"çığlıkların evi dolduruyor"

4.9K 71 3
                                    

Batu'nun dudakları bana can vermişti, yenilemişti beni.Sadece dudaklarımı öptü, uzunca.

Kendini benden ayırdığında gözlerime baktı ve hafif gülümsedi;

"Artık eve gidelim mi sevgilim?" dediğinde durdum, Yekta evde iken..

"Dışarısı çok güzel" dedim kafamı kaldırıp gökyüzüne baktığımda, ardından boynuma sürten burnunu hissettim. Bunu hissettiğimde yutkundum, ardından minik bir öpücük bıraktı ve geri çekildi. Ve ona ayak uydurup evime doğru ilerledik. Sadece ikimizi düşünüyordum, başka bir şey değil.


"Tatlıymış" dedi uzaktan evimi izleyip.Gülümsedim. Ardından ilerleyip kapıyı açtım, elim öyle titriyordu ki anahtarı bir türlü sokamamıştım. Elimin üstünde bir el ile kafamı kaldırdım, bana gülümseyip elimden anahtarı aldı, diğer eliyle ise elimi tutuyordu.Bu şekilde eve girdik.

Yekta evde idi. Buna nasıl cesaret ettiğim hakkında hiç bir fikrim yoktu, sadece Batu'yu yanımda istiyorum.

Salona ilerlediğimde Yektayı yayılmış bir şekilde oturuyordu, biraz daha ilerlediğimde Esin'in kafası onun omuzundaydı.Ben bir aptalım.

Yekta gözlerini kırpmadan televizyonla ilgileniyordu, bizi fark eden Esin kafasını kaldırdı ve bir heyecanla konuştu;

"Oha" dedi.Sanırım bu sefer haklıydı.Bunu fark eden Yekta hemen bana döndü. "Ne yapmaya çalışıyorsun sen aptal?" bakışlarını görüyordum.

Hafif doğruldu ve bacaklarını açtı.Batu önümden geçip salona ilerledi.yapma bunu.

Kapıda kalmıştım.Ardından Batu seslendi;

"Sevgilim girmiyor musun?" dediğinde buz kesmiştim resmen, Yekta da benden farksızdı.

Odaya doğru ilerledim.Her an Yekta'nın kükremesini bekliyordum.Yekta'nın tam karşısına, Batu'nun yanına oturmuştum.Tırnaklarımı kopartıyordum, kafamı hafif kaldırdığımda Yekta bana değil Batuya bakıyordu.

"Kuzen.." dedi ve hafif gülümsedi. "Naber?" şaka gibiydi şuan.

Batu'da hafif doğruldu ve gülümsedi; "İyi..kuzen" gülüşleri gelecek büyük bombayı yansıtıyordu.

Ardından Yekta'nın gözleri beni buldu ve konuştu; "Bebeğimiz nasıl?" dediğinde bugta kalmıştım.Esin'in sinirleri bozulmuştu, Batu ise açıklamamı bekliyordu.yapamam.

Ardından gözlerimin dolduğunu hissettim.

Hemen yanımda oturan Batu ayaklanmıştı, refleks olarak kolundan tuttum.

"Lütfen.." dedim.Hiç bir şey söylemedi, kolunu sertçe çekip gitti. Ardından Yekta söylemiştir ki Esin'de ayaklanıp gitti.

Hemen koltuğa oturup ellerimle yüzümü kapattım ve ağlamaya başladım.Sustum, ellerim hala yüzümdeydi, ama sustum. Ardından Yekta'nın kükremesini duydum;

"Susma lan, ağla! geberene kadar ağla! bu evde susma! Sen sustukça çığlıkların bu evi dolduruyor!"


Sesi sonbaharHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin