\7.BÖLÜM\

1.5K 65 5
                                    

Umay'dan

Yemek saatine yetişmiştik bu nedense hoşuma gitmişti. Alışıyor muydum onlara bilmiyorum ama akışına bırakmak istiyordum biliyordum onları hiçbir zaman ailemin yerine koymayacaktım ama hayatımda onlar için yer açabilirdim belki zamana bırakmak en iyisi olacaktı galiba.

Ellerimi yıkayıp mutfağa geçtim hızla herkes yerindeydi geldiğimi fark ettiklerinde hepsi gülümseyerek bana bakmaya başlamışlardı bende ufak bir tebessümle baş selamı verip tek boş yer olan Onur ve Ayla hanımın arasına oturdum.

''ya sormayayım sormayayım diyorum ama siz Kaan'la nerden tanışıyorsunuz ikizim yeminle kafayı yedim tüm gün düşünmekten'' Utkunun sesiyle elimdeki kaşığı bırakıp telefonumu aldım elime. Normalde görmezden gelip cevap vermezdim ama bir şans vermeye niyet etmişken bunu yapmam her şeyi daha da karmaşıklaştıracaktı. Çocuk değildim çocuk olmayı da çocukça davranmayı da uzun zaman önce bırakmıştım.

Düşmanım değildi onlar kan bağım olan insanlardı kendi önyargılarını kenarı bırakıp benim kendimi açmam için uğraşan insanlardı. Geçirdiğimiz süre boyunca ne bana ne de bir başkası hakkında hiçbir yanlış hareketleri olmamıştı. Aile olamayacak olsak bile aynı evde yabancı olmamıza da gerek yoktu

'aynı dönemde okuyorduk ' Utkunun kurduğu aile grubuna yazmıştım bu mesajı.

''yakındınız galiba yoksa neden eski sevgilisini görmüş gibi triplensin ki'' bu sefer ses yanımdaki Onurdan gelmişti.

'evet, çok yakındık sonra ben ona haber vermeden ortalıktan kayboldum. Verdiği tepkilerde fazlasıyla haklı' yazdığım şeylerden mi yoksa rahatsız tavrımdan mı emin değilim ama sonunda herkes bu konuyu rafa kaldırmıştı.

Gözlerimi masadakilerde gezdirdim Ayla Hanım ve Berzan Bey düşünceli görünüyorlardı. Utku çaktırmadan telefonuyla oynuyordu. Aslan ve Metehan yemeğine odaklanmıştı. Onura baktığımda ise bakışlarımız çakıştı o da bana bakıyordu yanıma yaklaşıp fısıldadı.

''yemekten sonra seninle konuşmak istiyorum'' fısıltısına gözlerimi kapatıp açarak onay verdim. Ne konuşacaktı ki benimle umursamadan yemeğime geri döndüm pek iştahım kalmamıştı ama dikkatleri üzerime çekmemek için belli etmemeye çalıştım.

Elimde kahve merakla Onurun konuşmasını bekliyordum. Yemekten sonra sofrayı her zamanki gibi hep beraber toplamış odama geçecekken Onur bahçede onu beklememi söylemiş sonrasında ise elinde iki kahve kupasıyla yanıma gelmişti ve neredeyse 5 dakikadır konuşmasını bekliyordum.

'' Umay neler yaşadın nasıl bir hayatım olduğunu bilmiyoruz ama zor bir döneminde karşına çıktığımızı biliyoruz. Seni daha da zor duruma sokmak üstün gelmek istemiyoruz ama seni kendi haline bırakırsak daha da içine kapanacağının farkındayım'' kahvesinden büyük bir yudum daha alıp konuşmasına devam etti gözlerime bakmıyordu.

'' birbirimizi geç bulmuş bile olsak sen benim kardeşimsin Umay. Sen şuanda beni abin olarak görmesen bile ben seni kardeşim olarak görüyorum. Senin benim için ne Utkudan ne de Umuttan farkın yok nasıl benim kardeşimse sende öylesin nasıl onların iyi olması için canımı verebilirim diyebiliyorsam senin içinde aynı şeyler geçerli.'' şaşırmıştım bunu beklemiyordum tamam beni kabullendiklerini benim için çabaladıklarını görsem bile bu kadar duygu yükü beklediğim bir şey değildi. Sonunda gözlerime baktığında yutkunmak istedim çok yoğundu bakışları.

''bir abi olarak olamasa da bir psikiyatrist olarak kardeşime yardımcı olmak istiyorum. Eğer sende istersen sana yardımcı olabilirim. Seans yapmamız etik olmaz ama farklı yöntemlerle sana yardımcı olabilirim'' cevap veremedim cevap vermek istemedim tuttum kendimi çünkü biliyordum tutmasam bir an durmaz reddederdim teklifini. Düşünmek istedim düşünmeden yanlış bir şey yapmak istemedim.

UMAY - SESSİZ ÇIĞLIKWhere stories live. Discover now