Minik Kurabiyem🍪

Altı

Evet şimdi ise valiz hazırlıyorduk. Çicekleri kitaplarımın arasına koymuş ve valiz hazırlamıştım. Annem çok önemli şeyleri almam gerektiğini söylemişti. Düğünden önce biraz eve alışmak için orada kalacaktık. 1 hafta sonra ise düğün vardı.

1 hafta sonra düğün için dedemler ve dayımlarda İstanbul'a gelecekti. Valizimi hazırlamıştım Alpay'da indirmişti. "Ama Alpay." dedim yüzüme bile bakmıyordu ağlamamak için. Bende ondan halliceydim.

Biz hiç ayrılmamıştık ki. Valizimi merdivenlerden indirirken Kaya abi bizi bekliyordu. Evet bir kaç gündür ona abi diyordum çünkü amca çok epik oluyordu.

Kocaman arkasından sarıldığımda bana dönmüştü. Belimden tutup havalandırdığında boynuna sarılmıştım.

Gözlerimden yaşlar akarken o ise sımsıkı sarılıyordu. Annem bu durumumuza üzülürken biz nasıl ayrılacaktık onu düşünüyordum. "Alpayyy." dediğimde "Efendim." demişti duygusal sesiyle. "Her gün görüntülü konuşur muyuz?" dediğimde ise "Bir de soruyor musun? demişti. Artık gitme vakti geldiğinde dedem, anneannem, dayım ve yengemle vedalaşmıştım. Arabaya bineceğimiz zaman tekrar arkamı dönüp bir kez daha Alpay ile vedalaşmıştım.

"Seni çok seviyorum ki ben." diyen Alpay'dı. "Bende seni çok seviyorum ki . Canımsın lan sen benim." demiştim.

Alpay buna gülerken tekrardan vedalaşmış ve sulu sulu öpmüştüm onu.

Arabaya bindiğimiz de ise yol boyu uyumuştum.

Eve geldiğimizde valizlerimi indirmişti Oğuz abi odama kadarda taşımıştı. Bu ev hoş bir evdi ve bir sürü koruması vardı.

Oğuz abim beni odama çıkartmıştı. Ağzım açık kalmıştı. Odam çok hoş duruyordu.

Pembe beyaz ağırlıklıydı. Çiçekli perdelerim ve iki kişilik bir yatak vardı. Yatağımın tam karşısında beyaz bir çalışma masası vardı. Çalışma masasının yanında beyaz bir kitaplık ve yatağımın yanında beyaz pembe desenleri olan bir halı vardı. Halının hemen yanında ise Beyaz ve çiçekli kulpları olan kapaklarında camlar olan bir dolap vardı.

Yatağımın üstünde olan şeyi görmemle ağzım açık kalmıştı. Şakaydı herhalde. Bu tavşanı 8 yaşında kaybetmiş ve çok ağlamıştım.

Hemen Oğuz abime dönerken "Annen söylemişti babamda hayata geçirdi." demişti. Teşekkür etmeliydim Kaya abiyede. Gözlerim dolarken saçımı karıştırmıştı Oğuz abi. Ona söylenirken burnumu öpmüş ve tam bir saat sonra yemeğe bekleniyorsunuz." demişti.

Valizlerimi yerleştirene kadar zaten 1 saat geçmişti. Odadan çıktığımda hemen yanımda ki odadan Oğuz abi çıkmıştı. "Burasıda benim odam neye ihtiyacın olursa burada olacağım." dedi daha ben konuşmadan bizim karşılıklı odalarımıza nazaran yanımızda başka bir kapı vardı.

"Burası banyo. Hemen senin odanın yan tarafı bilgisayar odası hemen karşısıda kütüphane. Üst katta babamların odası onların banyosu ve çalışma odası olacak. En alt katta ise bir misafir lavabosu, misafir odaları, mutfak,yemek odası ve oturma odası var. Evin en üst katında ise bir teras var. Aşağıda ise bahçemiz var. Kedin için de odana minik bir köşe yapacağız ve haftaya Alpay getirecek. " dediğinde aklımda her şeyin yeri oturmuştu.

"O zaman yemeğe inelimm." dediğimde beni kucaklamış ve merdivenlerden indirmişti. Çok eğlenceli olsa da annemin "Çocuklar düşeceksiniz." demesi vardı.

Yemek odasına geçtiğimizde yemekleri Kaya abinin yaptığını gördüm. Onun yanına gidip "Yardım edecek bir şey var mı? dediğimde "Aslında salata kaldı sadece." demişti.
Ben salatayı yaparken bir yandan da teşekkür etmiştim.

Güzelce yemeğimizi yemiştik. Yemekler çok lezzetli olmuştu. Annemle dışarı çıkıp düğün için son şeyleri ayarlayacaklardı. Bizde onlar yokken abimle tatlı yapma kararı almıştık.

Onlar çıktıktan sonra ben önlükleri takmıştım. Oğuz abim bağlayamayınca onunkini de ben bağlamıştım.

Evet Oğuz abim yaş pasta yapmak istemişti. Bu yüzden o muhallebisini yaparken bende keki hazırlıyorum. Muhallebi hazır olduğunda soğuması için dolaba bırakmıştık. Kekte çıktığında onu da kenara bıraktık soğuması için. Biraz konuşarak biraz şarkı söyleyerek ve ben dans ederek yapmıştık.

Neymiş Oğuz bey dans edemezmiş karizması çizilirmiş. Hah.

Son olarak ben kırmızı meyveleri doğrarken abim ise kremayı yapmıştı. Kremayı soğmaya bıraktığımızda ise beraber film seçmiştik.

Filmin sonuna doğru Rosa öldüğü için sinirlenmiş duygusallaşmıştım. "Hadi pastamızı tamamlayalım." demişti.

Beraber pastayı tamamlamış ve kremanin birazına gıda boyası koyup pastayı süslemiştik.

Bence çok sevimli olmuştu. Tekrar dolaba attığımızda içeri geçmiştik. "Yarın yakın arkadaşlarım gelecek bize." dediğinde yüzüne bakmıştım. Tanışmamızı mı istiyordu acaba?

"Bera uyumlu bir tiptir, Yiğit soğuktur dışa doğru ama Kerem tam bir yavşaktır." dedi sıkıntıyla. Şimdi anlamıştım derdini. "Merak etme zaten hepsiyle tanıştıktan sonra odama geçerim." dedim gülümseyerek.

Gözleri parlamıştı."Kerem sana yürüsün istemiyorum. Yoksa onu dövmek zorunda kalacağım." dedi. Bu haline gülerken annemler gelmişti. Saat 12 olmuştu herkes odalarına gitmişti.

Biraz instagramda dolaşıp uyuma kararı almıştım.