17

2.6K 315 111
                                    

Selam.. Sonunda geldim :)  yorum yapın ki fici bırakmadığınızı bileyim bebeklerim.

...

Mutlu olduğumuz anlar neden bu kadar hızlı geçerdi?

Tatilin bitmesine bir aydan az vakit kalmıştı. Taehyung'la burada bir rüyanın içinde gibiydim adeta. Ve o rüya Seul'e döndüğümüzde bitecekmiş gibi hissediyordum. Ve bu beni korkutuyordu.

"Bebeğim daldın, ne düşünüyorsun söyle bana."

Taehyung'un bizim için kiraladığı evdeydik. Yeonjun, o ve ben bir aile olmuştuk sanki. Burada geçirdiğim bir kaç gün onlara daha çok bağlanmama sebep olmuştu.

Yeonjun'u uyuttuktan sonra ki bütün gün beni ve babasını güzelce yormuştu tatlı haylazlıklarıyla, şimdi havuzun kenarında karşılıklı kokteyllerimizi içiyorduk ay ışığı altında.

"Hiç birşey düşünmüyorum." dedim tadımızı kaçırmamak için ama alfam beni anlıyordu. Bağımızın kuvvetlendiğini hissediyordum çünkü kurtlarımız birbirini hissediyordu.

Elindeki kadehi bırakıp ellerimi tuttu. Gözlerimin içine öyle güzel bakıyordu ki ağlamak istiyordum." Söyle hadi güzelim. İçini yakıp kavuran ne varsa anlat bana."

"Seul'e dönmek istemiyorum." dedim dudaklarımı büzerek. Neden bu kadar duygusal hissediyordum bilmiyorum. "Ben sana çok aşığım Taehyung. Çok bağlandım sana. Sana ve Yeonjun'a. Hatta ailene bile.."

Ayağa kalkıp yanıma oturduğunda derin bir iç çekişle gözlerime baktı. "Ah bebeğim.." dedi. "Yapma böyle. Üzülmek yok artık demedim mi ben sana."

"Orada kötü anılarımız var. Ben burada bambaşka bir Taehyung tanıdım. Yeniden öğretmenim olduğunda beni istemeyeceksin."

Kaşları çatıldı an be an. Yinede beni göğsüne çekip saçlarımı okşadı sakinleşmem için. "Seni istemeyeceğim öyle mi? Bunu nasıl düşünebilirsin küçüğüm? Aşkıma hiç mi inandıramadım seni?"

"Öyle değil." dedim panikle kollarından ayrılıp. Ona inanmadığımı düşünmesini istemiyordum hiç. "İnsanın sevgisi ne kadar büyük olursa kaybetme korkusu da o kadar büyük oluyormuş. "

Ellerimi yanaklarına yasladım." Bana aşık olduğunu biliyorum alfa. "dedim. Omegam ortaya çıkmıştı yeniden. Mor gözlerimin yansımasını görüyordum koyu harelerinde.

" Omegam.. "diye fısıldadı." Korkularını teker teker yok edeceğim. Bana güven, seni asla bırakmayacağım. "

" Sana güveniyorum sevgilim. "dediğimde dudaklarına uzandım. Küçük bedenimi onun kollarının arasına bırakmak için kucağına çıkmıştım ki duyduğum ses panikle ondan ayrılmama sebep oldu.

" Anne, anne rüya gördüm ben. "Yeonjun ağlayarak ve gözlerini ovuşturarak yanımıza gelmişti. Sanırım kabus görmüştü.

" Bebeğim ne oldu kötü rüya mı gördün sen bakalım? "diyerek onu kucağıma almamla kollarını boynuma doladı. Sırtını okşarken," Geçti bebeğim bak baban ve ben burdayız. "dedim.

"Benimle uyu." dediğinde gülerek saçlarını öptüm. "Hadi o zaman küçük Tae, birlikte uyumaya." Kokusunu içime çekerek onu odasına götürdüm. Yatağına yatırmaya başladığım an da gözleri yeniden kapanmıştı bile ama yanına uzanıp ona sıkıca sarıldım. "Başlarda bana anne deyişin beni kızdırmıştı Yeonjun." fısıldar gibi konuşmaya başlamıştım. "Ama şimdi o kadar hoşuma gidiyor ki... Sen anneni özlüyorsun. Biliyor musun bende annemi özlüyorum."

Ağlamaya başlamıştım. Yaşadığım o kötü anlara rağmen ailemi özlüyordum. Onları affedemeyeceğimi biliyordum ve herşeyin bambaşka olmasını o kadar çok isterdim ki... Belki de onlara kızmaya hakkım yoktu. Ben bir hata yapmıştım ve bunun cezasını bebeğim çekmişti. Onu kaybetmiştim.

My Alpha - taekook-Where stories live. Discover now