Bölüm 15

427 31 83
                                    


°✧︡ ˗ ˏ ˋ ♡ ˎˊ ˗
┊┊ ✫ ˚♡ ⋆。 ❀
┊ ☪︎⋆ ⊹ ┊ . ˚ ✧҉ -¨ * ‧₊˚*♡ * *" ♡. ♡
☆ ★。\|/ ★ ☆。
✫ ˚♡ ⋆。 ❀
⊹┊ . ˚ ✧

(Selin'in gözleri)

Bölümde bilmeceler saklı onu bilebilirseniz bir sonraki bölümü daha iyi anlarsınız

Bu bölüm hem üzücü hem de heyecan verici. En sevdiğim bölümlerden bir tanesi.

Kelime sayısı: 1346

İyi okumalar~




KAZANAN TAKIM KIRMIZI TAKIMKEN karınları tok bir şekilde geri dönmüşlerdi. Onlardan bir aday çıkmayacaktı bunun için mutluydular. Kazandıkları diğer dokunulmazlıkta Aysu'yu potaya çıkarmıştı mavi takım.

İçleri rahat bir şekilde otururken Selin herkesten soyutlaşmış bir şekilde barakada oturmuş etrafı izliyordu. Erkekler kumsalın orda sohbet ediyordu. Bazıları başka yerde diğerleri konuşuyor derken yalnız olan tek isim Selin'di. Normalde Hilmicem'le takılırdı ama şu an onla küs olduklarından konuşmuyorlardı. Aynı şekilde Atakan, Mustafa Kemal, Nagihan, Merve, Yunus Emre ve diğerleri. Bunlar üzüleceği konu değildi normalde. Bunları takmazdı bile Selin. Fotoğraflardan gördüğü kadarıyla annesinin saçları sarıydı. O yüzden saçına ne zaman laf edilse tanıdığı kişilerse küser, tanımadıklarının anasını s*kerdi. En hassas olduğu konuydu bu. Ailesi ile ilgili bir konu söylediğinde çıldırıyordu. Bunun için kaç tane kişiye kafa tutmuş bilmiyordu. Ancak her zaman olsa ya da kime olsa her zaman yapacaktı.

"Lan harbi tripli." Dediğinde Hilmicem bakışlar barakada yalnız başına oturan Selin'e döndü. "Normalde böyle 2 dakika küs kalır sonra yanıma gelirdi. Bu sefer biraz daha kızgın ve üzgün arası birşeyler."

"Yani sadece şakasına dalga geçmiştik?" Yunus Emre'nin söylediği şeyle Hilmicem ve Atakan ona döndü.

"Aslında bence yapmamız gereken birşeyi yapmışız gibime geliyor. Sonunun pek iyi olmadığı bir yol." Dedi Atakan. Hilmicem de ona katıldı.

"Normalde bende bilirdim ama söylemedi." Dedi Hilmicem ama barakaya gelen Pınar'la işler zorlaşacaktı. "Kesin birşey olacak."

"Lan bu sefer elinden alamayız Pınar'ı Selin'in elinden." Dedi Sercan. "Bende biraz dövmesini istiyorum ama diskalifiye olmasın yani."

"Neyse burdan bakalım. Birşey olursa müdahale ederiz." Dedi Atakan. Bakışlar orda olsa da kendi aralarında konuşmaya devam ediyorlardı.

"Özür dilerim." Selin'in birşey demeden geri sözü aldı. "Bak senden beni affetmeni istemiyorum. Bende olsam bende affetmezdim ama sadece beni dinle. Söylememem gereken birşeyi söyledim ama bir anlık sinirle çıktı ağzımdan. Gerçi bu hiçbirşeyi değiştirmez ama olsun. Bak pişmanım yaptıklarımdan, şu ana kadar herkese kötülük yaptım insanları manipüle ederek insanları birbirine düşürmeye çalıştım. Şu an seninle arkadaş olmaya çalışmıyorum. Sadece kendimi açıklıyorum. Yani söyleme gereği duydum. Tekrarda söylüyorum. Özür dilerim, yaptığım doğru değildi."

Selin kaşlarını çattı. Pınar'ın bir işi düşmediği sürece birinden özür dilemezdi. Özellikle Selin'den.

"Dökül." Dediğinde Pınar 'nereden anladı' diye düşündü.

𝐃𝐎𝐋𝐔𝐍𝐀𝐘          sᴜʀᴠɪᴠᴏʀTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang