16. Bölüm/Ayılma

83 44 3
                                    

16.bölüm/Ayılma

Gözler büyük bir hantalıkla açılıyordu. Burnunun ucunda işittiği kokuyla gözler hızla açılmıştı.

"Ben dedim şişeyi boşaltalım açılır diye."

Leyla sanki büyük bir iş başarmış gibi gururla omuzlarını dikleştirdi.

"Öhööm öhöm öhö!" Yüzü kolanya sıvısıyla dolup taşarken burnundan ve gözünden de nasibini almıştı Hüma. O ki ağzına dâhi kolonya girmişti. En son gözlerinin karardığını hatırlıyordu. Şimdi ise etrafı, başında toplanan meraklı gözlerle doluydu.

"Naptın yenge! Kolanya şişesi öyle dökülür mü?" Berzan, yengesine 'yapma' demesine rağmen yengesi şişeyi boşaltmıştı. Saçmaydı ama bir taraftan da sonuç başarılıydı.

Hüma gözlerini açmıştı.

"N'oldu bana?"

"Senin yüzünden sözden erken geldik."

Son derece kıskançlık yapan Berfu bu sözleri bir öfke kusarmışcasına söyleyip çıktığında, Zelal Hanım eltisinin ve kocasının yeğenlerinin kollarından bir bir tutup dışarı çıkarmaya çalıştı. Amacı oğlu ve gelinini başbaşa bırakmaktı. En son başardım diye gururlanan eltisinin kolundan tutup kapıyı ardından kapatmıştı.

Doğruldu Hüma.

"Doğrulma" dedi Berzan.

Adamın endişelendiği nefes alış verişinden belliydi. Aniden yere yığılan karısını Dila'nın çığlığıyla görmüş, endişe ederek kucaklayıp hastaneye götürmeye çalışmıştı ama babannesi buna izin vermeyip 'konağa götürün' demişti.

"Yine mi bayıldım ben?"

"Evet yine bayıldın. Alıştın ama sen bayılmalara."

"Senin yüzünden." Dedi ve ayaklandı Hüma. Senin yüzünden derken ses tonu ağlamaklı çıkmıştı.

Berzan ne olduğunu anlayamamıştı. Karısından tamamen farklı bir yanıt beklemişti ama karısı ona ağlamaklı bir ses tonuyla 'senin yüzünden' değince sanki kalbine bir ok saplanmıştı. Sanki o mu istemişti bayılmasını?

Bulunduğu ortamdan odasına çıkmak için kapıya ilerleyen Hüma'nın tek isteği uyumaktı. Odaya çıkacak, üzerindekilerden kurtulacak, ayağındakini ve takıları çıkartacak yatağın altına girip uyuyacaktı.

Berzan 'senin yüzünden' diyip kapıya ilerleyen kadının kolunu nazikçe kavrayıp kendine çevirdi.

"Neden benim yüzümdenmiş, ben mi istedim sanki bayılmanı?"

Kolunu kavrayan adamın ellerinden kolunu kurtarıp kapı kulpuna elini dayadı Hüma.

"Zahari ben sana söyledim, gelmek istemiyorum dedim. Gürültüden, kalabalıktan hoşlanmıyorum dedim."

"Ama çok saçma."

"Karanlıktan korkarsın saçma olmaz, yükseklikten korkarsın saçma olmaz gürültü ve kalabalıktan korkarsın saçma olur öyle mi? Bana bak Zahari kimse kimsenin hayatını bilmez. Kimse kimsenin travmalarını bilmez. O yüzden birini yargılamadan önce düşün sadece düşün!"

Hüma acı dolu bir ses tonuyla bunları söylerken, ayağındaki topukları çıkarttı. Kapıyı açtı ve ardına bakmaksızın odadan çıktı.

Berzan birkaç saniye karısının ardınandan bakakalmıştı. Başı çatlıyordu. Salonun ortasındaki kanepede oturuken düşünceleri onu çileden çıkartmıştı. Firaz sözlenmişti sırf bu yetmezmiş gibi birde karısını düşünüyordu.

ACI VAVEYLAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin