bir molaya ihtiyaçları vardı. Biraz olsun kafa dinlemeye, mutlu olmaya hakları vardı onlarında. Ama bu zaman kaybı olurdu. Önlerinde pekte uzun bir süre kalmamıştı. Eğitimlerini tamamlamaları ve bir an önce halklarının başına geçmeleri gerekiyordu. Belki o zamanda rahatlamayacaklardı. Kim bilebilir ki? Onların hikayesi sırlarla doluydu...

KAYLA'NIN AĞZINDAN

Kahvaltı yaparken aramızda gülüşüyor, eğleniyorduk. Keyifli bir kahvaltının ardından hızımı kullanıp bütün masayı toparlamıştım. Mutfakta bulaşıklarla ilgilenen İsabella söyleniyordu " Hayat size güzel! Siz iki dakikada yaparsınız bunları ben ise iki saatte!.". Gülüp onada biraz yardım etmiştim. Bir kaç dakika sonra ise herkes bir köşeye çekilmiş oturuyordu, bazıları müzik dinliyordu, bazıları ise sohbet ediyordu. Kevin elinde telefonu ile uğraşıyordu. Omzuna kafamı yasladım ve üzerimdeki örtünün yarısını ona örttüm " Kayla? Sen kendindesin öyle değil mi?." diyen Kevin'a karşılık olarak " Bence keyfini çıkart beyefendi."dedim. Biraz böyle durduktan sonra sıkılmaya başlamıştım. Yapacak bi şeyler arıyordum. Mesela kitap okumak veya delicesine şarkı söylemek gibi.

BEAUTİFUL MEMORİES (Jelena)Where stories live. Discover now