Düğün

92 10 6
                                    


"Sabrım tükenmek üzere Ayaz. Şu malları koy şu terazilere artık. Yoksa olaya el atmak zorunda kalacağım.

Daha fazla vakit kaybetmeden elimi çantada ki son pakete attığım sırada üç el ateş edildi.
...

ÇAKIR

Silah sesiyle beraber ani refleksle gözlerimi sıkıca yumdum. Geri açtığımda yanımızda duran adamların yere yığıldığını farkedip ateşin açıldığı yöne doğru bakmaya çalıştım.
Sandalye de bağlı olduğum ve boğazımda ip olduğundan kafamı yeterince çevirememiştim.
Ateşi açan kişi arkamda kaldığı için haliyle kim olduğunuda görememiştim.

Karşımda duran Ayaz büyük şaşkınlıkla o kişiye kilitlenince merakım daha da artmıştı.

"Ayaz, ateş eden kim?!"
Ses vermeyince tekrarladım.
"Sana söylüyorum heyy! Kim ateş etti?!"

"Ben ateş ettim Çakır Karadağ."

Konuşmaya başlayıp göz hizama doğru ilerleyen kişi Toprak'tı.

"Sen burayı nasıl? Nered-"

Sorumu yarıda kesen Ayaz araya girdi.

"O silahı hemen bana veriyorsun."
Elinde ki silahı daha sıkı kavrayıp,

"Sakın yaklaşma! İkinizi de gözümü kırpmadan vururum!"

Bir yandan bizi kontrol edip bir yandan Derin'in iplerini çözmeye çalışıyordu.
Ayaz'la göz göze gelip kahkaha patlatmamız bir oldu.

"Demek oyuncağım beni kötü adamların elinden kurtarmaya gelmiş."

"Birazdan sizin de kafanızı uçuracağım.

Büyük zevkle olacakları beklemeye başladım. Bağlı olduğumdan dolayı şimdilik izlemekle yetinecektim.
Benden onay beklermişçesine gözlerime bakan Ayaz'a istediği bakışı atar atmaz kızlara doğru ilerlemeye başladı.

Toprak onu farkedince Derin'i bırakıp elindeki silahı Ayaz'a doğrulttu.

"Yaklaşma diyorum sana pislik. Yemin ederim vururum."

Onun dediklerini asla umursamadan yaklaşmaya devam ediyordu.

"O silahı hemen indirmezsen olacaklardan ben sorumluyum bozuk oyuncak."
"Delirdin mi sen be adam! Ateş ederim diyorum, dursana!"
"Sen bizi akıllı mı sanıyordun?
"Vuramam sanıyorsun değil mi?"

Hiç düşünmeden Ayaz'ın topuklarına nişan alıp ateş etti ve ağzını tekrar araladı.

"Bir sonra ki beynine isabet edebilir. Seni uyarıyorum. Bırakın bizi gidelim."

Korkudan titreyen Derin zor da olsa ağzını aralamıştı.

"T-toprak yapma tamam korkuyorum."
"Bencede yapma oyuncağım. Bak kız korkuyor."
"Kes sesini Çakır! Bir mermi de sana patlatırım."

Ateşle beraber sendeleyen Ayaz, hiç umursamadan yaklaşmaya devam ediyordu.

"Bunu sen istedin Bıçak!"

Tetiği çekip bir hamle daha yapacaktı ki silah boş attı.
Bu olay üstüne kahkahamız daha da şehvetlenmişti.

"Zavallının mermisi bitmiş."

Büyük korkuyla elinde ki silahı kontrol edip defalarca ateş etmeye çalışsa da fayda etmiyordu. Sinirle silahı yere fırlatıp titreyen sesiyle konuşmaya çalıştı. Az önce ki özgüveninden eser yoktu.

"Y-yalvarırım bize zarar verme. B-ben ateş etmek istememişt-"

"Ona asla zarar vermem zaten aptal. Ama senin canını okuyacağım."

Dostali jste se na konec publikovaných kapitol.

⏰ Poslední aktualizace: May 13 ⏰

Přidej si tento příběh do své knihovny, abys byl/a informován/a o nových kapitolách!

Islah OdasıKde žijí příběhy. Začni objevovat