KURU GÜL

9.SAMİMİYETEN UZAK

Yorum yapmayı ve Oy vermeyi unutmayın lütfen. Emeğinin karşılığını almak beni mutlu eder. maerdddd beni takip ederseniz duyuruları dan haberdar olabilirsiniz.

  Öyle Kolay Aşık Olmam,Can Ozan/Damla Eker

Yemek Gecesi

Yazarın alatmıyla,

Masada şen kahkahalar yükseldi.Laçin artık kendini bırakmış,Cengiz'in anlattıklarını keyifle dinliyordu.Arada küçük sorularda soruyordu. Bunu belki sarhoş olmasa yapmazdı.Herkes çakır keyifti. Cengiz anlatıyor onlar dinliyordu.

"Bu salak mermisi bitince almış eline çakıyı, dalmış beş adamın ortasına şov yapıyor. Acemi tabii o zamanlar. Altay Komutanım yetişmeseydi asıl şovu yaşatırlardı buna." dedi. Şimdi gülerek anlatıyordu ama o zaman yüreği ağzına gelmişti. Arkadaşına birşey olacak korkusunu çok net hatırlıyordu.

Laçin'in bakışları tam karşısında oturan Altay'ı buldu. Altay da ona bakıyordu. Gözleri arasında inanılmaz bir yarış başladı o saniye. İkiside inatla birbirine bakıyor bir saniye olsun gözlerini çekmiyorlardı. Tuhaf bir sıcallık hissetti Laçin bu adama bakarken. İçi ısındı. aynı zamanda tanımadığı bu his onu rahatsız etti. Çekti bakışlarını Altay'dan. Neydi bu içini ısıtan? Altay'ın bakışları mı yoksa ona bakarken hızlanan kalbi mi?

Altay Laçin ondan gözlerini kaçırdığı için keyifsizdi. Biraz daha bakmalıydı halbu ki o gözlere. Ela gibiydi ama değildi. Açık bir kahveydi gözleri. Sürekli bakmak istiyordu bu gözlere Altay.İçi bir hoş oluyordu ona bakınca.Bu hırçın, asi kadında ne vardı da Altay'ı kendine bağımlı yapmıştı. O gülünce  tuhaf bir şekilde mutlu oluyordu. Hep gülsün istiyordu.

Bir telefon sesi böldü keyifli ortamı. Sadri elini cebine atıp çalan telefonunu çıkardı. Arayan eşi Nuran'dı. Hemen yanıtladı karısının araması. Telaşlıydı karısının telefondan gelen sesi. Bir süre dinledi onu. Ardından bir hışımla oturduğu yerden kalktı.

"Hayırdır abi?" diye soran Altay oldu.

"Bizim oğlan ateşlenmiş. Gitmem gerek benim."dedi Sadri."Siz oturun, bölmeyin keyfinizi. Bizim ki hep böyle zaten."

"Birşey olursa ara beni."dedi Altay hızla giden Sadri'nin arkasından.Sadri ise duymamıştı bile onu. Tek düşündüğü bir an önce eve gitmekti.Laçin'in aklına Oğuz gelmişti o an. 'Çok mu hasta acaba?' diye düşünürken buldu kendini. Bu kadar bağlanmış mıydı onlara?

Ağır ağr kalktı sandalyesinden.Tabağının altına bir miktar para bıraktı. Geç olmuştu artık. Eve gitmeliydi. Masadakiler onu izliyordu. Taner ise direk sormayı seçmişti.

"Ne yapıyorsun?" demişti.

Laçin ise net bir cevap vermişti." Eve gidiyorum."

Masadakiler onun bu yanıtıyla hemen ayaklanmışlardı. Hepsi yerinden kalkmış onunla gelmeye hazırlanıyordu. Laçin büyük bir şaşkınlıkla izledi onları. Ne sanıyordu bunlar? İki içtiler diye hemen kardeş mi oldular?

"Oturun yerinize! Ben kendim giderim evime." dedi ama onu dinleyen pek kimse yoktu. Adnan ve Cengiz birbirine sarılarak zor ayakta duruyorlardı. Atakan'ın gözleri hafif kızarmış, sarhoş  olduğu her halinden belliydi. Yavuz yarı uyuklar vaziyetteydi. Taner'e kendini yaslamış, gözleri kapalı bir şekilde ayakta dikiliyordu. Taner iyi gibi görünse de kafası kazan gibiydi. Altay ise dik duruşula iyi bir izlenim sergilese de onunda pek ayık olduğu söylenemezdi.