Gabriel

73 10 0
                                    

"Severus Ben çok kötü bişey yaptım."

Severus gecenin geç saatlerine kadar devam eden sohbet arasında çocuğun bir anda tedirginlikle haberci olacağı bir durumu açıklamasını bekledi.

"Ama- ama bana kızmaman gerek!"

"Hastaneden çıkmak için beni rahat bırak diye kolunu ısırmıştım hatırlıyor musun? ama sen bana kızmadın. bu da sana borcum olsun. Kızmayacağım söyle."

Sarışın çocuk oturduğu koltukta küçüldü gerginlikten ve sözcükleri birleştirip masum bir cümle kurmak için bir kaç saniye düşündü.
"Kardeşinle öpüştüm."

"Ah, iyi." Severus henüz kimden bahsettiğini uykulu olduğu için anlamamıştı lakin kısa sürede cümleyi tekrarladığında gözleri kocaman açıldı "ELVİS İLE Mİ ÖPÜŞTÜN?"

"BAĞIRMA! ÖPÜŞTÜĞÜMÜZÜ SANA SÖYLEMEMEMİ İSTEDİ!"

birbirlerine bağırırken şaşkınlıkla sadece hala birbirlerine tepkili sözler söylerken kapı çaldı, büyük bir sessizlikle açıldı.

"Duymam için bu kadar çok bağırmanıza gerek yoktu." Elvis göz devirip içeri girdi ve kapıyı arkasından kapatıp severus'a yaklaştı.

"Öpüşmedik... Yani sadece bir kaç saniye dudaklarımız birbirine temas etti o kadar."

Severus ve Adrian bir süre elvis'in kurduğu cümleye sessizlikle tepki verdiler, bir kaç saniye sonra tekrar birbirilerine döndüklerinde büyük bir kahkaha patlaması ortaya çıktı. İki arkadaş birbirlerine bakarak gülerken Elvis tekrar hoşnutsuz bir göz devirmesiyle beraber diğer koltuğa oturdu.

"Öpüştünüz ve bunu bana yeni mi söylüyorsunuz?" Severus hala kıkırdarken Adriana baktı.

"Söylesek de anlamazdın ki? Adrian'ı sen o zamanlar hastanede çalışan bir hemşire falan sanıyordun."

Büyük bir sessizlik.

"Öyle mi sanıyordum?"

Çiftler birbirlerine yanaşıp yan yana oturmaya başladıklarında aynı anda cevapladılar. "Evet."

"Ah, tahtalarım eksik."

...

Severus gecenin geç saatlerinde odasında nihayet yanlız kalabilmişti. Bira şişelerini toplayıp çöp poşetine attı ve esnerken yatağa doğru ilerledi, kendini bıraktı. Uyumadan önce son kez bildirimlerini kontrol etmesi gerektiği için önceliği telefonu almak oldu. Telefonu açtı ve ilk görünen bir kaç gazete bildirimini sildikten sonra en altta kalmış saatler önce gönderilmiş bildirimi okudu

*jamieepotter seni takip etmeye başladı.*

Severus kaşlarını çatarak kim olduğunu anlamaya çalıştı. Profiline tıkladığında tanıdık olan yüz ile rahatladı. Geçen gece ona yardım eden çocuktu ve mükemmel bir çekiciliğe sahip olduğunu ikinci kez fark etti. Severus aynı şekilde bol takipçisi olan çocuğu takip edip fazla üstelemeden telefonu kapattı ve uykuya kaldı.

...

Severus derslikten çıkıp ağır adımlarla bahçeye çıktı, kalabalık koridorlara yeni yeni alışıyordu ve bu kalabalık onun hiç hoşuna gitmiyordu ama yinede hastane koridorlarından iyi sayılırdı.

Kendini güneşli havanın sıcağına düşmüş insanların yani bahçenin ortasında bulduğunda ağacın altına kurulmuş arkadaşlarını görmezden geldi. Elvisle biraz da olsa araları Adrian sayesinde soğumuşken onlardan hala yalan söyledikleri için uzaktı. Bir süre daha baktı etrafa ve biraz ilerleyip iki  meşe ağacının yan yana olduğu yere doğru ilerledi ve en yakınındaki taş bankların birine kuruldu. Tek başına kalmak bazen onu iyi hissettiriyordu bazen de sanki hemen ensesinde birinin bitip ona zarar verebileceği korkusu bedenini sarsıyordu.

loss of memory | snamesWhere stories live. Discover now