1.bölüm - karakol

En başından başla
                                    

Tam konuşacağım sırada aklıma yağızın ilaçları geliyor. Eğer onları aksatırsam, oğlumun düzeni bozulur ve tekrar sıklıkla unutmaya başlar. Doktoru kesin bir dille tek bir öğün bile ilaçlarının aksatılmaması gerektiğini söylemişti. Ama yapabileceğim bir şey yoktu. En kötüsü de buydu..

"yürüyün gidiyoruz!" kulağıma dolan sert sesle ürkmüşrüm. Ellerim arkamda birleşmiş ve kelepçeliydi. Pansiyondan çıkıyorduk.

"oğlum! Oğlum nerede?!! Heyy sana soruyorum. Oğlumu ne yaptınız!!! "

"o arabada sessiz ol ve yürü" dedi arkamdan iterek. Kendi aralarında konuşuyorlardı. Bana iğrenerek bakıyorlardı. Ne yapmıştım ben?? O adamın dediği gibi orspu olmadığımı biliyordum.! Etrafıma bakınca aklımdakiler yerine oturmuştu. Bir sürü yarı çıplak kadın elleri kelepçeli dışarıya çıkartılıyordu. Burası fuhuş yapılan bir pansiyondu!! O yüzden o adam bana orspu demişti. Nasıl çıkacağım ben bu işin içinden??!

"ben bir şey yapmadım. Alakam yok onlarla!" diye bağırdım. Ama o konuşmak yerine yine iteledi beni.

"derdini karakolda anlatırsın! Sus şimdi!" dedi ve arabaya bindirdi beni. Oğlumda bu arabadaydı . Beni bir cam kenarına onu da diğer cam kenarına polisin kucağına oturtmuşlardı. Korkmuş ve bana gelmek istiyordu. Hıçkırarak ağlıyordu. Ama polisler, onun bana gelmesine izin vermiyordu. İşte oğlum karşımda deli gibi ağlayıp dururken benim bir şey yapamamam koyuyordu bana..

****

"bak kızım, sen düzgün bir kıza benziyorsun. Belliki bu işi zorla yaptırıyorlar sana . Şimdi utanmadan herşeyi doğruluğuyla anlat bakalım" karşımdaki saçları beyazlamış tahminen Başkomiser olan yaşlı adama kaç kere anlattığımı bilmediğim bir şekilde tekrar anlatmaya başlıyorum olanları.

"bakın. Ben orada sadece kalıyordum. Hem Allah aşkına sizce oğlumla nasıl öyle bir şey yapabilirim!! "

"ne belli oğlunun her hangi bir piçten olmadığı " başımda bekleyen diğer adam konuşunca elimi üzerine koyduğum ayağımı sıkıp konuşmaya başladım.

"kocama bir daha piç dersen, yemin ederim öldürürüm seni. O zaman bu yaptığınız muameleyi yapabilirsiniz.! Beni burada Suçsuz yere tutuyorsunuz. Ve bunu anladığınızda sizi hemen şikayet edeceğim!"

"peki kızım edersin şikayetini. Biz kocana dönelim. Tabi varsa nerede bu adam?"

"iki yıl önce öldü.! " dedim. Sesim biraz yüksek çıkmıştı. Bu sırada durduğumuz odanın kapısı çalındı. İçeriye elinde dosyalarla biri girdi.

"buyrun amirim. Hanımefendinin dosyası"

"ver kenan. Bakalım dosyada neler yazıyor. Zeynep" deyip dosyaya bakmaya başladı. Okudukça şaşırıyordu. Büyük ihtimal adı duyulmuş, önde gelen önemli bir savcının kızı olmamdandı şaşırması ..

"sedat beyin kızıymışsın . Oğlunun babası da Onur Kılıç " onur da adı duyulmuş bir iş adamıydı. Babam kadar olmasada önemli biriydi.

"sonunda doğru bir şey konuşabildiniz. Evet Sedat Yılmazın kızıyım. İsmim Zeynep Kılıç. Onur Kılıçla İki buçuk yaşında bir oğlumuz var Yağız Kılıç. Ve şuan onun ilaçlarını vermem gerekirken sizin tarafınızdan boş yere sorguya çekiliyorum! "

"biz işimizi yapıyoruz zeynep"

"Ayy çok bunaldım. Nasıl inandırabilirim sizi suçum olmadığına!" diye bağırdım. Allah bilir oğlum şu an neredeydi. Kesin beni istiyordu ama ben bunlarla uğraşıyordum. Odanın kapısı tekrar açılınca dosyamı getiren adam tekrar içeriye girdi.

- KADIN -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin