9 § Beste'nin Olayı

1.7K 89 58
                                    

§


Esim gözyaşları içinde Berk'in telefon numarasını tuşladı, bu onun numarasını son kez arayışı olacaktı. Saat akşam sekize kadar otobüs biletini almış ve otobüs saatine yarım saat kalaya kadar kimseyi rahatsız etmeden oyalanmış ve ağlamıştı. Yekta'nın telefonlarını açmıyordu, daha fazla kötü hissetmek istemiyordu. Sevdiği birini kendi iradesiyle kaybetmişti.

Çağrı neredeyse sona erecekti ki Berk'in sesi duyuldu "Efendim Esim?"

"Berk?" Diğer çağrılarını cevaplamadığı gibi bunu da cevaplamayacağını düşündüğünden duraksadı. "Şey Berk otobüsüm geldi."

"Evet?"

"Beni bırakabilir misin?"

"Kendin gidebilirsin bana ihtiyacın yok." Berk'in bu söylediğine karşın Esim gözlerini yumup yutkundu, tekrar gözlerini açtığında konuştu.

"Hayır sana ihtiyacım olmasa aramazdım, son kez olacak. Bir daha seni görmeyeceğim." Son kelimede dayanamayıp sesli ağlamaya başladı. Esim fısıltıyla konuşmuştu, hıçkırıklarının arasından çıkabilen sesi bu kadardı.

Berk telefonun diğer ucundan gelen hıçkırığını duyduğunda biraz yumuşadı ama gitmemeliydi.

Tam olumsuz bir cevap verecekti ki arkadan "Güzelim sen neden ağlıyorsun öyle, ya şunun gözlere, dudaklara bak Davut!" diye bir ses geldi. Hemen ardından da Esim cılız sesiyle bağırmaya çalıştı. "Ne diyorsunuz siz be? Rahat bırakın beni!" Berk Esim'e "Esim her neredeysen girebileceğin bir kafe falan bul ve beni orda bekle, yeri mesaj atarsın." dedi.

"Geliyor musun?" diye sessizce konuştu Esim, Berk cevap vermeden telefonu yüzüne kapattı ve tesadüfen bulduğu ama onun iyi hissetmesini sağlayan banktan kalktı. Otobüs durağına inerken Esim'den mesaj gelmişti.

Yaklaşık yirmi dakika sonra onun İstanbul'a ilk adımını attığı yerdeydi. Esim de tesadüfen buradan bilet almıştı demek. Karşısında Esim'i görünce ellerini cebine sokup yanına gitti, hava iyice kararmıştı.

"İyisin değil mi?"

Esim başını yanlara doğru sallayarak "Değilim." dedi.

Berk Esim'in cevabını duymamış gibi yaptı. "Sana bir şey yapmadılar değil mi?" 

"Hiç bir şey yapmadılar."

"Neyse tamam. Hadi bin." Esim afallayarak "Yani bu muydu?" dediğinde Berk güldü.

"Ne bekliyordun ki? Geldiğime şükretmelisin."

"Ben... Neyse ben gidiyorum Berk." diyerek ona doğru bir adım attı. Aynı şekilde Berk de geriye doğru bir adım attığında gözleri doldu, gerçekler cidden acıydı.

"Son bir şey sormak istiyorum Berk."

"Evet?"

"Beste'ye karşı bir şey mi hissediyorsun sen?"

Berk bu soru karşısında afallasa da umursamaz görüntüsünü tekrar takındı ve "Neden böyle düşünüyorsun?" diye sordu, cidden merak ediyordu.

"Bence o kız senin kafanı karıştırıyor."

"Ben sadece onu korumak istiyorum." Bu açıklamayı ona mı yapıyordu yoksa kendine mi? Bilemiyordu Berk.

Esim "Neden Berk? Neden!" diye sesini yükselttiğinde kendi de Berk de şaşırmıştı.

"Hiçbir şey bilmiyorsun." diyerek kafasını salladı Berk ama kendi de hiçbir şey bilmiyordu, onu neyden koruyordu?

KURTARICIM B. | YAPBOZ | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin