17.BÖLÜM

6K 266 57
                                    

Bir önceki bölümün yorumları beklediğimden az olduğu için size tripliyim -_-

Hamileliğimin 7. Ayı... Her şey gayet yolunda gidiyor. Deniz benimle daha fazla ilgileniyor, daha fazla sarılıyor ve öpüşüyoruz. Burak ve Ela çifti ise ortalıkta pek görünmemeyi tercih ediyorlar. Ela ile telefonda konuştuğumuzda Burak'ın soğuk fakat kötü davranmadığını söylemişti. Bu durumu gayet normal karşılıyorum.

Deniz ile kızımıza isim bulma çalışmalarımız başlamıştı. Deniz kızımıza Özge ismini koymak istiyordu. Ben ise Elif. Bazen bu konu yüzünden tartıştığımız zamanlar oluyordu.

Deniz ile birlikte film izliyorduk. Ve ben küçücük bir dram sahnesinde bile hüngür hüngür ağlamıştım. Film en sonunda bitmişti fakat ben hala ağlıyordum.

"Aşkım ağlama artık." Dedi Deniz yanağımdaki gözyaşlarını silerek.

"Deniz o kız nasıl ölür ya, nasıl sevgilisini o halde bırakır."

"Minel yeter ağlama. Hadi gel duş alalım, kendimize gelelim." Dediğinde gözyaşlarımı sildim.

"Sen tek başına gir duşa ben uzanacağım." Dedim ve merdivenlere yöneldim. Odaya geldiğimde yatağa yayıldım ve telefonumu alıp sosyal medyada dolaştım. Deniz o sırada duşa girmişti. Ben telefonumla ilgileniyorken odaya duştan yeni çıkmış olan Deniz girdi ve dikkatimi ona verdim. Belinde bir havlu vardı ve kaslarından aşağı akan küçük su damlaları vücudumdaki arzuyu alevlendiriyordu. Yataktan kalktım ve Deniz'in yanına ilerledim. Deniz dikkatlice bana bakıyordu. Önüne geldiğimde kollarımı boynuna doladım. Deniz ne yapmaya çalıştığımı kestirememiş gibi bakıyordu. Dudaklarına bakmaya başladığımda kendi dudağımı ısırdım. Kendimi daha fazla tutamayıp dudağına yapıştım. Deniz karşılık vermeye başladığında öpüşmemiz biraz daha sertleşmişti. Elim belindaki havluya gittiğinde elimi tuttu ve dudağımdan ayrıldı. Şaşkınca Deniz'e baktım.

"Aşkım olmaz, yapamayız." Dediğinde gözlerimi kapattım ve derin bir nefes aldım.

"Deniz seni çok özledim, lütfen izin ver." Diye fısıldadım.

"Minel karnında çocuğumuz var, yapamayız." Dedi ve suratımı avuçlarının içine aldı. Hızla kollarını ittim ve odadan çıktım. Mutfağa geldiğimde büyük bir bardağa su doldurdum ve mutfaktaki kapıdan arka bahçeye çıktım. Kendimi kaybetmiştim bunun için Deniz'e sinirlenmem haksızlıktı. O doğru olanı yapmıştı.

Bahçede biraz daha hava aldıktan sonra içeri girdim. Deniz ortalıkta görünmüyordu. Odaya çıktığımda uyuyordu. Hemen yanına uzandım. Uzandığımda kolunu belime sardı.

"Daha iyi misin?"

"Evet iyiyim. Deniz ben özür dilerim, sen doğru olanı yaptın." Dedim ve yanağını öptüm.

"Aşkım çok az kaldı, sabırlı olmalıyız tamam mı?" Dediğinde kafamı salladım. Daha sonra kulağıma eğildi.

"Bir kaç ay sonra sabaha kadar seviş-" Cümlesini tamamlamasına izin vermeden kolunu cimcikledim.

"Deniz sapık mısın?!"

"Evet." Dedi ve kıkırdadı.

"Sus ve uyu, çocuğumuza kötü örnek oluyorsun."

Evet bunu yarım saat önce kocasına sapık bir teklifte bulunan kadın söylüyordu...

Sabah uyandığımda Deniz şarkı söyleyerek aynada saçına şekil veriyordu. Uyandığımı belli etmeyerek onu izlemeye devam ettim. Saçını yaptığında kendine büyülenmiş gibi baktı.

"Çok yakışıklıyım be." Dedi ve kıkırdadı. Deli bu adam.

"Günaydın. " Dediğimde bana döndü.

KARMAŞIK AŞKTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang