25.BÖLÜM: "İSTEKLER"

298K 11.7K 2.5K
                                    

Multimedya: Uygar Aral

Son günümün olması beni huzursuz ediyordu.
Şuan Uygar'ı ikna etmiş ve kahvaltı yerine pastaneye gidiyorduk, Normalde Uygar asla kahvaltısız pasta falan yedirmezdi ama oda biliyordu yarın gideceğimi, O yüzden böyle her istediğimi yapıyordu ve bu biraz daha tuhaf hissetmeme neden oluyordu.

Orada okuyacağım bir yıl boyunca benimle görüşmeyeceği ise beni dehşete düşürüyordu.
Aklım onda kalırmış, Bilmiyordu ki benim aklım o yanımdayken bile ondaydı. Aklımı ondan hiç alamıyordum ki.

Acaba çok sigara içtimi?
Sarhoş olacak kadar alkol kullanmışmıdır?
Dışarısı soğuk, kalın giyinmişmidir?
Eve geç saatte mi geliyor?

Bunları merak ederdim ben hep. Sonradan gelmişti hayatıma o benim, Ama öyle bir yerleşmişti ki, Hayatımın merkezi odak noktası olmuştu.

Bu soruların arasında en çok canımı yakan soru ise şuydu, 'Başka bir kızla takılır mıydı?' Uygarı gerçekten anlatmak gerekirse, Bu yaşına gelmesine rağmen onda dahada büyük yaştakilerin olgunluğu vardı, Oda bir adam dı, İhtiyaçları vardı ve her kızın hâyal ettiği, düşlerin de kurduğu bir erkekti. Peşini boş bırakmazlar dı. Benim korkumda oydu, Uygar, Onlara uyarmıydı? Bilmiyordum.

"Su?"

Kafamı Uygar'a çevirdim.

"İki saattir sana sesleniyorum. İyimisin?"

Gülümseyerek kafa sallayıp onu onayladıktan sonra arabadan indim. Günümüzü benim bu çocukça düşüncelerim yüzünden batırmak istemiyordum.

Uygar arabadan inerken dikkatle ona baktım, 'Bu kadar mükemmel bir adam beni neden yanında tutuyor,' diye de düşünmeden edememiştim.

Yanıma geldiğini elimi tuttuğu an fark etmiştim. Yanında çok küçük kalıyordum, omzuna bile gelmiyordum ama bu çok hoşuma gidiyordu.
Eğer onun kadar olsaydım, korunmaya ne ihtiyacım olacaktı?
Eğer onun kadar olsaydım, O benim nasıl koruyucum olacaktı?
Hâlimize gülümsedim.

Pastane tahtadan yapılmış çok şeker bir yerdi.
Kavanozların içinde renk renk şekerlemeler vardı.

"Uygar,"

dedim ona şekerlemelerin tadını merak edince.

"Söyle bakalım."

Benim neşeyle ona seslenmem karşısında içten bir gülümsemeyle cevaplamıştı oda beni.
Bir gülümseme bu kadarmı işlerdi bir insanın içine, benim işlemişti.

"Şurada ki renkli şekerlerden alırmısın bana?"

Gösterdiğim şekerleri görünce kafa sallayarak tekrar gülümsedi.

"Tamda kendine göre birşey bulmuşsun."

Beni çocuk olarak görüyordu, ama olsun. Onun gözünde çocuk olmak bu kadar güzelse hep çocuk kalmak istiyordum.

Uygar siparişleri verirken bende kapşonlumun cebinden telefonumu çıkarttım.

"Uygar,"

"O seste ne öyle? "

Dedi, isteyeceğim şeyden habersiz.

"Bir tane resim çekilsek ya? Hı?"

Yüzünü buruştururken, ağzına vurmak istedim. Hadi ama dostum, o kadar yakışıklısın, resimlerde manken gibi çıkarsın ve nasıl olurda bir tane bile resim çekilmezsin ?

Zaten o sırada benim şekerlerim ve pastam gelmişti bende çok üstelemek istemediğimden pastamı yemeye başlamıştım.

Göz ucuyla Uygar'a baktığımda Onunda içki içtiğini gördüm. Pastanede bile nereden içki buluyordu bu adam ?

KURTARICIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin