40.BÖLÜM"YILMAZ 'IN SELAMI VAR"

7 3 0
                                    

Eylem: Bunlar pek kaçacağa benzemiyor daha çok sanki önümüzü kesiyorlar gibi ve biz de buna müsade ettik. Siz durun ben kapıyı kendime siper edicem öyle bakacam.

Eylem kapıyı açar.

Alper: Dur! Ne yapıyorsun sen?

Eylem: Eğilin ve çıkmayın silah var onlarda.

Giray: Sende gir şu arabaya kapa kapını.

Meryem: Eylem gel şuraya.

Eylem: Lan ateş açıyorlar napim izin veriyim bütün camları indirsinler mi. Bende karşı ateş açıyorum.

Nil: Neyle acaba sorabilir miyim?

Eylem: Bunla. Evden çıkarken Erdem'den zorla aldığım silahı Nil'e gösterdim. Alper torpido gözündeki silahı da sen al.

Meryem: Biz de güçlerimizi kullanacağız o zaman.

Nil: Sen yakar mısın ben mi rüzgar çıkarayım.

Giray: Önce rüzgar çıkar bize ateş edemesinler. Çünkü böyle sıkarlarsa mermileri biticek.

Nil: Tamamdır.

Rüzgar çıkar.

Meryem: Tamam sıra bende, ateş çemberiyle çevirecem onları.

Eylem: Biz geri çekiliyoruz o zaman.

Meryem: Tamam.

Eylem: NİL! AL-

Alper: Kimsin lan sen de bana yaklaşıp arkamdan vuracaktın?

Eylem: Nil! Bıra- nefes alamadığımı hissediyordum.

Giray: Eylem, Nil bırakın onları.

Nil:Sen... Ne yaptığını... Sanıyorsun... Rüzgar çıkartır ve adam ellerini gözüne tutar.

Alper: Eylem'i aldı, bırak onu!

Fuat: Yılmaz abinin selamı var😄Serkan'ın yapamadığını yapmak için geldim. O hadsizden beni göndermesinin hesabını soracaktım ama zaten haşat etmişsiniz. Diğeri sizin olsun biz bizim olanı aldık zaten.

Alper: Bırak lan şim- diğer adam kafama sert bir şekilde vurdu.

X: Öyle kolay gitmek mi varmış.

Fuat: Bir kıza bakamadım diye Serkan beni yanından yolladı. Ama o kızı Serkan'ın beceriksizliği yüzünden kaybetmiştik tâ ki izinizi bulana kadar. Teşekkür borçluyum beyler 😂. GİDİYORUZ.

Alper: Ben peşlerinden gidiyorum.

Giray: Arabanın lastikleri patlak, diğerlerininki de öyle.

Alper: Koşarak yetişicem o zaman ama yine de bulacağım.

Giray: Birlikte bulacağız. Önümüzü kesenlere odaklanmıştık, arkamızdan gelenleri fark etmedik. Offff kahretsin!

Nil:Aptalız biz koruyamadık bir kızı üstelik bizimki gibi gücü de yok.

Alper: Aptal kafam engel olamadım işte götürmelerine! Aptal kafam. Yanımızdan aldılar hiç bir şey yapamadık!

Meryem: Bunları daha fazla böyle tutamıycam napıcaz?

Giray: NİL! Hayır hayır uyan uyan olamaz. Hayır uyan!

Meryem: Bırakın silahlarınızı binin arabalara kafanızı çıkarmayın yakarım hepsinizi!

Alper: Nil! Meryem bir şey yapmamız lazım kan kaybediyor. Ders vermek istercesine bıçaklayıp gitti şerefsiz herifler.

Giray: Abi kurtaralım nolur şu kızı

Meryem: Bunlar şimdilik arabaların içindeler akılları varsa dışarı çıkıp silahlarını almazlar. Daha büyük bir alevi bu kafayla yapamıyorum. Bez getirin çabuk yarasına bastıralım. İlk yardım çantası olmalı bagajda.

Alper: Buldum. Şimdilik bunlarla kanı durdur ama acilen bir doktora gitmemiz lazım. Araba da yok.

Giray: Kafayı yiyeceğim böyle ıssız bir yolda nereye kime götüreceğiz! Bir şey yapalım sırtımda taşıyayım ne kadar var eve ya da doktoru olan bir yere?

Alper: Buraya en yakın ev. Ama yine de yarım saat, kırk beş dakikamızı alır.

Meryem: Alper, Giray değil sen al omzuna kızı sen daha hızlı gidersin ama yarası daha fazla kanamamalı acele et.

Alper: Ben gidiyorum siz şunların icabına bakın, Nil bana emanet.

Meryem: Yetiştir acele et ama dikkatli ol.

Giray: Sence yetiştirebilecek mi? Nolursun yetişsin Meryem.

Meryem: Yetişecek merak etme asıl mesele bizim şunları halledip Nil' in yanına gitmemiz. Öldürmeyiz, ne yapacağız?

Giray: Yakalım diri diri.

SIRWhere stories live. Discover now