İTİRAF

12 2 12
                                    

" Ne dağlar ne taşlar anlayamaz. Bizi kimseler ayıramaz. Sen sev yeterki bu itirafa hiçbir şey mani olamaz."

Önceki bölümden hatırlatma

Derin'in ağzından

Bu gün hastanede kaldık ve sonunda evimize geldik. Abim direk odasına geçti ve uyudu. Diğerleride bir süre sonra odalarına geçmişti. Biz Buket'le beraber salonda konuşuyorduk. Biz konuşurken kapı çaldı. Tam kapıyı açmaya giderken dışarıdan Lale'nin sesi geldi ve bir an durakladım. "Derin aç kapıyı Derin. Buket içeride olduğunu biliyorum Buket bari sen aç. Ben ben hiç sevmedim. İlk sevişimdi bu e öyle oluncada tamamen güvendim inandım. Derin Buket Özür dilerim siz benim her şeyimsiniz. Affedin nolur. Özür dilerim.

°°°

Buket'le birbirimize bakıyorduk öylece. Evet Lale'ye kızgındık ama onu hiçe sayamazdık. O da bizim her şeyimizdi. Buket'le beraber kapıya doğru gittik ve kapıyı açtık. Lale yerde oturmuş mosmor gözlerle bizi bekliyor bize sesleniyor ve kapıya vuruyordu. Buket'le beraber hemen Lale'yi yerden kaldırdık ve içeriye getirip oturttuk. Elini yüzünü yıkayıp su verdikten sonra tekrar koltuğa oturttuk. Buket'le bizde karşısına oturduktan sonra bir süre ortam sessizleşti. Lale yüzünü yere eğmiş bize bakmıyordu daha doğrusu bakamıyordu. Buket daha fazla sessizliğe dayanamayıp konuşmaya başladı. "bizim hepimizin daha önce hataları oldu. Küstük geri barıştık. Kavgalarımız oldu. Fakat hiçbirimiz birimize inanmamazlık yapmadık. Bu Derin içinde benim içinde ağır oldu ki görüyorum ki senin içinde ağır olmuş ama yinede hala seni seviyoruz Lale ve bir kere olan bir hata için seni hiçe sayamayız." fakat ikincisi olursa bu sefer aynı tepkiyi vereceğimizden emin değilim. Lale sessizce bize bakıp bizi dinliyordu. En son sözlerimiz bitince yerinden kalkıp ikimize birden sarıldı. Bizde Buket'le birlikte Lale'ye sarıldık. Buket'de bende Lale'de biraz olsa gülüyorduk. Lale hala kötüydü ve onu biraz Eren'le ilgili teselli etmeye çalıştık. Lale abimi araba çarptığını bile bilmiyordu. Onuda anlattık ve büyük bir şoka uğradı. "nasıl çarptı? Ne zaman çarptı? İyi mi?" sen binadan çıktıktan bir süre sonra çarptı. Abim sinirden işte yola atladı binaya gidecekken karşıdan araba geldi çarptı. Şuanlık iyi ama dinlenmesi lazım. "iyi bir şey olmamış." aynen çok korktum bir şey olacak diye neyseki Yekta kan verdi. "Yekta kan mı verdi. Onun sayesinde mi kurtuldu? Yine iyisin ha. Sevdiğin çocuk abini kurtarıyor." ne alaka Lale saçmalama sevdiğim çocuk falan değil Yekta. Yani seviyorum ama arkadaş olarak. "ya yalan söyleme Derin. Lale haklı seviyorsun işte bari bize söyle." Buket sende mi ya saçmalamayın artık. Normal arkadaş yani. "hayır bize niye söylemiyorsun onu anlamıyorum." Buket yeter artık. "ben cevabını vereyim hemen. Çünkü kendi bile bilmiyor sevip sevmediğini ama seviyor belli." Lale elimin tersindesin bak. Lale doğru söylüyordu sevip sevmediğimi ben bile bilmiyordum onlara nasıl söyleyecektim ki. İçimden bunları düşünürken Buket üstüme atlayıp "hadi itiraf et kimseye demeyiz biliyorsun." Buket bu sözlerle beni darlarken üstüme çıkmıştı resmen. Daha fazla dayanamayıp Buket'i elimle ittirdim ve bana diyorsun Buket hanım ama bence sen önce kendine itiraf et. "neyi itiraf edecekmişim?" Mirza'yla başta iyidin hoştun ama şu aralar bakıyorum da Ateş harlanmış. "ooo o ne demek Buket." Lale Buket'i dürtüyordu ama Buket öylece dona kalmıştı. Evet Buket cevap bekliyoruz. "saçmalıyorsun şuan öyle bir şey yok ben Mirza'yı hala düşünüyorum o kadar ama Ateş'in harlandığıda yok." umarım öyledir. "bugünde baya itiraf oldu he." Bi senden gelmedi Lale. "bende yok çünkü." yalnız saatte baya geç olmuş hadi yatalım. Neredeyse sabah olacak. Buket, Lale'yle beraber odama gittik ve hiç oyalanmadan üstümüzü değiştirip uyumaya geçtik.

Yekta'nın ağzından

Sabah büyük bir heyecanla uyandım. Üstümü değiştirip hemen Meriç'in odasına doğru gittim. Kapıyı bile çalmadan odasına büyük bir gürültüyle daldım. Meriç yaralı haliyle yataktan aniden sıçrayıp yandaki komodinin üstündeki bıçağı aldı ve bana doğru uzattı. Sen komodinin üstünde bıçak mı tutuyorsun ruh hastası. "lazım oluyor da sen niye patadanak diye odama dalıyon lan aklım çıktı gerizakalı." sana bir şey söylemeye geldim. Hemde hemen acil. "söylesene o zaman mal." ben Derin'e çıkma teklifi edeceğim. "gerçekten de lazım oluyormuş. Nerde lan bu bıçak. Oğlum daha dün izni aldın. Daha dün ikimizde hastaneden çıktık. Çok mu özledin lan." Meriç başı sargılı elinde bıçakla odanın içinde beni kovalamaya başladı. Ben kaçıyorum o kovalıyordu. En sonunda Meriç beni yatakta yakaladı ve ben altta o üstte elinde bıçakla çok saçma bir pozisyondaydık. Meriç bıçağı boğazıma dayayıp tamamen üstüme çıkınca bir anda kapı açıldı ve içeriye Ateş girdi ve eliyle gözlerini kapatıp "pardon yanlış bir anda mı geldim. Meriç'i kontrole gelmiştim." Ateş saçmalamada yardım et bıçağı boğazıma dayamış hala ne diyorsun. Ateş elini gözünden çekip hemen yanımıza geldi ve Meriç'i üstümden kucaklayarak aldı. "Meriç manyak mısın sen ya. Kurtulamıyacak mıyım ben sizin şu didişmelerinizden." "bana değil ona söyle Derin'e çıkma teklifi edecekmiş." "ooo ne zaman. Yardım ederim sana." "Ateş ben ne diyorum sen ne diyorsun ya." ya Meriç dün izin vermedin mi sen bana. E teklif etmeden nasıl sevgili olabiliriz. Sende Afet'e edersin bir gün. Ateş gözlerini büyülterek "sen izin mi verdin Yekta'yla Derin'e" evet ama şimdi yan çiziyor. "ya tamam ya et ama bende orada olacağım." tamam bende onun için geldim zaten. Gel yardım et. Yanımda ol diye. "bende geliyim mi?" hepiniz olacaksınız Ateş. Derin'in haberi olmayacak sadece ve en son gelecek. Şimdi Derin hariç herkesi toplayalım olayı anlatacağım. "Buket'le Lale'de Derin'in odasında." onlarıda Afet çağırsın. Ben hemen odadan çıkıp Afet'in odasına gittim ve kısaca olayı anlattım. Sonra hemen Andaç'ın odasına gittim onada olayı anlattım ve odaya gelmesini söyledim. Mirza'nın odasınada gidince önce elime bir sürahi su aldım ve hiç düşünmeden Mirza'nın suratına döktüm. Mirza sudan çıkmış balık gibi yataktan kalkınca hiç uğraşmadan olayı özet geçtim ve çıktım. Odaya geçtim ve herkesi beklemeye başladım. Ateş, Buket, Lale gelmişti. Buket ve Lale çok heyecanlı görünüyordu. Hemen ardından Afet, Andaç, Mirza ve Meriç'te gelince rahatlamıştım. Herkes oturunca hemen konuya girdim. Hepiniz burdasınız Derin ne yapıyor şüphelenmedi mi? "benim bir resim ödevim olduğunu söyledim. Yapar mısın dedim. Oda yaparım tabiki dedi. Resmide iyi biraz sürer. O yüzden hızlı anlat." Lale içimi rahatlatmıştı. Şimdi Derin'e çıkma teklifi edecem. "sonunda." Mirza sus biraz. Öncelikle Ateş sen bir olay var diyeceksin hepimizi Meriçle kavga ettiğimiz yere yönlendireceksin. Derin'e diyeceksin ki. Sen sonradan gel Lale'yle beraber sonradan gelecekler. Biz hepimiz oraya gidip süsleme falan yapıcağız. Buket sende olacaksın. Anlarsın Derin nasıl şeylerden hoşlanır. "tamam." Lale sende biz hazır diyene kadar Derin'i oyalayacaksın. "tamam." sonra Derin gelecek kimse görünmeyecek. Karanlık olucak. En son teklif edicem ve evet falan deyince ortaya çıkacaksınız. Bu kadar. "ya hayır derse." "Meriç kıskançlık yapma ya." "kıskançlık yapmıyorum güzelim. Hem kötü organizasyon. Ben sana daha güzelini yaparım." tamam hadi herkes dağılsın. Ateş sen bizi çağır. Herkes bir yere dağıldıktan bir süre sonra Ateş'in sesi gelmişti.

Ateş'in ağzından

Millet herkes salonda toplansın. Hadi bekliyorum. Seslenir seslenmez salona ilk gelen tabiki Yekta'ydı. Ardından Derin ve diğerleride gelmişti. Yekta yerinden duramaması ile fazlasıyla göze batıyordu. Arkadaşlar başımızda yine bir olay var. "Allah Allah ne olayı acaba." Yekta gözlerini pörtletip Mirza'ya öldürücü bakışlar atıyordu. "ne olayı Ateş?" bende tam olarak bilmiyorum Derin ama gidince öğreneceğiz. Bize not bırakmışlar kapımıza. Üstünede Meriç'le kavga ettiğimiz adresi yazmışlar oraya gideceğiz. Biz hepimiz gideceğiz fakat senle Lale sonradan gelin. Siz kontrol edin oraya gelen başka biri var mı. Bir pusu falan var mı diye. "bu notu yazan Melih olabilir mi?" sanmıyorum daha yeni tartıştık onun işi değildir o yüzden. Neyse hadi herkes iş başına.

Derin'in ağzından

Yekta, Ateş ve diğerleri bir arabaya binip olay yerine doğru gitmişlerdi bile Buket'de arabaya sığışmıştı. Neden hepsi bir arabaya sığışıyorlar ki biz niye ayrı arabada gidiyoruz. "sorgulama Derin hadi bizde işimize bakalım." çok saçma ya. "ahhh Derin bacağım." Lale bir anda arkamda düşmüştü. Laşe iyi misin? "ya iyiyim ama biraz bekleyip öyle gitsek olur mu?" her şey üst üste geliyordu gerçekten. Lale'yi koltuğa oturttum ve biraz beklemeye başladık. Bir şey ister misin Lale? "bir iki atıştırmalık ve içecek bir şey iyi olur."

Yekta'nın ağzından

Afet o oraya gitmez. Güzel durmaz. "sen ne anlarsın kadın işinden be." yarım saattir süsleme yapıyorduk ve sonuna geldik sonunda. Ee biriniz Lale'ye mesaj atın bitene kadar anca gelirler. "ben atarım." Buket'te Lale'ye mesaj attığına göre her şey tamamdı.

Derin'in ağzından

Lale'nin istediklerini getirip masaya bıraktım ve karşı koltuktan mesaj sesi geldi. Benim telefonum cebimdeydi. Sanırım gelen mesaj Lale'ye gelmişti. Lale mesaj geldi sanırım sana. Dur telefonunu getiriyim. "yok sen zahmet etme ben getiririm." saçmalama Lale ayağın ağrıyor zaten ben getiririm. "Derin elindekileri bıraktı ve telefonumu almaya gitti. Umarım mesaj boş bir mesajdır diye dua etmeye başladım." aaa Buket'den gelmiş. Okuyorum. "işte şimdi işim bitti."

°°°

NESİL DENEYLERİ Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt