"SAV"...7bölüm

15.4K 874 119
                                    

Gözlerimi açtığımda artık sabah olmuştu. Iyiki de bugün cumartesi ve okul yok. Çünki böyle bir şekilde okula gitmem imkansızdı. Kafam fena çatlıyordu.Başımı soluma çevirdiğimde gördüğüm manzara ile gözlerim fal taşı gibi açıldı. Aman allahım, Kerem yanımda yatmış. Bir kaç dakika gözlerimi etrafa geçirdiğimde akşamı hatırladım. Hatırlamaz olayım. Onu silkeleyerek uyandırdım...

"Kalk allahın belası kalk çabuk...!!!" Kerem gözünün biri açık, diğeri zar zor açılan bir şekilde yataktan başını kaldırmayı başardı. Sersem gibiydi. Hani sabahlara kadar ders çalışırsın ya, kalktığında böyle olursun işte. Kerem de bunu anımsatıyordu

"Noluyo ya?"Gözlerini ovalamaya başlarken kollarından tutup silkelemeye devam ettim. Onu bekleyecek için halim kalmamıştı. Hemende cevap vermesi gerekiyordu

"Elinin körü oluyor Kerem anladın mı? Dün gece noldu,çabuk söyle...Senin benim yatağımda ne işin var? " Başlarda o da benim yaptığım gibi gözlerini etrafta gezdirerek düşündü. Sonra ise sapıkca gülüşlere yine başlamıştı. Bu ifadeyse beni çıldırtıyor, bir o kadar da korkutuyordu

"Hatırlamıyor musun. İnanmıyorum. Aşk olsun ama, unutulmaz şeyleri hem de!?"

"Hatırlasam sana sormam heralde dimi?Aklımda sadece beni evin önüne kadar getirdiğin var...Kucağına aldın içeri götürdün. Sonra..."

"Ohoo esas yerleri unutmuşsun be güzelim..." Esas yer derken?!Bu neyi kasdediyordu ki, yoksa şey mi...?!allah kahretsin. Aklımdan geçen inşallah değildir...Yoksa burdan beni alsınlar direk tımarhaneye götürsünler...

"Bak korkmaya başlıyorum gerçekten, noldu, anlatsana...Sıcak bastı beni artık..."Ben heyecan yaptıkça o uzatmakta direniyordu. Bu uzatılan zamanı kısaltmasını bilirdim de, dua etsin ki müsait bir giyimde değilim

"Çok sarhoştun, yürüyemiyordun bile. Seni kucağıma aldım ve yatağına yatırdım..."Sadece bu kadar olduğunu düşürerek rahatlıkla arkama yaslandım yatakta...

"Sonra...Bu kadar öyle değil mi? Oh şükür, çok rahatladım...Aklıma neler geldi bir bilsen...Allah korusun..."

"Daha bitmedi canım sevinme. Hm... gel kulağına söyliyeyim, öyle daha ekşınlı olur" Olduğum yerden dimdik kalktım.Kulağıma eğilerek söylediği şeyler beni deli etmeyi başarmıştı. Ben bunları yapmış olamam, olmadım da heralde. Allahım lütfen bunların hepsi bir kamera şakası olsun. Yok, ya da kamera şakası değil de normal bir şaka olsun...Şaka bile olsa Keremin benden çekeceği var...çünki şuan dediklerinin gerçek olma ihtimali ile delirmiş durumdayım.

"Ne diyorsun sen ya?Ben bunları yapmış olamam,lütfen yalan de, şaka de...allahım deliricem şimdi. Nasıl olur böyle bir şey...???Ben nefret ediyorum kendimden..." Parmaklarımı saçlarımın arasından geçirdim. Yolarmış gibi görünse de merak etmeyin, o kadar da manyak değildim. Sadece dişlerimi sıkıyor, saçlarımı çekiyor, dudağımı ısırıyordum sinirden...

"Sadece uyuduk merak etme. Ben sana dokunmam ki, dokunamam. Kıyılmayacak kadar masumsun çünki...masum ve temiz..." Ne kadar sevinsem de bir o kadar da Kereme sinirlenmiştim. Bana bu hisleri, bu duyguları nasıl yaşata bilirdi? Benim kendimi bir fahişe gibi hissetmeme nasıl göz yuma bilirdi...?Iki elimle göğsünü yumruklamaya başladım. Gerçi nafileydi ama...neyse...

"Seni yılışık, yüreğime inecekti az kalsın, beter ol tamam mı?"Kerem kendini yatağa bırakınca ben de üzerine düşmek mecburiyetinde kaldım. Bir süre bakıştıktan sonra üzerinden kalktım. Bu kadarı bana fazlaydı artık...

"Bir daha benim evimin önünden bile geçmemeye çaba göster, olur mu?Yoksa senin için hiç iyi olmaz Kerem Balcı...Seni buralarda istemiyorum kati suretde"

"Neden, benimle birlikte olmak senin hoşuna gidiyor sanmıştım."Kerem hala olayın eğlencesindeydi. Ufak bir göz kırptı bana gülümsemesini de eksik etmeden. Hem başımın ağrısı, hem de Keremin söyledikleri üst üste gelince sabrım baya taşmış ve içimde sakladığım sözleri bir anda dökü vermiştim ortaya...

"Yeter be yeter. Sen nasıl bir erkeksin ya?Benden uzak dur diyorum, neden anlamak istemiyorsun?Senden nefret ediyorum anlasana. Doğru hitap şekli seçmişim senin için.Yılışıksın işte yılışık. Sana bir tavsiyem var. Biraz erkek ol, gurur kelimesi duydun mu hiç hayatında? Onu öğren. Sülük gibi yapıştın bana yeter be.Bir daha karşıma çıkarsan,beni rahatsız edersen, babam hapse girer diye korkmaktan vazgeçer, seni eşşek sudan gelinceye dövdürürüm. Bu da aklında bulunsun. Hemen defol evimden, kokunun evime sinmesini istemiyorum. Sebebini biliyorsun ama ben yine de hatırlatayım. Çünki sana alerjim var..."Yarım dakka filan gözlerimin içine baktı derin derin. Sonra arkasını dönüp hiç bir şey söylemeden çıkıp gitti. Hiç bir şey söylememesi içimi bir tuhaf etmişti. Suçlu hissettirmişti aniden. Saçma sapan duygulara kapılmıştım yine...

Çok mu üstüne gittim diye düşüncelerle boğuşuyordum. Biraz acıma duygusuna kapılsam da, sonradan nafile olduğunu anladım. Çünkü o benim her hangi bir duyguma sahip ola bilecek bir kişi değil. Ona hiç bir duygumu besleyecek değilim...Beslememeliyim...

Bütün bunların ardından güzel bir kahvaltı sofrası yaptım kendime ve afiyetle yedim. Sonra duşumu da aldım ve artık keyfim gerçekten fazlasıyla yerindeydi. Çünki galiba artık yılışık Keremden kurtulmuştum...

Sana Alerjim Var #Wattys2018Where stories live. Discover now