Bölüm 20

410 33 44
                                    

bölüm ismi bu şekilde çünkü bilgisayardan yazdım bölümü.

herkese tekrardan merhaba. Dünkü bölümü sanırım bekleyemiyordunuz. Ben de yazarken şoka uğradım o derece.

Bu bölüm değil de diğer bölüm biraz sorunlu geçecek. Bu bölümde biraz sorunlu olacak ama diğer bölüm kadar değil. İpucu vereyim bari: Berna vs Selin

Yeteri kadar spoi verdim gibime geldi. O zaman iyi okumalar.



BEGÜM'ÜN GİTMEDEN ÖNCE SÖYLEDİĞİ SÖZ ortalığı karıştırmaya yetmişti. Selin ona atılan iftiraya karşı sessiz kalmamış ne söylediğini Murat'a da anlatmıştı ama Begümün yakın arkadaşı olan Berna buna inanmamıştı. 6 yıldır tanıdığı kişiye değilde takım arkadaşına inanmıştı Berna. Aslında Berna ile anlaşamıyorlardı dışarıda da böyleydi bu durum. Ama bu durum değişmişti bu yıl.

GÖNÜLLÜLER ADASI

"Selin yüzünden elendi begüm. Kim bilir ne söyledi kıza da motivasyonunu düşürdü." Berna bunu Damla'ya söylemişti. Şu an Selinin yaptığı davranışı sadece Damla ile konuşabilirdi. Çünkü Selin ve Damla kavgalıydı son 3 gündür onunla Selinin arkasından konuşuyordu.

"Selin'i bu yarışmadan göndermeliyiz, Berna." dedi Damla Bernaya dönerek. "Yoksa yarışmadaki herkesi yollar, Selin."

"O kadar güçlü değil ki, Damla. Seda ve Sema onu eler."

"Berna ona olan kininden dolayı gerçekleri göremiyorsun sanırım. Birincisi en iyi kadın yarışmacısı Selin ikincİ ben. İkincisi Selin Survivor'ın ilk şampiyonu. Selin'i bende sevmiyorum ama gerçekler bunlar. Biz onu değil o bizi yollar. Perfonmanstan değil onu diskalifye ettirmeliyiz." dedi Damla, Bernaya baktı sonra takımına baktı. "Bazı kişiler hariç diğerleri ondan nefret ediyor."

"Bazıları mı. Tüm takım seviyor onu. Baksan sadece Aysu, sen, ben çıkar. Birde hakan ya da Furkan."

"Hakan seviyor onu. 2018'de hep takılırlardı. Abi kardeş ya da arkadaş gibi değildi. Normal bir ilişkileri vardı." dedi Damla. "Bir zamanlar tüm takımla kavga etsede sonradan düzeldi. Herkesle iyi anlaşmaya başladı. Yani bir sen ve ben hariç. Zaten buranın 2018'in yarısı şu an All Star'da."

"Kimseye söyleme, Damla. Yapacaksak sen ya da ben yaparız." dedi Berna ciddi bir şekilde. "Bu takımda Selini seven çok. Direk yetiştiriler ona."

"Gerçekten oha ama." Arkadan gelen sesle ikisi oraya döndüler. Sema'nın onlara baktıklarını gördüler. "Konuştuklarınızın hepsini duydum. Bu kadar mı düştünüz allah aşkına. Damladan beklerim de sen ne alaka Berna. Bir kızın sözü ile 6 yıllık arkadaşının arkasından iş çevirecek kadar düştün mü."

"Sema, o anlamda değil yanlış anladın s-"

"Neyi yanlış anladım allah aşkına. Duydum diyorum duydum. Konuştuklarınızın hepsini duydum. Bu kadar mı düştünüz gerçekten. Onun yüzüne söylemeyecek kadar korkuyor musunuz." dedi Sema. "Çünkü biliyorsunuz sizi burdan yollayacağını."

"Ona söyleyecek misin." diye sordu Damla paniklediğini belli etmeyerek. Çünkü söylediği zaman ne olacağını gayet iyi biliyordu.

"Tabiki söyleyeceğim." dedi Sema ciddi bir şekilde. "Söylemeyipte napacağım, sizin dedikodunuza mı katılacağım. Ama şunu söyleyeyim bunu ona söylersem de ne olacağını biliyorsunuz değil mi. Ava giderken avlanacaksınız. Pınar gibi davranmayı bırakırsanız o zaman gerçekten finale kadar gidersiniz."

Sema bunu söyleyip ikisinide ne yapacağını bilmeyerek bıraktı. Bildikleri tek şey ise Selinin bunu burunlarından fitil fitil getirecekti. Ki bunu da hiç beklemedikleri bir anda yapacaktı. Çünkü ikiside biliyordu ki Selin her zaman birşey yapmadan önce kimseye en yakınına bile belli etmez, hiç beklemediğin anda bir anda ayağını kaydırır, kaydırdığında kaydırdığı kişinin bile haberi olmazdı.

𝐃𝐎𝐋𝐔𝐍𝐀𝐘          sᴜʀᴠɪᴠᴏʀWhere stories live. Discover now