14.Bölüm

15 2 54
                                    

Havam bozulmaya başladı yine,
Gözlerim de dolmaya.
Sanırım içimde bir yerlere
Sen yağdı gece gece.

Cemal Süreya

🍃🍃🍃🍃🍃

Cenk...

Özenle hazırladığım kahvaltımın yanına çıtır çıtır kokan simitimi de bir koşu alıp gelmiştim. Kahvaltımı yapmadan evden çıkamazdım. Çayımın son kalan yudumunu da içtikten sonra yerimden kalktım ve kahvaltılıkları dolaba yerleştirdim.

Başka bir şey yapamayacaktım çünkü Eylül'e seni ben alırım demiştim ve gitmem gerekiyordu. Okul günleri staja gelemiyordu, yokluğunun hemen belli olduğunu fark ettim. Farkında olmadan ona alışmış olmalıydım.

Aynada son kez kıyafetlerime baktım uyumlu görünüyordu. 2 fıs parfüm de sıkınca işte hazırdım. Her zamanki gibi telefonu, anahtarları, tableti aldım eksik bir şey var mı diye düşündüm şöyle bir etrafıma bakındım, kalmadı sanırım.

Kapının kulpunu tutmuşken zil çaldı. Kapıyı açınca temizlik için aradığım ablanın geldiğini gördüm.

"Günaydın Cenk Bey oğlum."

"Günaydın Cemile abla tam vaktinde geldin şu dakikliğin aynı bana benziyor." dedim gülerek ayakkabılarımı giyindim.

O da güldü söylediğime ve ben çıkarken içeri girdi. "Kolay gelsin Allah işini rast getirsin Cenk Bey oğlum." dedi.

"Amin amin Cemile abla sanada kolay gelsin. Arada dinlenmeyi ihmal etme, bak kahve de var orada yap kendine de iç , görüşürüz." dedim. Birileri beni evden dualarla uğurlamayalı o kadar uzun zaman olmuştu ki kendimi bir garip hissettim.

Ailemin yanına da gidememiştim hepsini çok özlemiştim. Yalnızlık her ne kadar güzel olsada bazen çekilmez oluyordu işte.

Sakin geçen yolculuk sonrası Eylül'ün kapısına gelmiştim. Telefonu çıkarıp mesaj attım. "Hemen geliyorum" yazmıştı. Tablette son dakika olan haberlere göz gezdiriyordum ki cam tıklatıldı ve kapı açıldı.

Sıcacık gülümsemesiyle "Günaydın"diyerek yanıma oturdu.

"Günaydın rota oluşturuldu. Cenk seyahat hayırlı yolculuklar diler." dedim ve yola çıktım. Güldü "Teşekkürler." Dedi .

"Ee nasılsın okul nasıl geçti?"

"İyiyim teşekkür ederim siz nasılsınız?" Ona yan gözle bakınca "Ah evet yani sen nasılsın?" Diye sordu.

"Bende aynı işte iş güç. Hala bir şey bulamadım fazla zamanım kalmadı. Bu durum birazcık canımı sıkıyor olabilir" dedim.

"Ben hissediyorum bugün bir şeyler bulacağız. "

"İnşallah buluruz bakalım."

Yolun geri kalanı sessiz geçti. Yarım saatten fazla süren yolculuk sonrası sahafçılar çarşısına ulaşmıştık.

Arabayı uygun bir yere park ettikten sonra indik. "Baştaki dükkandan başlayalım sırayla bakalım bence. Kafamız karışmamış da olur hem." Dedim başını onaylayarak salladı ve peşimden geldi.

İlk dükkana adım atınca tonton bir amca karşıladı bizi. "Oo gençler hoş gelmişsiniz sefalar getirmişsiniz. Buraya birileri gelmeyeli uzun zaman olmuştu."

"Hoş bulduk amcacığım. Nasıl yani kimse gelmiyor mu?" Diye sordu Eylül şaşırarak. Eh bende şaşırmıştım tabi merakla gelecek cevabı bekledim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 09 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

GÜZEŞTE Where stories live. Discover now