BEATİFUL MEMORİES-19

74 8 0
                                    

Kevin ,tanrım! Kevin! Ne yapmıştı o! Benim çayıma İsabella'dan uyku ilacı koymasını istemişti ve uyku ilacı etkisini gösterir göstermez beni ailesinin mezarına getirmişti! Ondan nefret ediyordum! Gerçekten yüzüne bakasım yoktu. Arabadaydık ,ona kalbini kırmamak için bağırmamıştım. Susuyordum hiç bir şey demiyordum. Beni bu arabadan indiremezdi ,buna asla izin vermem asla!.

Bir anda anayola çıktık ,fakat mezar ters istikamette kalıyordu. Merak etmiştim ama sormayacaktım. Kevin keyifle kıkırdadı "Hala düşüncelerini okuyabiliyorum." . Hah!. Çok komik. Aptal surat!. Gerizekalı göt herif!. Beyni başka bir tarafında olan pislik herif! Umarım bunlarıda duyuyorsundur göt surat!. Kevin alınmış bir sesle "Sencede bunlar ağır kelimeler değil mi?.". Ne! Eminim ki bu sözcükleri her gün ayrı bir heriften duyuyorsundur!.

Kevin! Salağın tekisin!. Araba bir parkın önünde durdu. Sen yine neler çeviriyorsun acaba?!. Kevin keyifsiz bir şekilde homurdandıktan sonra arabadan indi. O inince bende indim. Kevin yerdeki taşlara gözlerini dikmişti "Park boş ,göl kıyısına ilerle orada sana ait bir şey var...".

Meraktan olsa gerek ayaklarım benden izinsiz hareket etmeye başladı. Sonunda göl kenarına geldiğimde golün üstü hafif bir kaç cisime bağlanmış balonlar ile kaplıydı. Köprüye çıkıp etrafıma bakındığımda kıyıya yakın bir balonun bağlandığı cisimin diğerlerinden farklı olduğunu gördüm. Oraya ilerledim ve balonun ipinden tutup çektim ,balon turkuaz rengindeydi ve ben bu renge resmen aşıktım. Yanılmamıştım balon lacivert bir kutuya bağlıydı. Kutuyu açıp baktığımda içinde bir kağıt gördüm ,elime aldım ve katlı kağıdı açtım ve okudum.

Şimdi kırmızı balon.

Gerçekten mi! Ben tüm gün bununla mı uğraşacaktım!. Elim kendiliğinden hareket etti ve hemen yanımda duran kırmızı balonu çekti. Ah Kevin! Göt suratlısın işte!. Kırmızı balonun ucunda ise yine bir kutu vardı yine elim benden izinsiz kutuyu almış ve açmıştı. Kutunun içinden bir toka çıktı. İnanmıyorum!. Bu benim küçükken en sevdiğim tokamdı. Bu tokayı babam bana almıştı ,yine annemin bana izin vermediği bir şeyi yapmıştım ve canım yandığı için ağlıyordum ,babam elinde bir çikolata ile yanıma geldiğinde benim için getirdiğini sanmıştım ama çikolatayı kendisi açıp yediğinde üzülmüştüm. Ben ağlarken babam bana bakıyor ve çikolatasından ısırıklar alıyordu. Sonra birden yanıma gelip oturmuştu ,o zamana kadar fark etmediğim kapalı elini açmıştı ve avcunun içindeki özel taşlarla yazılmış olan ismim tokaya sabitlenmiş bir şekilde bana bakıyordu ,gerçekten o tokaya aşık olmuştum ama çocuktum ve bir kaç ay sonra kaybetmiştim.

Kaybettiğim için üzgündüm ama yapacağım bir şey yoktu evi onun için dağıtmış buzdolabı ,klozetin içi ,fırın ,bulaşık ,çamaşır makinesine kadar bakmıştım ama yinede bulamamıştım. Annem geldiğinde yine bana kızmıştı ama annemi ilk o zaman kaideye almamıştım sanırım.

Tokayı gözlerimden süzülen yaşlar eşliğinde elime aldığımda inceledim. Hala eskisi gibi mor ve turkuaz renkli taşlar duruyordu ,tokanın lastik kısmı siyahtı ve hiç bir zarar gelmemişti. Onları özlemiştim gerçekten. Ama yanlarına gidemezdim. Birden omzumda el hissettiğimde arkamı döndüm. Kevin!.

Ona bağırmak istiyordum ,neden mi? Çünkü gerizekalı bana hep onları hatırlatan şeyler yapıyor veya veriyordu. Ondan gerçekten nefret ediyordum ,ben onları hatırlayarak her gün daha güçsüz hissediyordum. O ise bana hiç yardımcı olmuyordu.

Elimdeki tokaya baktıktan sonra bir kaç adım gerileyip bağırdım "İstemiyorum!". Kevin "Neyi?." diye sorduğunda cevap vermek istemesemde artık yetmişti ,benimde bir limitin vardı. "Şimdide düşüncelerimi okusana! Hadi! Neyi bekliyorsun! Benden izinsiz yapıyordun şimdi izin verdim ve yapmıyormusun! Ne kadar garip!".

BEAUTİFUL MEMORİES (Jelena)Where stories live. Discover now